Gönderen Konu: Colin McRae: DiRT  (Okunma sayısı 462 defa)

Çevrimdışı Force23

  • 1. SINIF ÜYE
  • *****
  • İleti: 32.652
  • Puan 334
  • Cinsiyet: Bay
  • !!ƒяєєѕтуℓєя!!
    • Profili Görüntüle
Colin McRae: DiRT
« : 08 Ağustos 2007, 19:04:59 »
 Omo ve Ariel gibi markalardan sonra Codemasters da kirlenmek güzeldir diyerek bu popüler sloganı devam ettirdi ve serîsinin yeni oyunu Colin McRae : DiRT’ü piyasaya sürdü. Daha önceki oyunlardan farklı olarak oldukça kirli bir oyun yapısına sahip olan oyunumuza gelin daha yakından bakalım.
  Oyuna girdiğimiz andan itibaren, müzikler, aslında o kadarda kirli bir ortamda olmadığımızı, gayet profesyonelce hazırlanmış bir yarış oyununun menüsünde olduğumuzu hatırlatırcasına etrafımızı sarıyor ve oyun sonuna kadar peşimizi hiç bırakmıyor. Yazdığım uzunca cümleyi özetlemek gerekirse oyun müziklerine, ses efektlerine diyecek laf yok. Müziklerle beraber menüler de oyuncuya gayet rahat bir kullanım sağlıyor ve oyunu tanımamıza yardımcı oluyor. Biz menülerde dolaşırken gayet güzel bir aksanla bir dostumuz da bize oyunu anlatıyor. Doğrusu müzikler ve menüler insanın içini ısıtıyor  ve bir an önce oyuna başlama isteği uyandırıyor. Gel gelelim oyun...

  Evet, oyunun çevre öğeleri oldukça etkili; fakat, yarış yönü için bunu söylemek zor. Böylesine güzel ve profesyonel bir serinin ardından basite indirgenmiş yarış sistemi ilk bakışta can sıkmıyor değil. Oyunun ismiyle de belirtilen DiRT, yani kir, bütün pistlerde hep yanımızda. Her anında tozun dumana karıştığı yarışlar, ağır şartlar altında, ağır araçlarla gerçekleşiyor. Oyunun temasının da bu yönde olduğunu varsayarsak bu zorluğu, bu hissi bizde uyandırması başarılı bir yön diyebiliriz. Oyun içi menüsünde aracımızla ilgili bilgileri bize hoş bir arayüzle göstermiş yapımcılar. Gereken ufak tefek tüm bilgileri tek ekranda toplamaları oyun zevkini en üste çıkartma yönünde yapılmış hoş bir seçim. Aracımız o rampadan bu rampaya zıpladıkça elbette zarar görüyor; fakat, fizik motorunun hacıyatmaz bir araç sağlamasına şaşırmadım da diyemem. Çok sağa sola çarptım ama aracı devirmek öyle kolay olmuyor. Halbuki pistler o kadar zorlu, engebeliyken daha çok devrilmeyi ummuştum. Bir de kafama takılan başka nokta, aracın pestili çıkıyor, pilot, yani aracın sürücüsü hiç sakatlanmıyor. Böyle gerçekçi olarak aracı hoplat zıplat, pilotu ölümsüz yap; bence yapımcı bir sonraki oyunda bunu göz önünde bulundurmalı. Neyse, biz oyuna geri dönelim. Birçok markanın doğrudan isim hakkıyla oluşturulmuş sağlam bir garaj bulunuyor. Parkura göre araç seçimi ve birden fazla alternatif , bir de bakiye söz konusu. Paranız çoksa aracınız da hoş oluyor yani. Oyunun girişinde dikkatimi çeken bir başka güzel unsursa bekleme ekranında oyun istatistiklerimizin bir güzel sıralanmış olması. Hepsini güzelce özetlemek gerekirse, oynanış basite indirgenmiş, araç ve parkur modellemeleri başarılı  bir şekilde yapılmış. Ayrıca oyun içi kullanım alanları ve arayüzler rahat, güzel.
  Gelelim oyun modlarına. Daha önceki oyunlarından da alışık olduğumuz gibi kariyer, şampiyona ve tekli yarış başlığı altında zamana karşı ve normal yarış modlarımız bulunuyor. Ayrıca oyunu destekleyen bir de güzel tarih bölümü var ki, araç ve kariyer istatistiklerimize buradan ulaşabiliyoruz. Oyunun çoklu oyuncu desteği de mevcut ve internet üzerinden online yada lan bağlantısı üzerinden internet kafelerde oynanmaya elverişli. Bir de ufak ekstralar bölümümüzde oynadıkça açılan hoş videolarımız ve de oyunla ilgili resmî ve gerekli bir not bulunmakta. Önemli bir bölüm sayılan şampiyona seçeneğimizi ufacık tanımlamak gerekirse; dünya bölgelerine göre şampiyonalara katılıyor ve merdiven sisteminde yarışlara dahil oluyoruz. Şampiyonaları bitirdikçe yenileri açılıyor farklı bölgelerde farklı heyecanlar yaşıyoruz.

  Kariyer modundan da biraz bahsedip sözlerimi tamamlamak istiyorum. Kariyerimize başladığımız anda bütün sistemi yine menülerde bize oyunu anlatan dostumuz bir güzel örnekli olarak anlatıyor ki, bu, seriyi ilk kez oynayan ya da kariyer moduna ilk kez giren oyuncular için çok güzel bir fırsat. Kariyer modunda bir yarış merdiveni oluşturulmuş, seviyemize göre yarış seçimi yapıyor, tabiii karşılığında da seviyemize göre bir bahise girişiyor, kazandığımız parayla bakiyemizi toparlıyor ve bir sonraki yarışlar için daha iyi araçlar seçebiliyoruz. Mevcut olan garaj bölümündense aracımızla ilgili ayarları yapıyor ve oyuna hazır hale getiriyoruz. Ayrıca başlamadan önce parkurda ısınma turları atmak da bize sunulmuş seçenekler arasında bulunuyor. Yarış öncesi mevcut aracımızı tamir ettirmemiz için bir başka seçenek ve parkur ile ilgili bilgilerin bulunduğu bir seçenekte mevcut.
  Söylemeden edemeyeceğim böylesine güzel bir oyun, abartmadan sistem gereksinimleri sunmuş, oynuyoruz ediyor eğleniyoruz fakat bu kadar yüksek alan gerektirmesi (10,5 GB) çok can sıkıcı.

  Toplamak gerekirse, tabiî ki piyasa yarış oyunları ortalamasının üstünde bir devam oyunu yapmış Codemasters. Fakat serînin başarısı ne kadar yüksek olursa devam oyunlarının beğenisi o kadar düşer oyun piyasasında. Biz daha iyisini ararken, DiRT, sapasağlam satış başarısı ile yapımcısını sevindirmeye devam ediyor. Yarış seven arkadaşlara, özellikle ralli tutkunlarına, kaçırılmayacak bir oyun daha diyor ve sözlerimi tamamlıyorum. iyi oyunlar, iyi eğlenceler...
Only God Can Judge Me !!
They''ll Never Take Me Alive