İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Mesajlar - champ1on

769
OYUNCULARIN SOHBET YERİ / EN İYİ MASAÜSTÜ KİMİN ??
« : 07 Mart 2007, 23:18:12 »
upload et mesela  http://imageshack.us/ adresinden upload et,orda html1 var kopyala burda

770
Pilotlar her uçuştan sonra, uçuş sırasında karşılaştıkları ve tamir edilmesi ya da ayarlanması gereken sorunları tamir bakım personeline bildirmek için bir form doldurur. Pilotların doldurduğu bu formları daha sonra tamir bakımcılar okur ve sorunları giderir. Sonra da formun alt kısmına gerçekleştirilen düzeltici faaliyeti yazarlar ve pilotlar bir sonraki uçuştan önce bu formları ve tamircilerin notlarını okur. Yer personelinin ve tamir bakım personelinin espri anlayışı olmadığını söylememek gerekir. Aşağıda QUANTAS pilotlarının gerçek arıza ve şikayet bildirimleri ve tamir bakım mühendislerinin tamir sonrası cevapları yer almaktadır. Bu arada, Quantas havayolları kurulduğu günden bugüne dek hiç kaza geçirmemiş tek büyük havayolu şirketidir.

P = Pilotun arıza bildirimi.
S = Tamir bakımcının tamir sonrası notu.

P: Sol iç tekerleğin kısmen değiştirilmesinde fayda var.
S: Sol iç tekerlek kısmen değiştirildi.

P: Test uçuşu OK, fakat otomatik iniş biraz sert.
S: Bu uçakta otomatik iniş sistemi yok.

P: Kokpitte bir şey gevşemiş.
S: Kokpitte bir şey sıkıştırıldı.

P: Ön camda ölü böcek var.
S: Canlı böcek sipariş edildi.

P: Otomatik pilotu sabit yükseklikte uçuşa ayarlayınca dakikada 100 metre alçalıyor.
S: Böyle bir problem gözlenmedi. (uçak yerdeyken test edilmiş)

P: Sağ tekerlek hidroliğinde yağ kaçağı olduğunu gösteren bir yağ birikintisi var.
S: Yağ birikintisi temizlendi.

P: DME´´nin volümü inanılmayacak kadar yüksek.
S: DME´´nin volümü inanılabilir seviyeye ayarlandı.

P: Gaz manivelası kilitleri kapatılınca manivela yerinden oynamıyor.
S: Kilitler zaten o işe yarar.

P: IFF çalışmıyor.
S: IFF, OFF konumundayken asla çalışmaz.

P: Sanırım camda çatlak var.
S: Sanırım haklısın.

P: 3 numaralı motor kayıp.
S: Biraz araştırınca motorun sağ kanatta takılı olduğu anlaşıldı.

P: Lövyeyi ileri itince uçak saçmalıyor.
S: Kendine çeki düzen vermesi, doğru dürüst uçması ve ciddi olması için uçağa ihtar verildi.

P: Radardan mırıltılar geliyor.
S: Radar havlaması için yeniden programlandı.

P: Kokpitte fare var.
S: Kedi install edildi.
   

771
OYUNCULARIN SOHBET YERİ / yurdumun insanı
« : 07 Mart 2007, 23:05:58 »
Yurdum insanları hani bazı olaylar, sözler, durumlar vb. vardır. Bizim insanımızdan başkasına nasip olmaz. İşte onlardan bazıları...

# "Nerelisin?" sorusuna cevap aldıktan sonra otomatikman "içinden mi?" diye sormak.
# Amca, hala, dayı, teyze, görümce, kayınço, enişte, elti, bacanak, kaynana, kayınpeder, baldız, yenge, amcaoğlu, halaoğlu, dayıoğlu vb. gibi akrabalık terimleri.
# Gelin-kaynana çekişmeleri.
# Sigarayı çoraba veya kulak arkasına koymak.
# Düğünlerde, eğlencelerde, toplantılarda vb. içip içip olay çıkartmak.
# Kurufasulye-pilav-cacık, at-avrat-silah, devlet-mafya-polis, kavun-beyaz peynir-rakı, metin-ali-feyyaz, karpuz-peynir-ekmek gibi üçlemeler.
# Yürüyüş veya dolaşma esnasında eline tesbih, değnek, sopa vb. almak.
# Yabanci dil ogrenirken once kufurleri ogrenmek, yabancilara Turkce ogretirken once kufurleri ogretmek.
# Yolculuk esnasında yanındakine "yolculuk nere hemşerim?" diye sorarak muhabbete başlamak.
# Çırak-kalfa-usta ilişkisi.
# Büyüklerin yanında sigara içmemek, bacak bacak üstüne atmamak.
# Mektuplarda "büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden" öpüp "kestane kebap, acele cevap" beklemek.
# Kendini tanıttıktan sonra diğer yarışmacı arkadaşlara başarılar dilemek.
# Japonları kastederek "adamlar yapmış abi!" demek.
# Ortaokul ve lisedeki anı-hatıra defterlerine yazarken "bana kalbin kadar temiz bu sayfayı ayırdığın için..." diye başlamak.
# "Bizim askerdeyken bir çavus vardı" diye başlayan askerlik anıları.
# Ütü ütülemek, su sulamak, boya boyamak, uyku uyumak, yangın yanması, ölü ölmesi vb. gibi dumur yaratan deyimler.
# "Geldiniz mi?" veya "Siz mi geldiniz?" gibi gereksiz sorular.
# "Kim O?" sorusuna "Ben!" diye cevap vermek.
# Telefonu açan kişiye kendini tanıtmadan "orası neresi?" veya "sen kimsin?" gibi sorular sormak.
# Neredeyse herkese, herşeye takma isim bulmak.
# Misafir gelince hemen çay suyu koymak.
# Paraları cüzdana veya cebe koyarken Ataturk resimlerinin aynı tarafa gelmesine dikkat etmek.
# Lokanta vb. gibi yerlerde masaları birleştirerek oturmak.
# Büyüklerin "Biz sizin yaşınızdayken" diye başlayan cümleleri...
# Düğünlerdeki takı merasimleri.
# Otobüs, uçak, hastane vb. gibi cep telefonu kullanmanın yasak olduğu yerlerde gizli gizli cep telefonu ile konuşmak.
# Yüzsüzce rüşvet istedikten sonra abartıp "helal et" demek.
# Bir işe başvururken muhtardan onaylı ikametgah, fotoğraf, nüfus cüzdanı sureti, noterden onaylı diploma fotokopisi, askerlik belgesi vb. gerekmesi.

