Gönderen Konu: Full Spectrum Warrior (PC)  (Okunma sayısı 483 defa)

Çevrimdışı Force23

  • 1. SINIF ÜYE
  • *****
  • İleti: 32.652
  • Puan 334
  • Cinsiyet: Bay
  • !!ƒяєєѕтуℓєя!!
    • Profili Görüntüle
Full Spectrum Warrior (PC)
« : 02 Ağustos 2007, 14:41:27 »
Son yıllarda çıkan taktik savaş oyunlarına bir bakarsak, her birinin biraz daha aksiyon vari bir havaya büründüğünü, taktik kısmını lafta bıraktığını, elde silah; karşına çıkan düşmanı vurduğumuz oyunlara dönüştüklerini görebiliriz. Yakın zamanda çıkan oyunların büyük kısmı aksiyon dozunu arttırmak üzere devam edince ünlü Rainbow Six oyununda bile silahlarımızı konuşturduğumuz sahneler artmaya başladı. Bileğinin kuvvetine değil de zekâsının kıvraklığına güvenen, farklı taktikler uygulayarak savaşmak isteyen oyuncuların yüzü, uzun zaman sonra Xbox�ta çıkan Full Spectrum Warrior ile güldü. Bol aksiyon sahnesi içerse de asıl noktanın askerleri yönlendirmek olduğu bu aksiyon ve taktik strateji karışımı oyun, konsol dünyasında büyük beğeni ile karşılandı. Amerikan askeri birimlerinin standart eğitimleri sırasında uygulanan simülasyonun motorunu aynen kullanan oyun, konsoldan sonra şimdide PC�lerimizde boy gösteriyor.

Okey, listen up...

Full Spectrum Warriors, kendine hikaye olarak Black Hawk Down filmindeki senaryonun çok benzer halini seçmiş. Orta Doğu�ya gönderilen askeri takım gayet basit bir kurtarma operasyonuna katılıyorlar. İşlerini hafife alan ve düşmanlarına alaycı yaklaşan tipik Amerikan askerlerini ve onların soğuk esprileri dinlerken birazdan olacakları az çok tahmin edebiliyoruz. Daha operasyon başlamadan beklemedikleri saldırı ile karşılaşıyorlar. Ardından şehrin tüm sokakları savaş alanına dönüyor. Bundan sonra kurtarma operasyonu adı altında çıkılan görev, büyük bir hayatta kalma mücadelesine dönüşüyor.

Hikayesi bir yana Full Spectrum Warriors�u benzerlerinden ayıran ve oynanabilir kılan en önemli özellik; aksiyon dolu savaşları çok farklı şekilde kontrol ettirmesi. Çünkü bu oyunda ne elimizdeki silahı isabetli atışlar için kullanacağız, ne de savaş alanlarında koşuşturup Ramboculuk oynayacağız. Bizim işimiz askerlere taktik vermek, gidecekleri yeri belirlemek, korunma ya da ateş moduna geçmelerini emretmek ve gruplar arası iletişimi sağlamak. Başta garip ya da zor gibi görülse de ilk traning bölümünde kolayca anlaşılacak bir ara birime sahip olan oyun, insanı hemen sarıyor. Oynayana bir an evvel kurtulmak ve savaş meydanında hemen boy göstermek isteten traning bölümünün uzunluğu gözünüzü korkutmasın. Sonuna kadar oynamalı her taktiği ve uygulanmasını mutlaka öğrenmelisiniz. Yoksa, oyuna ilk başladığınız anda bile oldukça zorlanabilirsiniz.

No Tangos... Move! Move! Move!!!

Oynanışa geçelim. Sekiz asker içeren ekibimiz, dörder kişilik iki takımdan oluşuyor. Alpha ve Bravo isimli bu takımlar; keskin nişancı, bombacı, takım lideri ve normal silahlı askerleri içeriyor. İki grup askeri bir arada yönetiyor olmamızdan dolayı sürekli birbirleri ile bağlantılarını desteklememiz gerekiyor. Girdiğimiz sokakta hemen her köşeyi gözetlemeli, açık bir nokta bırakmamaya özen göstermeliyiz. Adım adım ilerleyeceğimiz oyunda mutlaka bir grup diğerini korumalı, hareket halindeki grupta bir an evvel konuçlanacak yere varmalı. Genelde sokak köşelerini koruyarak ilerlediğimiz oyun, çoğu zaman düşmanla karşılaştığımız noktada sıkışıyor. Böyle bir durumda Alpha ya da Bravo takımından biri düşmanı oyalamalı, diğer grup ise karşılaştığımız düşman grubunun arka tarafına dolaşarak onu tuzağa düşürmeli. Aslında oyunun taktiksel anlamda temel mantığı bu.


