1
GOLDEN SUPER LİG / Ynt: AĞUSTOS AYI HABERLERİ
« : 24 Ağustos 2006, 19:54:35 »
Fener'in kurtuluş reçetesi hazır
Fenerbahçeli taraftarlar yine kahır yine hüzün düştü. Bir Avrupa macerası daha başlamadan sona erdi. Şükrü Saraçoğlu'nda maça giden ve ekranı başında karşılaşmayı izleyen sarı lacivertlilerin boynu büküldü.
Onları böylesine üzen sadece futbolcular mıydı acaba? Yoksa yönetimin ve teknik direktörün hatası yok muydu? Yüzyılın ilk hüsranını yaşatan bu kadronun allanıp pullanması zaten baştan hataydı.
Yöneticilerin transfer döneminde yüzyılın kadrosunun kurulacağının demeçleri gazetecilere fısıldanması taraftarı büyük beklentilere soktu. Her gün bir transfer yapıldı gazete sayfalarından. Sonuç aslında bir hüsrandı. Sadece her zaman ilk onbirde oynamayan Uğur Boral ve ve askerlik sorunu bulunan Tümer Metin alındı.
Yönetimin bir diğer hatası da Anelka oldu. Yıldız futbolcu zaten bağıra bağıra "ben gidiyorum" diyordu. Zico'nun Anelka'nın durumunu yönetime bildirmesine rağmen kimse kılını kıpırdatmadı. Bu takımın havasını da etkiledi.
Herkes biliyordu ki Fenerbahçe'nin iyi bir forvete ihtiyacı olduğunu. Semih o bölge için yeterli değil. Tuncay serseri mayın" gibi sahada dolaşıyor. Ne yapacağı belli değil. Fenerbahçe'nin sağ ve sol bekleri de aksıyor. Serkan Balcı ve Kerim Zengin ofansif yönden iyi gözükse de savunma özelliği olmayan futbolcular.
Kaptan Ümit Özat'a taraftarlar bir türlü alışamadı. Geçtiğmiz sezon da ıslıklanan futbolcu yine aynı manzara ile karşılaştı. Özat'ın isabetsiz ortaları ve kademeye zamanında girememesi savunmanın orta göbeğinde oynayan Önder Turacı ve Can Arat'ın dengesini bozdu.
Lugano'nun iyi savunmacı olduğunu kabul edersek orta göbek Turacı ile kapatılabilir. Ancak tek başına Lugano yeterli değil. Fenerbahçe yönetiminin ısrarla sağ ve sol beke kaliteli ve büyük maçları kaldırabilecek futbolcuları alması şart.
Orta sahada Alex'in savunma yapmaması ve Tuncay'ın da oynadığı mevkiinin tam olarak belli olmaması da takımın balansını bozuyor. Appiah, Aurelio ve Tümer kağıt üstünde harika. Ancak futbolcuların uyumu ve sahadaki performansları daha önemli.
Yönetiminin Dinamo Kiev maçından gerekli dersleri çıkarmasını umut ediyoruz. Yoksa yüzüncü yılında ilk hüsranı yaşayan sarı lacivertliler bu sezon başka sıkıntılar da yaşayabilir.
Fenerbahçeli taraftarlar yine kahır yine hüzün düştü. Bir Avrupa macerası daha başlamadan sona erdi. Şükrü Saraçoğlu'nda maça giden ve ekranı başında karşılaşmayı izleyen sarı lacivertlilerin boynu büküldü.
Onları böylesine üzen sadece futbolcular mıydı acaba? Yoksa yönetimin ve teknik direktörün hatası yok muydu? Yüzyılın ilk hüsranını yaşatan bu kadronun allanıp pullanması zaten baştan hataydı.
Yöneticilerin transfer döneminde yüzyılın kadrosunun kurulacağının demeçleri gazetecilere fısıldanması taraftarı büyük beklentilere soktu. Her gün bir transfer yapıldı gazete sayfalarından. Sonuç aslında bir hüsrandı. Sadece her zaman ilk onbirde oynamayan Uğur Boral ve ve askerlik sorunu bulunan Tümer Metin alındı.
Yönetimin bir diğer hatası da Anelka oldu. Yıldız futbolcu zaten bağıra bağıra "ben gidiyorum" diyordu. Zico'nun Anelka'nın durumunu yönetime bildirmesine rağmen kimse kılını kıpırdatmadı. Bu takımın havasını da etkiledi.
Herkes biliyordu ki Fenerbahçe'nin iyi bir forvete ihtiyacı olduğunu. Semih o bölge için yeterli değil. Tuncay serseri mayın" gibi sahada dolaşıyor. Ne yapacağı belli değil. Fenerbahçe'nin sağ ve sol bekleri de aksıyor. Serkan Balcı ve Kerim Zengin ofansif yönden iyi gözükse de savunma özelliği olmayan futbolcular.
Kaptan Ümit Özat'a taraftarlar bir türlü alışamadı. Geçtiğmiz sezon da ıslıklanan futbolcu yine aynı manzara ile karşılaştı. Özat'ın isabetsiz ortaları ve kademeye zamanında girememesi savunmanın orta göbeğinde oynayan Önder Turacı ve Can Arat'ın dengesini bozdu.
Lugano'nun iyi savunmacı olduğunu kabul edersek orta göbek Turacı ile kapatılabilir. Ancak tek başına Lugano yeterli değil. Fenerbahçe yönetiminin ısrarla sağ ve sol beke kaliteli ve büyük maçları kaldırabilecek futbolcuları alması şart.
Orta sahada Alex'in savunma yapmaması ve Tuncay'ın da oynadığı mevkiinin tam olarak belli olmaması da takımın balansını bozuyor. Appiah, Aurelio ve Tümer kağıt üstünde harika. Ancak futbolcuların uyumu ve sahadaki performansları daha önemli.
Yönetiminin Dinamo Kiev maçından gerekli dersleri çıkarmasını umut ediyoruz. Yoksa yüzüncü yılında ilk hüsranı yaşayan sarı lacivertliler bu sezon başka sıkıntılar da yaşayabilir.