Fener daha mı iyi, yoksa kan mı kaybetti?
100. yılını şampiyon olarak tamamlayan F.Bahçe transferin de en hareketli takımı. Gerek gelenler gerekse gidenler F.Bahçe'yi sürekli olarak manşetlerde tutarken, bunun sarı-lacivertlilere güç mü katacağı, kan kaybı olarak mı yansıyacağı merak konusu. Giden sayısı şikmdilik 5, gelen sayısı ise 4... İsterseniz yeni F.Bahçe'ye yakından bakalım.
Tuncay Şanlı'nın İngiltere'ye transferi F.Bahçe'yi maddi olarak değil ama manevi olarak ağır yaraladı. Çünkü Tuncay son 3 sezonda F.Bahçe'nin bayrak adamı rolündeydi. Savaşçı kimliği ile takımını ve tribünleri ateşleyerek F.Bahçe'yi sonuca ***ürüyordu. Son şampiyonluğun baş mimarı olan Tuncay'ın gidişi, F.Bahçe'de yeri dolmayacak bir kayıp.
Tuncay'ın arkasında oynayan, zaman zaman tribünlerle sıkıntılı diyaloglar kuran Ümit Özat'ın gidişinin önemi ise önümüzdeki sezon anlaşılacak. Belki sol kanattan sağ ayağının dışı ile yaptığı ortalar özlenmeyecek ama Roberto Carlos ve Wederson gibi gidip de gelmeyi unutan iki bekle defanstaki önemi ortaya çıkacak.
Rüştü sakatlığı sebebiyle bu sezonu boş geçirdi. Gidişi takımı ilk etapta direkt olarak etkilemez. Ama maç trafiğinin yoğunlaşması ve kalede tecrübe ihtiyacının daha sık hissedileceği Şampiyonlar Ligi mücadeleleri onu da aratacak cinsten.
Sol kanattaki Tuncay-Ümit ikilemesi, sağda Serkan-Mehmet Yozgatlı olarak yansıma yapıyordu. Takımın iki enerjik oyuncusu F.Bahçe'den gitmekle kalmadılar, bir de rakiplere imza attılar. Yani bu ikiliyi çift eksi ile bu haneye yazmalı. Belki fazla onyamıyorlardı ama tehlike anında camı kırınız kutusunun en önemli parçaları Serkan ve Mehmet Yozgatlı'ydı.
Gidenler sıkıntı yaratacak gibi duruyor. Gelenlere bakarsak...
Roberto Carlos bir proje transfer. Sahadaki katkısından daha çok F:Bahçe ismine vereceği değer daha çok düşünülerek transfer edilen bir yıldız Carlos. İsmi o kadar büyük ki dünyanın tüm haber ajansları onun transferini birinci sıradan duyurdular. İsminin sahaya yansıması ise son iki yılda beklenilen seviyede değil. Real Madrid bu sezon şampiyon olurken Carlos'un kanadından 8 gol yedi. Real Madrid gibi hücum gücü üst seviyeden bir takım bu eksiği kapatabilir ama geçen yılı sıkıntılı geçiren F.Bahçe forvetleri takviye görmezlerse Carlos lüksünü takıma yaşatabilirler mi?
Duran topları Alex ile paylaşarak onlara can verecek olan Carlos'u Zico muhtemelen Tuncay'ın yerinde, sol ileride oynatacak. Carlos'un arkası ise bir diğer hücumsever bek Wederson'a ait. Ankaraspor'da Aykut Kocaman'ın ligin son 10 maçında sık sık yedek kulübesine çektiği Wederson'un, Roberto Carlos ve Alex bolluğunda duran toplardan da uzak kalacağını düşünürseniz, tek artısının elindeki Türk pasaportu olduğunu görebilirsiniz.
Sol kanadı Brezilyalılar ile hızlı bir otabana çevirmeyi düşünen F.Bahçe sağ kanat için de İngiltere'den Colin Kazım Richard'ı transfer etti. Sheffield'da yarım sezonda parlayan Colin, Hasan Şaş'ın daha sakini ve daha çok düşüneni olarak tanınıyor. F.Bahçe en az beklenti ile transfer ettiği bir oyuncudan sezon içerisinde bir yıldız yaratabilir. Güçlü fiziği ve üstün tekniği ile Fatih Terim'in de gözüne giren Colin Kazım sezonun pasta içinden çıkan sürpriz oyuncusu olabilir.
Ali Bilgin ise imzayı attı atacak. Antalya'dan olaylı bir şekilde ayrılan ve kişiliği hakkında birçok spekülasyon yapıyan Ali Bilgin üstün bir yetenek. Fizik gücünü ayaklarına yumuşaklık olarak yansıtan ve oyuna zeka katan Ali, F.Bahçe değirmeni içerisinde ne kadar görev şansı bulur tartışılır. Ama bulduğunda bu şansları iyi kullanacaktır.
F.Bahçe belki Tuncay ile kalbinin yarısını kaybetti ama Roberto Carlos ve Colin Kazım ile daha çok tecrübe kazandı. Bunun Şampiyonlar Ligi'ne yansımasını merakla bekliyoruz.
vatan