772
OYUNCULARIN SOHBET YERİ / akılalmaz ölümler
« : 07 Mart 2007, 23:05:11 »
# Bir işçi 600 tonluk press makinesinin, arasından emeklemek suretiyle geçerek, ucundaki 2450 santigratlık fırında sigarasını yakmaya çalıştı. Mekanı Cennet olsun...
# Kurtarmaya gelen ambulans yerde yatan yaralının suratına park etti. Yaralının toprağı bol olsun...
# Berberin "rahatlatma" amacıyla müşterisinin boynunu aniden sağa sola çevirmesi sonucunda, müşteri boyun kırılması ile bayağ bir rahatladı.. Allah rahmet eylesin...
# Kafasında mermer kırdırmaya çalışan medyatik bir karateci travma sonucu öldü.
# Midesine kaçan sineği öldürmek amacıyla ağzına sinek ilacı sıktı... Allah kalanlara akıl fikir versin...
# Bir arabaya 11 kişi binip viyaduğe uçmak süretiyle 11 kişi Allah´ın rahmetine kavuştu...
# Katda olmayan asansöre binmeye çalışan adam boşluğa düştü. Başımız sağolsun...
# Balkona 50 kişi çıktılar ve sonuçta balkon çöktü. Böylece toplu ölüm gerçekleşti...
# Ormanda zehirli mantarları mangalda bir güzel közleyip afiyetle yiyen aile bir daha evine dönemedi.
# Yatağındaki tahtakurusu ve bilumum haşaratı öldürmek için yatağını ilaçladı ve aradan iki, üç dakika geçmeden aynı yatakta derin bir uykuya daldı. Sabahı getiremedi...
# Elektrik direğine yaslanıp ayakkabısına kaçan taşı çıkartmak için ayağını silkeleyen adam, o sırada yoldan geçmekte olan yardımsever bir laz vatandaşın elektrik çarptığını sanması üzerine, kafasına kürek, kalas vb sert cisimlerle vurularak vefat etti.
# Adam, yolda mutlu mesut yürürken kafasına balkon düştü. Toprağı bol olsun, iyi adamdı...
# Adam, para çekmek amacıyla girdiği bankamatik gişesinde elektrik çarpması sonucu öldü..
# Trafik kazasından yaralı olan adam, kurtarıldı. Gayet sağlıklı bir şekilde olayı atlatan adam ambulanscı amcanın "yav sen bin hele film falan çekelim" demesi üzerine hastaneye gitmeye ikna edildi. Adam yolda ambulansın kaza yapması sonucu öldü. (Ambulanscı amca hala sağ)
# Adam çok sıkışmıştı. İhtiyacını bir yerde gidermesi gerekiyordu. Müsait bir yerde pozisyon aldı ve icraata başladı. Nereden bilebilirdi ki işediği yerde elektirik tellerinin olduğunu...
# Nüfus sayımı nedeniyle bom boş olan otoyolda bir sayım görevlisi bariyerlere çarptı ve vefat etti...
# Aynı işyerinde biri gündüz bir gece vardiyasında olmak üzere çalışmakta olan baba, oğuldan; biri mobylette motor ile işe gitmekte diğeri ise bir başka mobilette ile eve dönmekte iken, yol üzerindeki sert bir virajda karşılaştılar ve birbirlerine selam vermek isterken çarpışıp beraberce Hakk´ın rahmetine kavuştular...
# Sarhoş bir şekilde tem otoyolunda seyreden bir araçtaki beş kişi; radyoda çalmaya başlayan oynak bir şarkı üzerine aracı sağa çekdiler ve tem´de göbek atmaya başladılar. Sonucuna katlandılar tabii. İşin ilginç yanı ise bu 5 kişiden 5´ininde ölmesi ve beşine de ayrı ayrı araçların çarpmış olması...
# Giriş katın bir kat altında olan ve Üstü ahır olarak kullanılan köy kahvesinde okey oynayanlar, üstlerine, katın çökmesi sonucu inek,öküz vb. büyükbaş hayvanların düşmesi ile köy mezarlığındaki anahtar teslim çukurlarına yerleştiler...
# Eskiden anlatılan bir lunapark vakası: Parkın 2 kafadar gece bekçisi, park kapandıktan sonra, dönen salıncaklara binmeye karar vermişler. Yönetici kabinine girmişler aleti çalıştırmışlar. Makinenin ısınması için 1 dakika kadar süre gerekiyor tabii. Salıncaklara bir güzel kurulmuşlar. 1 dakikalık süre geçmiş alet çalışmaya başlamış. Ama 2 kafadar seans süresini ayarlamayı unutunca, bütün gece kusarak Hakk´ın rahmetine kavuşmuşlar...
   

