Gönderen Konu: GUN (PC)  (Okunma sayısı 561 defa)

Çevrimdışı Force23

  • 1. SINIF ÜYE
  • *****
  • İleti: 32.652
  • Puan 334
  • Cinsiyet: Bay
  • !!ƒяєєѕтуℓєя!!
    • Profili Görüntüle
GUN (PC)
« : 02 Ağustos 2007, 15:04:07 »

Western filmlerinin ayrı bir havası vardır. Vahşi Batı�nın ıssız kırmız çöllerinin bir ucu hep kovboy kasabalarına denk gelir. Atların her geçişinde yerden kalkan toz, sanki kovboyların giysilerine serili, vazgeçemedikleri bir aksesuardır. Kızgın güneşe ancak, içki ve şapka ile dayanılır. Ayrıca kavga çıkarmak için sarhoş olmak gerekmez... Kısaca Vahşi Batı, filmlerden gördüğümüz kadarıyla böyle bir yerdir.

1997 yılında Vahşi Batı konulu bir FPS oyunu oynamıştım. Adı Outlaws�dı. Çizgi film tarzı grafiklerine rağmen Vahşi Batı atmosferi son derece güzel yansıtılmıştı. Gerek konusu gerek kurgusu son derece başarılı olan Outlaws, GUN isimli Vahşi Batı�da geçen oyunu yüklerken heyecanlanmama sebep oldu. Zira Outlaws�ın bende bıraktığı tat, GUN için de iştahımı kabarttı diyebilirim.

8 Kasım�da Xbox, PS2, GC için raflardaki yerini alan GUN, 9 Kasım tarihinde PC kullanıcıları ile buluştu. İşin ilginç tarafı 15 Kasım tarihinde de Xbox 360 için satışa sunulacak gözüküyor. Fakat yapımcılar, ortada konsol yokken nasıl bir satış rakamı bekliyorlar, orası muamma(!)

GUN�ı makinemize yükleyip, icon�una tıklamamızdan kısa bir süre sonra oyunumuz açılıyor. Oldukça ilgi çekici olan video, bize oyun hakkında bazı ipuçları veriyor. Zira şiddet seviyesinin ortalama bir oyundan yüksek olduğu sizin de dikkatinizi çekmiştir. Bunun sadece videoda kısıtlı olacağını sanmayın. Oyunda da sınırların zorlanacağı sahneler olacak. Neyse sözü fazla uzatmadan options�a girip, grafik ayarlarında ciddi oynamalar yapıyoruz. Zira yapım ilk açıldığında maalesef pek görsel bir şey vaad etmiyor. Ayarları en üst noktaya getirdiğimizde ise bir derece oyunu kotarıyoruz. Ayarlarımızı tamamladıktan sonra New Game ile Gun�daki maceramız başlıyor!

Önce bir binmesi öğrenmek gerek
Önce bir binmesi öğrenmek gerek
İlk olarak görüntüler dikkatimizi çekiyor. Üstün körü bakıldığında göze hoş gelebiliyorlar ancak dikkatli bakıldığında özellikle çevre detayları, günümüzün oyunlarına nazaran biraz geride kalıyor. Hele bir de Half-Life: Lost Coast�u gördüyseniz, ister istemez grafikler konusunda tahammül sınırınız değişiyor ve detaysız görselliğe pek katlanamıyorsunuz. Açıkçası karakterlerin tasarımı hiç fena değil ama ortamdaki köşelilikler biraz atmosferi körertiyor. Birde oyuna genel olarak solgun renkler hakim. Atmosferi daha gerçekçi kılmak için yapılan bu hamle, bazen ortam ile neredeyse aynı renkte olan yanınızdaki karakteri kaybetmenize neden bile neden olabiliyor. Tabi bu gibi durumlarda map imdadımıza yetişiyor.

Bir ayıyı avlamak!

Oyuna genç bir silahşör olarak başlıyoruz. Bir öğleden sonra babamız(Ned) ile ava çıkıyoruz.. Tabi bu avın mantığı tamamen tutorial olması. İlk başta çevrede uçuşan kargaları vurmamız isteniyor. Ardından geyikleri avlamaya çalışıyoruz. Onları hallettikten sonra üzerimize saldıran kurtları öldürüyoruz. Bunun da üstesinden geldikten sonra Ned dikkatsiz bir anında saldırıya uğruyor. Ancak bu sefer saldıran kurtlar değil. Saldıran bir Ayı! Fazla kurnaz olmaya gerek yok. Ned�in yere düşen silahıyla 8-9 atışta hakkından geliyorsunuz. Ardından bindiğiniz vapurda sıkı bir aksiyon başlıyor. Geminin dört bir yanından düşmanlar akın akın üzerinize saldırıyor.
Only God Can Judge Me !!
They''ll Never Take Me Alive