Gönderen Konu: Prison Tycoon  (Okunma sayısı 879 defa)

Çevrimdışı Force23

  • 1. SINIF ÜYE
  • *****
  • İleti: 32.652
  • Puan 334
  • Cinsiyet: Bay
  • !!ƒяєєѕтуℓєя!!
    • Profili Görüntüle
Prison Tycoon
« : 10 Ağustos 2007, 21:26:43 »
Neredeyse hiçbirimiz aşırı suçlu olmadığımız için beter insanların girdiği hapishanelerin durumunu ancak Amerikan filmlerinde ya da bazı Türk filmlerinde görebiliyoruz. Nedense Amerikan filmlerindeki hapishanelerde çoğunlukla seri katiller olur, filmin esas oğlanı masum olsa da bu hapishaneye atılır ve içeride bunu bir güzel becerirler. Hâtta bir tane de iyi yürekli katil arkadaşları olur. Bu olay Türk filmlerinde de aynıdır fakat tek bir farkla, Türk filmlerindeki hapishanelerde seri katiller değil namus katilleri bulunur. Ehehe o da başka geyik haa. "Namusum için yapmişem, pişman degilem!"

İşte bütün bu rezil ve de komik insanlara tycoon oyunları furyasına katılan "Prison Tycoon" isimli oyunda yöneticilik edeceğiz. Şu ana kadar çıkan çoğu tycoon oyununda hâtta bütün tycoon oyunlarında para kazanmak için birşeyler sattık veya sergiledik ve insanların ilgisini çekmeye çalıştık. Ancak bu kez tycoon oyunu yapımcıları iyice cıvıttığı için olsa gerek birşeyler satmak yerine yöneticilik usulü ile para kazanacağız. Yöneticilik usulü tycoon oyunlarına benim açımdan harika ve çok zevkli olan School Tycoon'u örnek verebilirim. Aslında onda da pek yönetici usulü para kazanmıyorduk, döner sermaye işliyordu şerefsizim. Bakalım Prison Tycoon'da ne dolaplar dönüyormuş...

Oyunda giriş videosu falan hak getire.  Zırank diye anamenüye giriyoruz ve sembollerle belirtilen seçenekleri yokluyoruz. Hemen farkediyoruz ki, oyun iki modda oynanabiliyor. Serbest oynama modu ve görev oynama modu. Serbest oynama modu hemen hemen her tycoon oyununda olduğu için artık açıklama ihtiyacı duymuyorum. Ne bir görev var, ne de zorluk derecesi. Boş gezenin boş kalfası olarak bize verilen 3 harita ile oynuyoruz işte... Esas mod olan görevli modda ise tam 14 harita var ve bu haritalarda birbirinden "acayip" görevleri başarıyla sonuçlandırmaya çalışıyoruz. Aslında harita sayısı bana biraz az geldi. 3-4saatlik oynama süresinden sonra bitecektir oyun...

Prison Tycoon'da genel olarak yapmamız gereken şey, hapishanemizde bulunan mahkumları belirli bir disiplin altında tutarak mümkün olduğunca iyi misafir etmek. Hapishanemizin sınırları içerisine yönetici binaları, spor kompleksleri, rehabilite merkezleri, yemekhaneler, yatakhaneler ve fabrikalar yaparak heriflerin normal hayatlarına devam ediyormuş gibi yaşamalarını sağlamak. Oh ne güzel ye-iç-büyük tuvaletini yap-yat.. Kebap.. Sanki elalemin canına kıymamış da Nobel ödülü almış... Hayret birşey yahu okullarda yok böyle kalite... Her ne kadar bu iş akla ters düşse de, oyunda bunları yapmamızın tek bir nedeni var, o da mahkûmların hapishaneden kaçmalarını veya kavga etmelerini önlemek. Elinizdeki mevcut parayı idareli kullanarak ve düzgün inşa stratejisi uygulayarak bunu başardığınız takdirde Prison Tycoon'un da ustası oldunuz demektir.