773
"Kırmızı Başlıklı Kız" masalını bir de kurdun ağzından dinleyelim :
Her gün yaptığım gibi ormanı temizlemeye çıkmıştım. Orman benim evim, temiz tutmak da benim görevim. Derken bir kız beliriverdi. Kırmızı başlık ve peleriniyle çok şüpheli bir görünümü vardı. Kimin aklına gelir bu garip kıyafeti giymek. Bir kurnazlık peşindeydi mutlaka. Bir süre dikkatle izledim bu garip kızı. Elinde taşıdığı üzeri örtülü sepette kim bilir ne taşıyordu!.. Yürüyüşü bile normal değildi. Yanına yaklaşıp ne yaptığını sorunca bana büyükannesinin evine gittiğini söyledi ama gel de inan. Yine de bıraktım peşini kendi işime döndüm. Ama aklım o kıza takıldı bir kere... Bir gidip bakayım doğru mu söyledikleri dedim kendi kendime; gerçekten böyle bir büyükanne var mı? Siz olsaydınız gerçekliğini kontrol etmek istemez miydiniz? Orman benim evim. Ben hem ev sahibiyim, hem de diğer orman sakinlerine karşı sorumluyum. Neyse uzatmayayım... Gittim, baktım ve gerçekten bir büyükanne buldum. Sorduğumda "evet o küçük kız benim torunum" dedi. Ben de sorumlu bir kişi olarak; "bu küçük kız yabancılarla konuşulmayacağını öğrenmemiş daha!..." dedim ve anlattım küçük kızla karşılaşmamı... Büyükanne de ürperdi ve birlikte küçük kıza bir ders vermeye karar verdik. O yatağın altına saklandı, ben Onun geceliğini giydim, başlığını taktım ve yatağına yattım. Küçük kız birazdan içeri girdi. Seslendi cevap verdim. Ne şaşkın bir çocuk!.. Beni büyükannesi sanıvermişti. Ben benim büyükannemi değil sesinden, kokusundan bile tanırım oysa ki. Neyse bunlar bir şey sayılmaz, daha neler yaptı bilseniz. Kulaklarımın niçin büyük olduğunu sordu. Ne ayıp şey hiç sorulur mu!... Yine de çocukluğuna verip yumuşak bir sesle cevapladım. "Seni iyi dinlemek için"... Ama bu sefer kalkıp da burnumun niçin büyük olduğunu sormaz mı!.. Küçük kız hiç mi hiç terbiye almamış. Ben zaten burnumu kendime kompleks haline getirdim, öz-güvenim sallantıda. Psikologlar, estetikçiler... Dünya para harcıyorum ama nafile. Yine aldırmamaya çalışırken bu sefer de ağzımın kocaman olduğunu yüzüme vurmaz mı! Tabi ki kızdım, siz olsanız kızmaz mıydınız? O sinirle ayağa fırlayıp peşinde koşturmaya başladım. Birden ne olsa beğenirsiniz! Bir kocaman avcı elinde tüfek kapıdan dalıverdi. Beni "seni hain kurt, büyükanneyi yedin değil mi?.." diye suçlamaz mı !.. Halbuki büyükannenin kılına bile dokunmadım, O da saklandığı yerden çıkıp beni korumaya çalışmadı. Malum yaşlılık,kulakları iyi duymuyor. Avcı mahkeme yapmadan infaz kararımı verdi. Tabi ben de adalet bulamayacağımı, hatta canımı yitireceğimi anlayıp pencereden zor attım kendimi. Geçirdiğim büyük korkunun sarsıntısı yetmiyormuş gibi o gün - bu gün ormanda bile yüzümü rahat gösteremez oldum. Adım haine çıktı.
Yeter Artık... Ben Suçsuzum...

774
OYUNCULARIN SOHBET YERİ / din dersi
« : 07 Mart 2007, 23:02:11 »
- Çocuklar, kıyamet cuma günü şafak vaktinde olacaktır.
- Ama hocam nereye göre şafak vakti? Bizde şafak vaktiyken diğer tarafta gece oluyor..
- Numaran kaçtı senin?
- Ne oldu ki hocam?
- Çok güzel soru sordun 5 vericem..Cevabını bende bilmiyorum.

- Arapça bilenler el kaldırsın...(sadece 1 kişi el kaldırır...)
- Afferim kızım Ayşeeee... Siz niye bilmiyonuz? Nasıl dua ediyonuzzz?
- Hocam ben Türkçe dua ediyorum.
- Olmaazzz! Arapça edicen! Türkçe kabul olmaaazzz!
- Niye hocam, Allah Türkçe bilmiyo mu?
- Haaşaaaa! Sümmee haaaaşaaaa!!!