Kontrol kısmında gayet basit bir ara birimle karşılaşıyoruz. Normalde askerlerimizi ilerletmek için ok tuşlarını değil, mouse�u kullanıyoruz. Bunu aynen gerçek zamanlı strateji oynuyormuş gibi gidecekleri yerleri seçerek uyguluyoruz. Mouse�umuzu sokakların köşelerinde hareket ettirirken askerlerin duracağı yerler yan yana duran dört çember şeklinde gözüküyor. Bunlardan açık renk olanı takım liderinin duracağı yeri gösteriyor. Eğer liderin duracağı yeri duvarın köşesi olarak belirlersek, gidip oraya yerleştirildiklerinde, sokağa bakıp düşman birliklerinin olup olmadığını kontrol eden lider, arkadakilere de gerekli bilgiyi veriyor. Takımlar arasındaki geçişleri mouse�un orta tuşu ile yapıyor, takım içindeki askerler arası seçimleri ise W,A,S,D tuşları ile yapıyoruz. Ekranın sol alt köşesinde hangi askeri hangi tuşa basarak seçebileceğimiz gösteriliyor.

I�m hit... I�m hit !!!

Bir diğer dikkat edilmesi gereken nokta ise, hareket halinde düşmana yakalanmamaya özen göstermek. Bunu bir kaç şekilde yapabiliyoruz. İlkinden zaten bahsettik; köşeyi bir grup korurken diğeri hızlı bir şekilde gideceği yere koşuyordu. İkinci yöntem ise; askerleri yavaş yavaş ve belli noktalara bakıp, nişan alarak ilerlemek. Bunu yapabilmemiz için yine ilk seferde yaptığımız gibi gideceğimiz yeri seçiyoruz ama bu sefer mouse�umuzu bırakmadan hangi yönü koruyarak ilerleyeceğimizi belirliyoruz. Böylece askerler o yöne bakıp birbirlerini koruyarak gidecekleri yere varıyorlar. Bir diğer taktik ise duman bombası olabilir. Sokaktan karşıdan karşıya geçmek istiyoruz ama düşman tarafından sıkıca korunuyor. Hemen bir gaz bombası atıp düşmanın görüş alanını kısıtlayabilir ve kimseye görünmeden hemen karşıya geçebiliriz.

Güzel bir nokta ise; gördüğümüz her objenin ardına gönül rahatlığı ile saklanmamızın pek mümkün olmaması. Bir kamyonun ya da duvarın ardına saklandığımızda hemen her kurşundan korunabiliyorken, tahta sandıklar, çitler gibi daha kolay hasar alabilir cisimlerin ardında 5-10 saniyeden fazla duramıyoruz. Ağır ateş altında hemen paramparça olacak olan bu cisimlere saklanmak yerine, düşmana uzaktan bomba atmak daha akıllıca olacaktır.

Coverin� fireee!!!

Oyunun teknik detaylarına bakarsak; Xbox�tan port edilmiş olmasına rağmen, grafik konusunda gayet yüksek seviyelere ulaştığını görebiliriz. Malum, konsolların grafiksel olarak yapabilecekleri sınırlı. Ancak PC�de sürekli gelişen grafik detaylar, yeni efektlerin kullanılmasına imkân veriyor. Özellikle Full Spectrum Warrior ile tavana vuran sis, duman ve blur efekti ilk göze çarpanlar. Genelde sıcak ortamlarda geçen oyunda uzaklara baktığımızda buharlaşmalar görebiliriz. Karakter animasyonları, dokusal detayları ile her şey üst düzeyde. Havok motorunun kullanılmasından dolayı yol boyunca karşılaşacağımız cisimlere çarptığımızda devriliyorlar, kurşun yediklerinde parçalanıyor sağa sola fırlıyorlar. Kısacası grafik yönünde çok fazla eksiklik görmek mümkün değil. Sesler konusunda ise; takım arası konuşmaların ve telsiz iletişiminin çok başarılı olduğunu söylemek gerek. Seslendirmelere başarılı silah sesleri eklenince kulaklarımızın bayram etmemesi mümkün değil. Müzikler ise tam hikayenin geçtiği orta doğuya uygun ezgilerle yapılmış ve atmosferi tamamlıyor.

Kontrol açısından oldukça rahat bir sistem sunan oyun, son dönem oyunlarda nadir bulunan Co-Op modu desteği ile farklılık getiriyor. Bahsettiğimiz iki grup olan Bravo ve Alpha�yı farklı iki arkadaşın kontrol ederek senaryoyu oynayabiliyor olması çok eğlenceli anlar yaşamamıza imkân tanıyor.

Piyasada benzerini nadir bulacağımız oyunlardan olan Full Spectrum Warrior, savaşmaktan çok taktik üretmeyi, Ramboculuk yapmaktan çok bir teğmenin sorumluluklarını üstlenmeyi amaçlayan oyunculara yönelik. Saf aksiyon isteyen oyuncular için satranç kadar sıkıcı olabilecek bir oyundan bahsediyorum. Sadece meraklısına, düşünerek oyun oynamayı seven oyunculara iyi oyunlar diliyorum. Alpha team! We change position!
Only God Can Judge Me !!
They''ll Never Take Me Alive