Oyunda işler gerçek zamanlı gibi işliyor, ilerleyen bir saatimiz ve tarihimiz var fakat gece diye bir kavram yok. Oyunu paso gündüz oynuyoruz ve mahkumların yatıp kalkmalarını, ikide bir kavga etmelerini izliyoruz. Bu kavga olayı pek gerçekçi olmamış. Elimizdeki berbat kamera açılarını kullanarak (geleceğiz oraya) ve zoom yaparak izlediğim kavgalarda gördüm ki adamlar resmen Hülya Koçyiğit'i dövüyormuş gibi yumruk atıyorlar. Ayrıca hapishanelerdeki kavgalarda benim bildiğim bahis olayı vardır ve suçlular tavuk savaştırırmış gibi birbirleriyle iddiaya girerek kavga edenlerin etrafında daire oluştururlar. Ama oyunda böyle bir olay yok, tam tersine etrafdaki kabadayı tipli atletle gezen adamlar hiç göz bile atmadan kavga edenlerin yanından yürüyorlar. Kavgaları önlemesi için ise hapishane görevlilerimiz mevcut. Daha doğrusu mevcut değil, biz yaratıyoruz. Ayrıca hapisten firar mevzusunu önlemek için de oraya buraya güvenlik kulesi yapıp suçlulara göz açtırmıyoruz. Mahkûmların yatıp kalkmaları, yemek yemeleri ve inşa ettiğimiz taş kırma fabrikalarında çalışmaları da başka bir geyik. Bunların hepsi kimin çaldığı veya nereden çıktığı belli olmayan zil sesleriyle gerçekleşiyor. Hani salak bir "Tang" reklamı var ya "dring dring tang zamanı" diye... Onun gibi.. Var ya şu reklamcıların da -Pepsi reklamlarını yapanlar hariç- hiç kafası çalışmıyor haa... Kardeşim şu sloganı biraz renklendirsenize bak mesela "dring dring tang zamanı hadi drink(iç)!" güzel bir slogan! Yok yaw değil...

 Redkit izleyen herkes Daltonlar'ın yakalandıkları zaman hapishanede ne yaptıklarını biliyordur. Ya taş kırarlar ya da patates soyarlar. Aha aynı olay Prison Tycoon'da da mevcut. Krallar gibi yaşattığımız suçlulara biraz olsun işkence çektirerek iş yaptırıyoruz ve böylece yemek, yapı malzemesi gibi ihtiyaçları karşılayabiliyoruz...  E tabii koca hapishaneyi ve iki günde bir otobüslerle gelen suçluları sadece kendilerinin ürettikleri şeylerle memnun edemeyeceğimize göre, para konusunda devletten de yardım istiyoruz. Neyse ki oyun Türkiye'de değil de ABD'de geçiyor ve devlet her ay seve seve bize belirli bir miktar yardımda bulunuyor. Durup durup canları sıkıldıkça kavga eden şizofren insanların bulunduğu bir yerde yaralanmalar ve ölümler olmaz mı? Olur tabii... Yaralanmaları engellemek ve ağır yaralanmalar sonucu ölümleri engellemek için de ABD'nin Kızılayı sayabileceğimiz bir kuruluştan doktor-ilaç-bütçe takviyesi alabiliyoruz.

Daha önce hapishane sınırlarımız içerisine kurabileceğimiz kompleksleri saymıştım. Bütün o yapılar da kendi içlerinde kademelere ayrılıyor ve oyun ilerledikçe yeni yeni kademeler açılıyor. Kademe diyorum çünkü yeni açılan yapılar değişik ve heyecan uyandıran(!) yapılar değil, daha önceki sıradan binaların daha gelişmiş, daha büyük ve daha pahalı versiyonları. Çeşitlenme konusunda sadece güvenlik bölümünde bir değişiklik var, zamanla hapishanemize sadece güvenlik kuleleri kurmakla kalmıyoruz, aynı zamanda etraftaki teller yerine duvar da örebiliyoruz. Yapılanma konusunda değinmek istediğim başka birşey ise,  inşaat sırasında hareket eden varlıkların durumu. Şu ana kadar oynadığım tycoon oyunlarından sadece "Beach Life"ta bu işin gerçekten çok iyi olduğunu hatırlıyorum. Binamızı kuracağımız yeri belirlerdik ve maaşlı çalışan inşaat işçilerimiz gelir yavaş yavaş birkaç günde yapıları tamamlardı. Ancak çoğu tycoon türü oyunda olduğu gibi Prison Tycoon'da da bu iş böyle gerçekleşmiyor, yeterli paramız varsa kuracağımız binayı şırrrak diye yapıştırıyoruz mekânımıza... Biz binayı yapıştıracağımız yeri seçerken diğer insanların hareketsiz olarak ekranda donması ise başka saçmalık...