- Çocuklar Ahiret Gününde bütün herkes tartılacak, sevapları, günahlarından fazla olanlar Sırat köprüsünden geçerek Cennete ulaşacak
- Hocam nasıl bir şey o Sırat köprüsü?
- Kıl gibi ince kılıç gibi keskin
- Eee nasıl geçiyoruz ki biz oradan hocam? Ayağımız acır, duramayız üstünde.. Denge diye bir şey var herkes cehenneme düşer valla böyle hocam.
- Sevabı fazla olanlara o köprü böyle otoban gibi geniş gelecek
- Eee hocam sevabı fazla olanlar geçecekse kıldan köprüye otobana ne gerek var? Allah sevabı çok olana geç desin, geçsin, az olana Cehenneme git desin, gitsin… Sanki itiraz mı edicez...
- Sus eşşek sıpası aklın ermez senin Allah´ ın işine, tövbe sümme haşaaa, tööbeee..

- Bu evren, bu kuşlar, bu böcekler çicekler, hepsi yüce Rab’bimizin bizlere birer armağanıdır.. Kendi vücudunuza bir bakın.. Bu mükemmeliyeti başka kim yapabilirdi ki? Mesela gözlerimiz.. Yüzümüzde, yani ona en uygun yerde.. Gözlerimiz diz kapaklarımızda olsaydı ne kadar çirkin olurdu değil mi?
- İtirazım vaaaaaaaar!...
- Söyle çocuğum!
- Eğer gözlerimiz diz kapaklarımızda olsaydı değşsen hiçbir şey olmazdı, Çünkü herkesin gözleri diz kapaklarında olurdu, o zaman da siz ´´çocuklarım, gözlerimiz yüzümüzde olsaydı ne kadar çirkin olurdu" derdiniz, ben de yine “itirazim vaaaar!..” derdim..

- O derse aldığım kedi yavrusu sınıfta gezerken hoca: “kim soktu bu mendebur hayvanı sınıfa?” diye bağırdı..
- Beeen. ama hocam o da Allah’ın yarattığı bir varlık değil mi? Yazık...
- Eeee tabi, o da Allah-ı teala´nın yarattığı bir mahluk… Hem peygamber efendimiz de severmiş. Ay pek de sevimli kerata...
- Peygamberimiz Hazreti Muhammed salallahu aleyhi vesellem de iftarını hurma ile açarmış...
- Hocam, Mekke´ de iskender kebap mı vardı ki, onunla açssn?
- Sus! terbiyesiz, zındık, kafir!....

- Çocuklarım eğer Dünya Güneşe 1 cm. yakın olsaydı her yer erir, eğer 1 cm uzak olsaydı her taraf donar ve yaşayamazdık.... Allah´ın olduğunu bundan anlayabiliriz.
- Eee iyi de hocam Dünya Güneşe 18 ocakta yakınlaşır 21 Haziranda da uzaklaşır.. Hem de 1 cm değil yaklaşık 2 milyon kilometre... Eeee hiçbir şey olmuyor...
- İşte bu da Allah ´ın bir mucizesidir evladım... Otur.. Laubali, ukala... Önemli Not: Bu notu bazı ziyaretçilerimizden gelen olumsuz tepkiler üzerine koymak ihtiyacı duyduk. Burada tiye alınan kesinlikle din hatta islam kavramı değildir. Burada tiye alınan günümüz din adamlarının yetersizliği ve sorular karşısında bu yetersizliklerini belli etmeme çabalarıdır.
   

