Yeni sezon hazırlıklarına şanssız bir şekilde başlayan, önce sol ayak bileği kırılan, ardından da annesini kaybeden Fenerbahçe'nin Brezilyalı futbolcusu Deivid De Souza, kısa dönemde çok fazla zorlukla karşılaştığını ama bunları en kısa sürede aşacağını söyledi. Deivid, 'Seve seve Türk olurum ve Türk Milli Takımında oynarım' dedi.
Deivid, FB TV'ye yaptığı açıklamada, kampın ilk gününde sol ayak bileğinin kırılması ile ilgili olarak, ''İlk kez böyle bir şey başıma geliyor. İlk kez değneklerle yürümek zorunda kalıyorum, bu da beni zorluyor. Ama bunların hepsinin üstesinden gelip herkesin bildiği Deivid haline geleceğimi düşünüyorum. Futbol kariyerim boyunca hiç böyle ciddi bir sakatlık yaşamamıştım ama olacağı varmış. Tüm geçirdiğim bu acıları da geride bırakarak yoluma devam etmek istiyorum'' diye konuştu.
İlk antrenmanda ayak bileğinin kırılmasını şanssızlık olarak değerlendiren Deivid, şunları söyledi:
''Düştüğümde ayağımın kırıldığı anda ayağımı o şekilde görünce her şey birden gözümün önünden geçti. Ailem, çocuklarım, kariyerim. Çünkü futbolcu hayatını ayağıyla kazanır. Ayağının zarar görmesi büyük acı verir, ben de bu acıyı yaşadım. Bu benim için büyük bir dram anıydı. İlk önce tibya kemiğimin kırıldığını sandım. Eğer o kırılsaydı çok daha uzun süre, 6 aydan fazla bir süre hiçbir şey yapamayacaktım. Ama daha sonra yaptığımız testlerden sonra fibula kemiğimin kırıldığı ortaya çıktı. Bu da 3 ay gibi bir süre tedavilerim eşliğinde geçecek. Sonrasında da aktiviteye başlayabileceğim. Bu benim için kötünün içindeki iyiydi. Şu anda yapmam gereken bu zorlukların üstesinden gelmek. Çok büyük acılar yaşıyorsunuz. Futbol çünkü bizim hayatımız. Fakat gerçeklerle de yüzleşmek zorundayız. Şu anda iyileşmek zorundayım. Hedeflerime yeniden konsantre olabileyim. Her futbolcunun hedefleri vardır. Benim hedeflerim biraz geriye atılacak ama pes etmedim geriden başlıyorum bu sezon ama yine de hedeflerimi yakalayacağım.''
Takım arkadaşlarım destek oldu
Takım arkadaşlarının kendisine destek olduğunu belirten Brezilyalı futbolcu, şöyle devam etti:
''Ayağımın kırıldığını gördüğüm anda kırılan kısmı elimle yerine koydum. Çok büyük acı çekiyordum. Etrafımdaki sesleri duyabiliyordum. Herkes 'Geçecek, merak etme, kafana takma' diyordu. İnsanların bana güç vermek istediklerini hissediyordum. Takım arkadaşlarım da çok büyük destek oldular ve bana hep güç veren şeyler söylediler. Hastaneden kampa geldiğimde herkes odama gelip bana destek olmak istedi. Burak, üç gündür tanımama rağmen geldi, birbirimizle dil olarak anlaşamamamıza rağmen benimle konuşmaya, bana güç vermeye çalıştı. Açıkçası zor anlar geçiren bir insan için acısını unutturan olaylar. Bunların üstesinden gelebilirim, zor bir durum ama üstesinden geleceğime inanıyorum.''
Benim için büyük bir acı
Deivid, iyileşme sürecinin hemen başında annesini kaybetmesiyle ilgili olarak da şöyle konuştu:
''Benim için çok büyük bir acı. Bu kadar kısa sürede hiç bu kadar acıyı bir arada yaşamamıştım. Bu acıyı yaşamak özellikle yaşayanların anlayabileceği bir şey. Ayağım kırıldığında çok üzüldüm, çok acı çektim. Üzerine bu haberi alınca çok büyük bir acı oldu. Annemi bir daha göremeyecek olmam benim içimi acıtıyor. Karşılaşmam ve üstesinden gelmem gereken büyük bir acı bu. Ayağım 3 ay sonra iyileşecek. Ben sahalara döneceğim, futbolumu oynayabileceğim ama annemi bir daha hiçbir zaman göremeyeceğim. Bu ne ilacın iyileştirebileceği ne de tedavisi olan bir şey. Yüreğimin büyük bir kısmı delindi ve tekrardan bunu onarabilecek bir ilaç ya da tedavi yok. Annemin gitmesinden sonra bana kalan onun bana öğrettikleri, bana mesaj olarak bıraktıkları. Çünkü ben 2 aylıkken babamı kaybettim. Annem benim için hem anne hem de babaydı. Bu yaşa kadar da özellikle benim futbolcu olmam konusunda çok büyük desteği var. Benim zorluklara karşı hep güçlü olmamı söyledi. Bunun için bana bir sürü yöntem öğretti. Benim burada olmamın en büyük nedenlerinden biri annemdi ama artık o yok. Bir anneyi kaybetmeyi ancak yaşayanlar bilirler. Bu çok büyük bir acı.''
