Gönderen Konu: City of the Dead  (Okunma sayısı 582 defa)

Çevrimdışı Force23

  • 1. SINIF ÜYE
  • *****
  • İleti: 32.652
  • Puan 334
  • Cinsiyet: Bay
  • !!ƒяєєѕтуℓєя!!
    • Profili Görüntüle
City of the Dead
« : 10 Ağustos 2007, 18:55:23 »
-Anaa kaçın lan kaçın zombiler geliyor!
-Eyvahlar olsun hıaıhıı anaa kaçmayın lan kaçmayın zombiler yavaş olur acelemiz yok.
-Olur mu oğlum bu zombiler başka zombi bunlar "City of the Dead" zombisi Süreyya Ayhan gibiler valla!
-Allaaah en son gelen çürük yumurta!!!

"Zombi" mi dediniz? "Yine mi!" mi dediniz? "Bıktık artık!" mı dediniz? Haklısınız... Ama gelin görün ki ne FPS furyası, ne "Kayıp şehir Atlantis" üzerine macera furyası, ne GTA furyası ne de vampir-zombi furyasının biteceği var. Her ne kadar ortalama ayda bir değişik bir oyun duyurulsa da, hemen hemen her gün de alışılagelmiş monoton oyunlar duyuruluyor. Bu kez de FPS türünde olan ve zombi temasına sahip olan "City of the Dead"in ön tanıtım yazısında sizlerle birlikteyiz. Bakalım ne zaman oyun yapımcıları da Sertab Erener gibi "Yeni bir aşk, yeni bir iş, yeni bir hayat kurmam lâzım." diyecek... Yeni bir tür, yeni bir iş, yeni bir oyun yapmam lâzım...

Aslında gerçek hayatta zombi diye birşey yoktur. Tamam belki kıyameten sonra dirilme olayı var ama biz hayattayken zombi denen vatandaşların sıcak mezarlarını bırakıp bizi katletmeye çalışacaklarını hiç sanmıyorum. Yani en azından şu ana kadar hiç rastlanmadı. Ama ölen kişilerin Allah'tan izin aldıktan sonra ruh olarak gelip dünyamızda dolaştıkları gerçek olabilir. Bilmiyorum ama ben buna inanıyorum. Hâtta arada sırada "Ulan madem öyle o zaman niye yaşıyorum ki hemen öleyim rahat rahat dolaşayım oh be ölüm varmış! Ne okul var, ne para derdi ama oradan da yazı yazmaya devam edeceğim canım sıkılır bütün gün milleti gözetle..." dediğim de olmuyor değil. Aslında bu hortlama olayı bazen yoğun bakımdaki kişilerde "gidip gelmek" şeklinde oluyor ama hortladı demiyorlar. Mesela 5-6 sene önce amcam hastanede yatarken babaannem de yanındaymış. Sonra amcam bir anda gitmiş babaannem elini tutmuş "Nereye gidiyorsun!" edasıyla ve amcam geri dönüp "Bırak beni orası daha güzel!" demiş ve gitmiş. Bize de mi öyle olacak acaba lam bak şimdi kaptırdım kendimi ha o konuda yazmaya başladım. Sessiz Gemi isimli şiirinde Yahya Kemal "Bir çok giden, memnun ki yerinden, çok seneler geçti, dönen yok seferinden" demiştir ama belki de tıpış tıpış dönüp aramıza katılıyorlardır ne mâlum Allah Allah! Neyse bu konuyu bir an önce kapatalım yazıyı gece okuyan falan olur sonra "Bütün gece kaba bir taraflarım 3.5 attı uyuyamadım lan!" diye dava etmesinler...

Arkadaşlar oyunumuzun konusu zombilerle ilgili olduğu için doğal olarak genel türü de "korku" oluyor. Oyundaki korku hissini bize hissettirecek olan kişi ise George Romero. Bu herif, hortlayıp zombi olan vatandaşlarımızı konu edinen ilk korku filmini, Night of the Living Dead'in düzenlemesini yapan kişi. Adama adam değil herif diyorum çünkü herif milleti korkutup bir de üstüne zombilerle ilgili yeni filmlerin çevrilmesine yol açmış. Herif işte bana ne... Her neyse, George Romero oyunumuza yapım aşamasında pek müdahale etmese de, oyunun senaryosunu yazmasa da,  genel düzenlemesini bizzat kendisi yapıyor. Bu da oyunun kaliteli olacağını bir bakıma duyurmuş oluyor...

Zombi konusuna sahip her oyunda ("Stubbs the Zombie"de öyle değil, biz zombi olarak milleti öldürüp örgütlüyoruz.) olduğu gibi, City of the Dead'de de mümkün olduğunca hayatta kalmaya çalışacağız. Ancak bu kez hayatta kalmak pek kolay olmayacak. Çünkü City of the Dead'deki zombi vatandaşlarımız klasik zombiler gibi olmayacak, gayet hızlı olacaklar. Yani çok da hızlı olmayacaklar ama normal insan hızında olabilecekler. Bunun üstüne bir de polis zombilerin silahlı olacakları gerçeğini katın, bunun üstüne bir de zombilerin çabuk türeyip anında büyük bir topluluk oluşturdukları gerçeğini katın, şimdi de bunun üstüne bir bidon soğuk su için... Ben de içeyim geliyorum. Geldim. Bizim oyunda kullanacağımız silahlar ise fazla çeşitli olmayacak ve değişik silahlar da olmayacak. Bildiğimiz pistol, makineli tüfek, pompalı tüfek vs...

Oyunun en bomba özelliği de Havok motorunun kullanılacak olması. Havok motoru özellikle etrafa sıçrayan kanların, et parçalarının daha gerçekçi gözükmesini ve sıçramasını sağlayan, Half-Life, HALO, Medal of Honor gibi mükemmel oyunlarda da kullanılar harika bir oyun motoru. Havok motorunu icat eden Steven Collins'i ve Hugh Reynolds'u takdir ediyorum... Zaten adamlar götürdü parayı...

Oyunumuz multiplayer moda da sahip olacak. Zaten oyun sadece PC'ye değil, Xbox'a ve PS2'ye de çıkacak. Multiplayer modda zombiye dönüşüp oyunu zombi olarak da oynayabileceğiz. Nasıl olacak bilmiyorum ama belki arkadaşımız (1-4 oyuncu seçeneği olacak) normal insan olur, biz de zombi oluruz kovalarız falan filan. Öyle olur yaw herhalde nasıl olacak başka türlü...

Kuju Entertainment'ın yapımcılığını üstlendiği, Hip Entertainment'ın ise yayımcılığını üstlendiği FPS-Zombi oyunumuz "City of the Dead"i zombilerin gücü adına bekliyoruz... Güüç bizde artııık! Ha unutmadan oyun 2006 yılının ilk çeyreğinde piyasalarda olacak...

Yiğit "yasagh" Tokgöz
Only God Can Judge Me !!
They''ll Never Take Me Alive