775
OYUNCULARIN SOHBET YERİ / yeşilçam dövüş teknikleri
« : 07 Mart 2007, 22:59:41 »
# Kavga sahnelerinde, eğer ortalıkta bir havuz görünüyorsa, grup ne kadar kalabalık olursa olsun, kavga bütün kötü adamlar havuza atılana kadar sürer...
# Havuzun gerçekten de kötü adamlar üzerinde nihai bir etkisi vardır. Havuz yakınında kalabalık bir dövüş cereyan ettiğinde, kötü adamlar kahramanımız tarafından defalarca yere serilseler bile kalkıp yeniden saldırırlar. Ancak havuza atılan asla havuzdan çıkıp tekrar saldırmaz.
# Tabancalı çatışmalarda; kurtulmak için fotr şapka giymek yeterlidir. Bu kesin bir tabudur: Fotr şapka takan birinin, şapkası vurulur...
# Ormanda dövüş sahnelerinde, polis tam iyi adam kötü adamların hepsini alt eder etmez gelir. Kahramanımız son yumruğu atınca, birden bire orman yolunun ortasında arka arkaya dizili iki ya da üç trafik polisi arabası belirir.
# Polis baskınlarında, kaç polis arabası olursa olsun, hepsinin kapıları aynı anda açılır. Öndeki arabadan iki tane pardösülü ve fotr şapkalı sivil polisle iki tane üniformalı polis, arkadaki araba ya da arabalardan da dörder tane üniformalı polis çıkar...
# Silahlı çatışma sahnelerinde, en kötü yer tavandır. Tavanlarda kötü adamlar durur ve hepsi tek tek vurulup aşağıya düşer.
# Tavandaki adamın yapabileceği en kötü şey, arkası donuk olan kahramanımıza nişan almaktır. Çünkü tam o anda, kahramanımızın arkadaşı tarafından vurulur...
# Eğer başta kötü adamın elinde bıçak varsa korkuya gerek yoktur. Çünkü bu durumda, kahramanımız kötü adamın kolunu bükerek bıçağı elinden düşürür. Ancak elinde bıçak görünmeyen adamlar tehlikelidir, çünkü son anda çıkarıp esas kız ya da esas oğlanın karnına saplayabilir...
# Kahramanımız eğer dayak yiyor ise yerde kum olamasa da ne yapar eder bir avuç kumu kötü adamın gözüne atar ve o sahneden itibaren kötü adamı dövmeye başlar.
# Kalabalık kavgalarda filmin kahramanını yenmenin en pratik yolu, kafasına bir çuval geçirip, çuvalın etrafını iple sarıp, dört bir yandan sopayla vurmaktır...
# Kötü adamlar kahramanımızın üzerine kurşunları boşalttıkları halde, kurşunların hiçbiri isabet etmez. Ama kahramanımız bir kurşun ile iki hatta üç kötü adamı öldürebilme yeteneğine sahiptir.
# Kahramanımız intikam yeminleri edip baş kötü adamın bulunduğu binaya gittiğinde binanın ilk üç katı kötü adamlarla doludur fakat baş kötü adamın bulunduğu dördüncü katta tek bir kötü adamın izine rastlanmamaktadır.
# Yine kahramanımız intikam yeminleri etmekte ve baş kötü adamımız korku içinde bulunması gerektiği binanın dördüncü katında beklemektedir. Madem baş kötü adamımız korku içinde hazin sonun kendisine doğru geldiğini hissedip bütün adamlarını bina içinde toplamaktadır, neden başka bir binada kahramanımızın ölümünü beklememektedir. Acaba o kadar zenginlik içinde başka binası mı yoktur?
# Bütün kavgaların sonunda polis gelir. Sanki bütün filmi televizyondan izlemiş ve kimin haklı kimin haksız olduğuna karar vermiş gibi kötü adamları tutuklar ve kahramanımıza teşekkür ederek olay yerinden ayrılır. Yerde dayaktan pestili çıkmış adamların iyi adamlar olmadıklarını polis şip şak anlamaktadır.

776
OYUNCULARIN SOHBET YERİ / bir çiftin günlüğü
« : 07 Mart 2007, 22:58:36 »
# Kadının Günlüğü

Bugün üç yıl bitti. Onun karşısına gelinlikle çıktığım günkü kadar mutluyum.

Tanrım, onu ne kadar seviyorum. Mükemmel bir erkek,cazibeli, yakışıklı, anlayışlı,sevecen, her şey var.

Bugün Cumartesi,bıraktım arkadaşlarıyla eğlensin. En sevdiği yemek olan pastırmalı Kurufasulye ile pilav yapıyorum. Pişti, demleniyor.Banyo yaptım, en sevdiği kıyafeti giydim. Yemekten sonra, şöminenin karşısına bir şişe kırmızı şarapla uzanacağız.. Eve geldi sonunda. Beni öpüşü biraz soğuktu, aklı başka yerde sanki. Aman Tanrım, yoksa? Tüm cilvelerime rağmen, bana yanaşmadı. Arkadaşlarıyla ne yaptığını sordum, ağzında birşeyler Geveledi. Yemekte biraz keyfi yerine gelir gibi oldu, ama hala dalgın,hala uzak,hala kabuğuna çekilmiş.

Herhalde ÖTEKİNİ düşünüyor.Benden genç mi acaba? İşyerindeki sarışın pazarlama temsilcisi olmasın?

Şöminenin karşısında şarabımızı yudumlarken, artık dayanamadım "neyin var?" diye sordum. Gülümsedi, zoraki bir gülümseme, acı dolu, uzaklık dolu.. "Yok birşeyim" diye geçiştirdi.

O gürül gürül yanan aşkın bu kadar çabuk biteceğine inanamıyorum, daha dün bana ebediyete kadar benimle olmak istediğini söylüyordu. Bugün aramızda iletişim kopukluğu başladı bile.Belki de kilo alıyorum.

Çok mu vır vır yapıyorum? Elini tuttum. Elimi okşadı,ama eller hissiz, parmak uçları soğuk... Stepe başlasam?

Çocuk istesem? Yalan, yalan, yalan. Kendimi kandırmaktan başka bir şey değil bunlar.

Bitti...Bittti...Bitti. Tanrım, ölmek istiyorum. Kendimi son kez onun kollarına attım. Ağlaya ağlaya uykuya dalmışım.

# Erkeğin Günlüğü :

Öff be, FENERBAHÇE YİNE yenildi. Ama, kuru fasülye güzeldi...

777
OYUNCULARIN SOHBET YERİ / reha muhtardan seçmeler
« : 07 Mart 2007, 22:57:54 »
Bir yüzücü 350 tonluk bir gemiyi çekmiştir. Muhtar sorar:
- Nasıl çekiyorsunuz gemiyi?
- İnanç meselesi. İçinizde bunu hissetmeniz gerekir.
- Neyi hissetmem gerekir? Gemiyi mi?