Oyunda amacımız mahkûmları mutlu etmek ve bir o kadar da ceza yaşatmak ise, onların psikolojik durumlarını bilmemiz bizim de hakkımız. Daha doğrusu sadece bizim hakkımız. İster görevli ister suçlu olsun hapishanemizdeki herkesin üstüne sağ tıklayarak onların profillerini görebiliriz. Bu olay diğer tycoon oyunlarında da vardı zaten... Yaş, isim, o anki psikolojik durumu, açlık seviyesi, vesikalık resmi... Ancan Prison Tycoon'a yönelik değişik bir bilgi var ki, o da mahkûmun cezasının ne zaman biteceği. Bunu görünce keşke neden hapse girdiğini de yazsalarmış, hâtta dilediklerimizi affetme opsiyonu koysalarmış da oyundan daha büyük bir keyif alabilseymişiz dedim... Ama kendi kendime, karşımdaki monitöre bakarak söyledim...

Gelelim daha önce azıcık ucundan bahsettiğim kamera açılarına... Oyunda kullanımı çok zor olan, kısaca berbat olan bir kamera sistemi var arkadaşlar. Kamera açınızı değiştiremiyorsunuz bir kere! Hep aynı taraftan bakıyorsunuz ve haritayı tam tepeden düzgün görmenize de imkân yok. Sanki gerçek kameramanmışsınız ve bir platformun üstündeymişsiniz gibi baktığımız yer sabit bir şekilde sağa-sola-yukarıya-aşağıya gidiyorsunuz! Müzikler... Müzikler ilk başta bana her ne kadar güzel ve uygun geldiyse de, bir süre sonra kulağımı tırmalamaya ve �Yetti lan kapatıyorum müzikleri!� dememe sebep oldu. Teksastaki o kavurucu güneşi akıllara getiren �driniriniri� tel seslerinden ve kovboyların dinlenmek için ağaç altlarına oturup çaldıkları mızıka cızırtılarından oluşan müzikleri Redkit�ten de hatırlayabilirsiniz� Sakın yanlış anlamayın, bahsettiğim müzik kötü değil ancak bir süre sonra insanın kulağını acayip rahatsız ediyor� Aslında bende biraz yaşlılık ruhu var. Çok uzun süre Metallica dinlersem en sonunda �Yetti be kulağıma ettiniz!� diyorum� Prison Tycoon�un ses efektleri ise aşırı yüksek dozda berbat. �Ses efektleri� mi dedim? Ah �ses efekti� olacaktı� Çünkü oyunda sadece bir tane ses efekti var o da 1-2dakikada bir müziğin arasından gelen �habulabara� sesi! Bu sesin belirtmek istediği ses suçluların çıkardıkları konuşma sesi ve hepsi birden 1-2dakikada bir aynı anda konuşuyor� Yok böyle rezillik. Son olarak grafiklere değineyim, grafikler iyi olmasa da bir tycoon oyunu için oldukça yeterli. Eğer son zamanlarda çıkan tycoon oyunlarındaki �yarattığımız yerde normal insan olarak dolaşma� modu bu oyunda da olsaydı grafiklere yeterli diyemezdim. Ama bu şekilde yeterli�.

Tycoon oyunlarının müptelasıysanız ve �Ben çok çalışıp Sabancı gibi olacağım!� diyorsanız, buyrun buradan yakın� Ha yok naz yapıyorsanız ve illa ki �Ben mükemmel olan tycoonları oynarım, diğerlerini salla gitsin!� diyorsanız, o zaman buyurmayın ve buradan yakmayın. Zoo Tycoon 2, School Tycoon ve özellikle de boyuna ek paketi çıkan �Rollercoaster Tycoon: 3�ü oynayın, içiniz açılır�
Only God Can Judge Me !!
They''ll Never Take Me Alive

Çevrimdışı Hamza

  • Osc Kurucu
  • 1. SINIF ÜYE
  • ********
  • İleti: 161.428
  • Puan 13008
  • Cinsiyet: Bay
  • Dünyanın En Çok Mesaj Gönderen Üyesi :))
    • Profili Görüntüle
    • Hosting
Prison Tycoon
« Yanıtla #1 : 27 Ocak 2008, 16:36:44 »
Paylaşim için Sağol