Türk halkına teşekkür etmek istiyorum
Yüzleşmek zorunda olduğu şeylerden bir tanesinin annesiz bir şekilde hayatına devam etmesi gerektiği olduğunu ifade eden Brezilyalı futbolcu, şöyle devam etti:
''Acı çekiyorum ama bunları da aşacağız. Bir ailem ve çocuklarım var. Bakmakla yükümlü olduğum kişiler var. Annemin acısı hep içimde olacak ve gittiğim her yere götüreceğim. Bu dönemde özellikle başkanımıza teşekkür ediyorum. İlk haberi aldığından itibaren beni aradı, desteğini gösterdi. Hiçbir zaman kendimi yalnız hissetmedim. Bana bir mektup yolladı. Benim bu kulübün evladı olduğumu ve hiçbir şekilde desteğimizi esirgemeyeceğini söyledi. Onun haricinde Galatasaray ve Beşiktaş takımlarındaki futbolcular ve camiadan kişiler de aradı. Onlara da teşekkür etmek istiyorum, desteklerini sundular. Fenerbahçe taraftarı her zamanki gibi desteklediklerini ve vefalı olduklarını bir kez daha gösterdiler. Daha doğrusu Türk halkına teşekkür etmek istiyorum. Acımı paylaştıklarını bana gösterdiler.''
Türk Milli Takımında seve seve oynarım
Brezilyalı futbolcu, ''Türk olmayı düşünür müsün?'' sorusuna ise şöyle yanıt verdi:
''Ben burada olmaktan inanılmaz bir şekilde mutluyum. Bana böyle bir teklif gelirse neden olmasın. Seve seve Türk olabilirim. Biraz daha ileriye gitmek gerekirse eğer Türk Milli Takımı uygun görürse beni oynatmak isterse bu benim için büyük bir onur ve mutluluk olur. Seve seve bana uygun görülürse ben de Türk Milli Takımı'nda forma giymek isterim. Marco Aurelio'nun şu andaki adıyla Mehmet Aurelio'nun elde ettiği başarıları elde etmek isterim. Eğer böyle bir şansım olursa, Türk Milli Takım teknik direktörü, takım adına yararlı olup oynayabileceğimi düşünürse seve seve Türkiye formasını giyerim. Bu benim için büyük bir gurur ve mutluluk. Ben kendimi buralı hissediyorum. Biliyorum çok fazla bürokratik işlemi var. Ancak ben yine de istenirse olabileceğini düşünüyorum. Türk olmaktan, Türk Milli Takım forması giymekten gurur duyarım.''
ARAGONES'TEN ÖĞRENCİLERİNE TAKTİK DERSİ
Avusturya'da yeni sezona hazırlık çalışmalarını sürdüren Fenerbahçe'de, Teknik direktör Luis Aragones bugünkü son hazırlık maçı öncesi öğrencilerine taktik dersi verdi.
Takımın kaldığı Arosa Oteli'nin konferans salonunda futbolcular ve teknik kadroyla basına kapalı bir toplantı yapan Aragones, bugün karşılaşacakları CESKE Budejovice takımı hakkında bilgi verdikten sonra sahada sergileyecekleri oyuna ilişkin son talimatlarını verdi.
İspanyol hoca Aragones, toplantı öncesi de tüm futbolcularla otel çevresindeki ormanlık yolda yürüyüş yaptı ve ardından da otelin bahçesindeki sahada açma-germe çalışmasına nezaret etti.
Fenerbahçe futbol takımı,y eni sezona hazırlık çalışmaları çerçevesinde son hazırlık maçını bugün Avusturya-Almanya sınırındaki Kufstein kasabasında Çek Cumhuriyeti'nden CESKE Budejovice takımıyla oynayacak.
Fenerbahçe-CESKE Budejovice karşılaşması TSİ 20:00'de başlayacak. Maçın ardından Kitzbühel'deki oteline geri dönecek olan Fenerbahçe kafilesi 20 Temmuz Pazar günü karayoluyla Münih'e geçerek, oradan da akşam saatlerinde Türk Hava Yollarının tarifeli uçağıyla Türkiye'ye hareket edecek.