Muhtar bazen anlamakta zorlanır:
-Doğuştan kör olduğunuzu anladım da beyfendi, küçükken de gözleriniz görmüyor muydu onu soruyorum?

Dağcılar donmak üzereyken kurtarılmıştır ve Muhtar oldukça kısa ama bütün merak ettiklerimiz soruların cevabı niteğinde bir soru sorar:
-Soğuk muydu?

İtalya muhabiri Muhtar´a bildiriyor:
- İtalyanlar Fatih Terim´e kurtarıcı anlamında ´Salvatore´ diyorlar...
- Yani O´na kurtarıcı diyorlar, öyle mi?
- Evet. ´Salvatore´ diyorlar...
..Ve Muhtar, her zaman anlama zorluğu çeken biz izleyicilere olayı açıklar:
- Gördügünüz gibi sayın seyirciler... İtalyanlar Fatih Terim´e kurtarıcı anlamında ´Matador´ diyorlar...

Muhtar cenaze haberi verir:
-Salı günü kılınacak cuma namazından sonra defnedilecek cenaze...

Adam karısını boğarak öldürmüştür. Muhtar´ın ilk sözü:
- Efenim başınız sağolsun...

Alparslan Türkes´in cenaze töreni. Muhtar anlatır:
- Cenaze töreninde sayıları onbinin üzerinde yedibin güvenlik görevlisi vardı...

Kadın bıçaklanmıştır. Muhtar canlı yayında gerçeklerin peşindedir:
-Sizi öldürebildi mi efenim?

Mahkumlar tünel kazarak kaçar.. Muhtar sorar :
- Mahkumlar kaçmak için mi tünel kazdılar?

Bir okul müdürü cinsel tacizle suçlanır...
- Sen benim sözümü bile kestiğine göre kim bilir daha neler yapmışsındır.

Harika Avci kürtaj yaptırmıştır.
- Peki, bebek şimdi nerede?

Reha Muhtar, canlı yayında Hamdi Bey´le konuşuyor.
- Sayın Hamdi Bey iyi aksamlar efendim. Sizin adınız Hamdi midir, efendim?
- Evet Hamdi, Reha Bey..
- Hamdi diyorsun.
- Hamdi diyorum çünkü nüfus kağıdımda öyle yazıyor.
- Ben nüfus kağıdınızı sormuyorum efendim. Sana soruyorum: Sizin sahte olmayan isminiz nedir?
- Hamdi.
- Yani sahte olmayan isminiz Hamdi diyorsunuz. Peki sahte olan isminiz hangisi?
- Benim sahte olan bir ismim yok!
- Ama demin sahte olmayan ismim Hamdi dediniz. Demek ki bir de sahte isminiz var. Size Yeşil diyorlar efendim. Siz Yeşil misiniz?
- Hayır Yeşil değilim.
- Öyleyse size niye Yeşil diyorlar?
- Bana Yeşil demiyorlar. Hamdi diyorlar.
- Yani inkar ediyorsunuz. Sükut ikrardan gelir Hamdi.
- Ben sükut etmiyorum, konuşuyorum ve Yeşil değilim diyorum.
- Yeşil değilim dediniz ama mosmor oldunuz. Bakıyorum şimdi de kızarıyorsun. Niye sarardın Hamdi?
- Ne oldu Hamdi Bey? Bir tuhaf görünüyorsunuz?
- Galiba delirdim. Bana bir doktor lütfen!
- Geçmiş olsun, Hamdi Bey. Size acil şifalar diliyorum.


778
İşte Komikim.com ´dan muhteşem bir hizmet daha... Üniversite adaylarını üniversiteye hazırlıyoruz. Artık hiç kimse vay efendim benim çözecek sorum yoktu, çalışamadım falan demesin...

1) Levent ile Nejat´ın yasları toplamı Husnu´nun yaşına eşittir.Bahrinin yaşı ise gizlidir.Hepsinin yaşları toplam 670 yaptığına göre Ferhat´ın bir kaplumbağa olduğu açıktır.Kaplumbağalarda sindirim sisteminin zaman zaman sağa çekmesine ne denir?

A: Mutasyon
B: Soğuk difüzyon
C: İlik difüzyon
D: Deli DNA
E: Hektometre


2) Bir uzay gemisindeki astronotların %20´si alıngan , %20´ı neşeli,%10´u uykucu,geri kalanlar ise maymundur. O uzay gemisinin dünya çevresinde s.d.h (son derece hızlı) dönmesi nasıl bir açının yansımasına yol açar?

A: 15
B: 170 desigrad
C: 42 indikator
D: 70 hekto
E: Hepsi

3) İç bükey bir aynaya dik gelen bakışların özgül ağırlığı öyle böyle değildir. A cismi aynanın arkasında görüntü vermemekte, üstelik bundan şikayet etmektedir. Görünen görgüsüz görüntüsü aynanın neresine düşer?

A: Tam göbeğine
B: Tam olmasada göbeğine
C: Aynanın kenarına
D: Aynanın köşesine iliştirilmiş kartpostalın üstüne
E: Bilinmez


4) Bir cezveye iki musluktan su akmaktadır. Oysa bir musluktan akan su, cezvenin dolması için yeterlidir. Bu açıktır , nettir. Tartışan manyaktır.Cezvenin sapı kaç gr ağırlığında olsa gerek?

