Bundan uzun bir zaman önce, çok uzak bir galakside…
Jedi Şövalyeleri, Cumhuriyet’in tek savunucularıydılar. Nerede kötülük ve kaos çirkin suratını gösterirse Jedi’lar oraya giderlerdi, bazen olayı sona erdirmek için tatlı sözlerle, bazen de ellerinde parlayan bir ışın kılıcıyla.
Ancak bu düzen, Senatör Palpatine, kendisine verilen yetkileri kötüye kullanıp kendisini İmparator ilan edinceye kadar sürdü. Eski Jedi Şövalyesi, Sith Lordu Darth Vader’ın gücüyle İmparator galaksideki tüm Jedi’ları izledi ve avladı. Sadece bazıları saklanabildiler.
Bu saklananlardan biri de Obi-Wan Kenobi’ydi. Darth Vader’ın oğlu olan Luke Skywalker’ı eğitti. Asiler ile beraber İmparatorluk’a karşı çıkan Luke, babasını düelloda yenip, Aydınlık Taraf’a çekerek İmparator’u yok etti. Belkemiği kırılan, İmparator’unu ve Sith Lord’u Darth Vader’ı kaybeden İmparatorluk, ellerindeki son gemilerle geriye, galaksinin karanlık köşelerine çekildiler… Luke’un kardeşi Leia, Yeni Cumhuriyet’ı ilan etti. Luke ise Jedi Düzeni’ni tekrar kurdu.
İmparatorluk subayı olarak işine başlayan Kyle Katarn’ın hikayesi ise bir ayrıdır. Babasından, bir Jedi Şövalyesi’nden gelen mirası memnuniyetle kabullenen Kyle, bir Jedi Şövalyesi olur ve babasını öldüren Sith grubunu yokeder. Ancak bunu yaparken karanlık tarafa fazla yaklaşır. Jedi’lığı bırakır ve sevgilisi Jan’la beraber Cumhuriyet için görevlere çıkmaya başlar.
Ancak bela, Kyle’ın peşini bırakmaz. Jan’ın kaçırılmasıyla ve yeni bir Sith Lord’u olan Desann tarafından ezilmesiyle Kyle tekrar Jedi olur. Desann’ın öğrencisi Tavion’la çarpışır, ancak Tavion’u öldürmez, merhamet göstererek serbest bırakır. Desann ile çarpışmaları ise o kadar barışçıl geçmez. Güç’ün kendisini içine çekerek tanrısal bir varlık olmaya çalışan Desann ile son bir kez daha savaşır ve onu öldürür. Artık gerçek bir Jedi Şövalyesi olan Kyle, Luke’la beraber genç Jedi’ları eğitmeye başlar… İlk tecrübesi ise Jedi eğitimi almadan bir ışın kılıcı yaratabilme mucizesini göstermiş olan Jaden Korr’u eğitmesi ile olur… Galakside, Güç’ü içinde barındıran gezegenler yavaş yavaş bu özelliklerini kaybetmektedirler. Şüphelenen Luke, Kyle ve Jedi Öğrencileri ile araştırmaya başlar.
Sizi sürekli merak içinde bırakan, orijinal hikayesiyle Jedi Knight: Jedi Academy tüm haşmeti ile karşımızda. Oyunu açıp, zorluk seviyesini seçtikten sonra bir sürprizle karşılaşıyorsunuz: Suratınızı, giydiklerinizi, hatta ırkınızı kendiniz belirleyebiliyorsunuz! Irkların arasında insan, yeşil suratlı Rodian’lar, genellikle dansözlük yapan Twi’Lek’ler ve Episode 1’in unutulamaz Sith Savaşçısı Darth Maul’un ırkının kadın versiyonu var. Irklar oyunu herhangi bir şekilde etkilemiyor, ama seçebileceğiniz bir sürü surat ve giysi olması oyunu daha orijinal yapıyor. “Devam” dedikten sonra bir sürpriz daha var: Işın kılıcımızın kabzasının ne şekilde olacağını ve kılıcın rengini de siz belirliyorsunuz. Ancak ismimizi değiştiremiyoruz, Jaden Korr olarak kalıyor.
Yeni Güç Sistemi
Oyun, oyuncuyu Jedi Knight 2’deki “Bölüm ardına bölüm” hissinden kurtarmaya çalışıyor. Bunu da size 5 görev sunarak yapıyor. İlk başta 5 tane görev şansınız var. Bunlardan dördünü yaparsanız, beşincisini yapmak zorunda kalmıyorsunuz. İyi bir şey gibi görünse de, bir dezavantajı var. Her görev başında Aydınlık veya Karanlık Taraf’ın güçlerinden birine bir Rank ekleyebiliyoruz. Hatırlarsanız Jedi Knight 2’de böyle bir opsiyon yoktu, bölüm geçtikçe güçlerinizin seviyesi otomatikman artıyordu. Oyunda dört görev yapıp geçerseniz, bir Rank’ı kaçırmış oluyorsunuz. Bu beş görevden sonra bir ana görev var.
Aydınlık (Absorb, Protection, Heal ve Mind Trick) ve Karanlık (Dark Rage, Drain, Lightning ve Grip) güçlerini, dediğim gibi, görev başında bir puan arttırabiliyorsunuz. Ancak Temel Güçlerinizi (Jump, Speed, Seeing, Push, Pull, Lightsaber Throw, Lightsaber Offence ve Lightsaber Defence) Rank’lerle arttıramıyorsunuz. Onlar her ana görev bitince otomatikman bir Rank artıyorlar. Rank sistemi ilginç ve orijinal olsa da oyunda dengesizlik yaratabiliyor. İlk üç görevi bitirince Lighning gücünü tam Rank’e getirebiliyorsunuz. Önceki oyunu oynadıysanız bu özelliğin gücünü bilirsiniz. Sizi zorlaması gereken düşmanlar hemen ölüveriyorlar, sizin kaybettiğiniz tek şey ise Güç Puanları, onlar da hemen doluyor zaten.
Işın kılıcı ile çeşitli “numaralar” yapabiliyorsunuz artık. Her mod (Hızlı, Normal ve Ağır) için ayrı hareketler var. Sıçrama ile yapabildiğiniz hareketlerin sayısı ise oldukça artmış. Bu hareketleri oyun içindeki menüyle kolaylıkla keşfedebilirsiniz.
Çift Kılıç?
Evet, oyunda bir bölümü geçtikten sonra isterseniz tek kılıç devam edebiliyor, isterseniz Episode 2’deki Anakin gibi iki tane ışın kılıcı kullanarak savaşabiliyor, isterseniz de Darth Maul gibi çift uçlu bir kılıç kullanabiliyorsunuz. Bunların renklerini ve kabzalarını yine kendiniz seçiyorsunuz. Bu iki farklı stil için de farklı hareketler var. Sadece diğer ışın kılıcını denemek için bile oyunu tekrar bitirebilirsiniz… Tabi bunun için bir sebep daha var.
Öfke, Karanlık Taraf’a giden yoldur…
Oyunun son bölümlerinde size zor bir seçim sunuluyor: Aydınlık Taraf’a devam mı edeceksiniz, yoksa öfkenize kapılıp Karanlık Taraf’a mı geçeceksiniz? İki taraf için de farklı sonlar var, bu da oyunun orijinalliğine bir puan daha ekliyor. Ancak oyun gerçekten kısa, deneyimli bir oyuncuysanız bir haftasonunda oyunu bitirebilirsiniz.