A: 40 gr
B: 8 hekto
C: 143 milogram
D: 44 kgb
E: Hepsinden biraz


5) Anamurdan yola çıkan bir forklift saatte 40 kilometre hızla gitmektedir. Araç geri geri gittiğinde hız azalmaktadır. Öte yandan Üsküp´den havalanan bir helikopter incek yer aramaktadır. Ankara plakalı bir takside ise başkent karizmasını bitiren Ankaralı Turgut çalmaktadır. Bu üç aracın Fındıklı´da kesişme olasalığı nedir?

A: %5
B: %0
C: hekto
D: Binde kırk
E: Bilinmiyor


6) 37 kişilik bir sınıfta kız öğrencilerden bir kısmı Fransızca bir kısmı İspanyolca bir kısmı ise hem Almanca hemde Türkçe konuşmaktadır. Kalanlar ise kendi aralarında konuşup gülüşmektedir. O sınıftaki erkek öğrencilerin tamamı bütün dilleri konuşabilmektedir. Okulun bir kız lisesi olduğu varsayılırsa, hem Hintçe düşünüp Farsca yazabilmekte, hem de okulu bırakıp hayvan maması işine girebilme yetkisine sahip kaç öğrenci vardır ve coğrafyacının adı nedir?

A: 18 Nebahat
B: 13 Güzin
C: 19 Kamil
D: 10 Heidi
E: 60 Şaziye


7) İnsan vücudunda yer alan kıkırdak doku, iskeletle uyum içinde geçinmek için zaman zaman sol kulakcık üzerinden alyuvar pompalar. Mide boşluğunda ise bir kısım ara kablolar vardırki, bunlara bağısak denir. Bazi biyologlar ise bağırmasak diye diretir.Buna göre insan vucudunda hangi kemik masa kenarına çarparsa çok acır?

A: Köprücük
B: Tupgecitcik
C: Kedicik
D: Hektocuk
E: Hiçbiri


8) Bir kahvede okey oynayanların sayısı hipotez yapan pişpirikcilere oranla bayağı fazladır. Bunların bir Futbol maçı yapma oranı ile Türkiyenin Avrupa birliğine girme oranı arasında 2000 km fark vardır. Buna göre kahvede kaç kişi vardır?

A: 15
B: 0
C: bilinmez
D: İnsan kemik sayısını 36/7 ´si
E: Hepsi


9) Bir denizaltının üç kardeşi verdır. En küçük denizaltı 9 yaşında ortanca 18, büyük olan ise 42 yaşındadır. Babayı bir savaşta yemişlerdir. Bu öksüz denizaltının annesi ise kafasını kayaya vurup aptal olmuştur. Buna göre küçük denizaltının altını kim bağlamak zorundadır?

A: Reha Muhtar
B: Ortanca kardeş
C: Bill Gates
D: ÖSYM
E: Hiçbiri


10) Ayşe ile Hasan birbirlerine fazla benzemeselerde kardeşdirler. Bu kardeşlerden biri ben sağa gidecem der diğeri sola gidecem der. Yani bu kadar birbirlerine zıttırlar. Hasan yaşça Ayşeden daha büyüktür buna karşılık Ayşe Hasan´a göre daha olgundur. Yukarıdaki bilgileri göz önünde tutarak Ayşe ile Hasan´ın başka kardeşleri olma olasılığını hesaplayınız.

A) 10/1
B) Olsa olsa 88/71 dir.
C) Yok canım olur mu öyle şey. Taş çatlasa 11/1 olur.
D) Hiçbiri
E) Hepsi

779
OYUNCULARIN SOHBET YERİ / çevrim içi kız isteme
« : 07 Mart 2007, 22:54:59 »
Talipp:
Slm...

KızEvy:
Slm... Hoş geldiniz.

Talipp:
MSN adresinizi oğlumdan aldım.

KızEvy:
Evet . Kızım söyledi. Bekliyorduk zaten

Talipp:
Sizin evde başka PC var mı? Hanımları da görüşmeye davet etsek

KızEvy:
Tabii ki. Bizim hanım online zaten. Kız da internet cafe de.

Talipp:
Ok...

Kaynana34 konuşmaya katıldı
Oğlananası konuşmaya katıldı

Talipp:
Hanımlar da geldi. Ben bizim oğlanı da davet ediyorum.

ÇılgınDamat konuşmaya katıldı
BirEvinBirkızı konuşmaya katıldı

Oğlananası:
Slm...

KızEvy:
Hoş geldiniz hanım efendi

Kaynana34:
Slm...

Oğlananası:
Hoş bulduk efendim

ÇılgınDamat gönderiyor:
CICEK.GIF
Aktarımı başlatmak için burayı çift tıklayın
Kabul et (Alt+C) Farklı kaydet...(Alt+F) Reddet (Alt+D)

ÇılgınDamat gönderiyor:
CIKOLATA.GIF
Aktarımı başlatmak için burayı çift tıklayın
Kabul et (Alt+C) Farklı kaydet...(Alt+F) Reddet (Alt+D)

Kaynana34:
Ay niye zahmet ettiniz? Teşekkürler.

Talipp:
Zahmet ne demek? Çam sakızı çoban armağanı.

Kaynana34:
Nasılsınız? İyi misiniz? Ben Hacer. Burcu´nun annesiyim.

Talipp:
İyilik elhamdülillah. Sizleri sormalı.

KızEvy:
İyiyiz çok şükür.

Kaynana34:
Sizler Mersin´denmişsiniz değil mi?

Talipp:
Evet efendim. Sizler de İstanbul´dan

Kaynana34:
Evet efendim. Biz iki yıl önce gelmiştik Mersin´e Çok güzel bir yer.

Oğlananası:
Güzeldir. Bekleriz bize de.

KızEvy:
İnşallah. Bu yaz güneyi düşünüyorduk zaten

Oğlananası:
Yaza kalmasın diyoruz. Beey ! Hadisene...

Talipp:
Efendim. Hanım haklı. Sebebi ziyaretimiz malum.

KızEvy:
Evet efendim. Malumumuzdur. Başımızın üstündedir. Hoş geldiniz.

Talipp:
Evlatlarımız net üzerinden tanışmış, kaynaşmışlar. Bize de vazifemizi yapmak düşüyor. Allah´ın emri Peygamber´in kavliyle Oğlumuz ÇılgınDamat´a kızımız BirEvinBirKızı´nı istiyoruz.

KızEvy:
Evet beyefendi. Sizin de belirttiğiniz gibi evlatlarımız anlaşmışlar. Eh o zaman bizlere de hayırlısını dilemek düşer.

Oğlananası:
Müsaitseniz eğer gelecek ay aile içinde bir nişan yapalım diyoruz.

Kaynana34:
Bekleriz efendim. Biz nişan için gerekli hazırlıkları yaparız. İstanbul´da kalacak yeriniz yoksa biz ağırlayabiliriz.

Oğlananası:
Yok. Zahmet vermeyelim. Çok kalamayız zaten. Dayımın oğlu var. Bostancı´da oturuyorlar.

Kaynana34:
Ayol ne zahmeti? Aşk olsun. Akraba olacağız sonuçta. Hem Bostancı çok uzak. Biz Avcılar´dayız. Yollarda perişan olursunuz. Yerimiz müsait.

Oğlananası:
İnşallah diyelim o zaman.

Kaynana34:
İnşallah efendim. Kızım! Hadisene.

BirEvinBirKızı:
Tamam anneee!

BirEvinBirKızı gönderiyor:
KAHVE.GIF
Aktarımı başlatmak için burayı çift tıklayın
Kabul et (Alt+C) Farklı kaydet...(Alt+F) Reddet (Alt+D)

ÇılgınDamat gönderiyor:
SOZYUZUGU.GIF
Aktarımı başlatmak için burayı çift tıklayın
Kabul et (Alt+C) Farklı kaydet...(Alt+F) Reddet (Alt+D)

Talipp:
Biz müsaadenizi isteyelim artık. Tanıştığımıza memnun oldum.

KızEvy:
Biz de memnun olduk efendim. Şeref verdiniz.

Talipp:
O şeref bize ait. Hoşça kalın efendim.

KızEvy:
OK . Byeee!

Talipp:
Bye!

Oğlananası:
Bye..

Talipp konuşmadan ayrıldı
Oğlananası konuşmadan ayrıldı

Kaynana34:
Bye

BirEvinBirKızı:
Bye

Kaynana34 konuşmadan ayrıldı
KızEvy konuşmadan ayrıldı

ÇılgınDamat:
Bye... Şişşt Burcu kız? Gitme bir yere yaw :-)

BirEvinBirKızı:
Hepsi gitti mi?

ÇılgınDamat:
Gittiler gittiler.Nasılsın aşkım? Çok heyecanlandın mı?

BirEvinBirKızı:
Ay! Ölüyorum zannettim :-(

ÇılgınDamat:
Bak çok korkuyordun. Oldu işte aşkım. Oldu :-)
ALINTIDIR

780
OYUNCULARIN SOHBET YERİ / bu duvar yazılarıda benden
« : 07 Mart 2007, 22:53:00 »
-Bir fille televizyon arasında ne fark vardır?
-Bilmem...
-Öyleyse hemen öğrenmeye bak, yoksa sana bir fili televizyon diye yutturabilirler.

Kumarı bırakacağıma bahse girerim. -Bende -Sende olan ne? -Papaz

1961 yılında içilen kahvelerin hatırı dolmuştur. İlgilenenlere duyurulur!

4. Murat neden intahar etmiş?
İlk üçe giremediği için...

8 Zayıflı Bir Karne Bulan , İnsaniyet Namına Çöpe Atsın..

Adalet mülkün temelidir. Mülk ise adaletsizliğin...   

Oylama :
Adam Hindistan sokaklarınada dolaşırken başına BUDA heykeli düşmüş."Başıma buda mı gelecekti" demiş..

Adam kızmış... İstemeye gelmişler...

Adamın biri tuvalete yapmış karısı da baloya gidememiş.

Akıllı Olup Dünyanın Kahrını Çekeceğine Deli Ol Dünya Senin Kahrını Çeksin!

Anasına Bak, Babasından Dayak Ye...

Asla sifonu çekmeyin... İnsanlığa yaptığı katkıyı herkes görsün...

Aya Baktım Seni Gördüm...
Sana baktım ayı gördüm:))

ALINTIDIR