“Parayla pulla artık futbol dönmüyor”
Fenerbahçe’nin Teknik Patronu Zico, parayla başarı gelmediğini söyledi.
Sezon başından beri geçirdiği evrelere baktığımızda Fenerbahçe'nin içinde bulunduğu durum çok normal. Fenerbahçe istediğimiz gibi gitmedi. Kötü oynadı diyebiliriz. Bu takım baştan beri birlikte olmadı. Anelka ile devam etmek isterdim ama kendisi kalmak istemedi. Ondan sonra Dinamo Kiev maçı geldi. Şampiyonlar Ligi'ne kalamadık. Edu, Deivid, Lugano, Kezman geldi. Edu ile Lugano hayatında yan yana oynamamışlar. Deivid ile Kezman birbirlerini tanımıyor. Bunlar geçmişi kaliteli olabilirler, iyi futbolcu olabilirler ama bu bir şey ifade etmiyor.
Başarı İstenmesi Doğal
Taraftarın ve yönetimin bir an önce başarı istemesi gayet normal, bunu doğal karşılıyorum. Ben de isterim çıksın takım güzel oynasın, kaliteli oyuncular kalitesini göstersin. Öyle takımlar var ki 5-6 ay bekleme süresi geçtikten sonra oturuyorlar, bir şeyler göstermeye başlıyorlar. O yüzden biraz daha zaman ve sabır gösterilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bugün futbolda hiçbir zaman isminizle ya da takımınızın sahip olduğu kaliteyle maalesef kazanamıyorsunuz. Futbolda kazanmanın sadece bir tane yolu var: Savaşacaksınız, kanınızı, terinizi sonuna kadar akıtacaksınız; maçı öyle kazanacaksınız.
Forma İyi Oynayanın
Örnekler vermek gerekirse Real Madrid dünyanın en muhteşem takımını kurdu fakat kaç senedir ellerinde başarıları yok. İngiltere'ye bakınız. O şaşaalı takım, çok süper takım, gitti evinde Makedonya ile berabere kaldı. Fenerbahçe de mücadele etmediği sürece, futbolcular saha içerisinde çıkıp kanını, canını akıtmadığı sürece tabii ki de başarılı olamayacaktır. Çünkü isimle, parayla pulla artık futbolun dönmediğini görüyorsunuz. Ben burada takımın başarısı için bir şeyler yapmaya çalışıyorsam, takımın başarısı için bir şeyler yapmaya çalışan futbolcuları seçmem gerekiyor. Benim işim burada futbolcuları kontratlarına göre aldıkları paraya göre karar verip, onları sahaya sürmek değil. Benim sahada olan futbolcularım benim istediklerimi yapmıyorsa; antrenmanlarda, maçlarda, iyi oynayan formayı giyecektir.
“İşime Laf Söyletmem”
Zico'ya koltuğu için adı geçen teknik direktörlerin ismini saydık. 'Bunlar yönetimi, başkanımızı ilgilendiren şeyler' dedi ve şöyle devam etti: Benden mutlu değilse camiamız, yönetimimiz, taraftarımız, otururuz konuşuruz. Bunlar futbolda ne ilk kez olan şeyler ne de son olacak. Futbol başarıya endeksli bir spordur. Fenerbahçe'nin başarısı için çalışan bir kişiyim. Fenerbahçe benden memnun değilse her türlü hakka sahiptir. Ben Fenerbahçe'de olmaktan gayet mutluyum. Ben teknik direktörlük kariyerime başladığımdan beri biliyorum; başarılı olduğunuz sürece varsınız, başarılı olmadığınız sürece yoksunuz.
“Her Şeyi Yaparım”
Ben Fenerbahçe'nin başarısı için her şeyi yaparım. İşime de kimseye laf söyletmem açıkcası. Herkes benim yaptığım işe saygı gösterir, ben de herkesin işine saygı gösteririm. Takımımı ben kurarım, sahaya çıkacak oyuncuları ben seçerim, kim oynayacak kim oynamayacak ben karar veririm. 40 yıldır futbolun içindeyim ne futbolculuğuma laf ettiririm ne de bundan sonra teknik direktörlüğüme laf ettiririm. Kendi yeteneklerimle kazanırım, kendimde olmayan özelliklerimle de kaybedebilirim.
Alex Görevini Yapıyor
Brezilyalı çalıştırıcı, onbiri Alex'in belirlediği ya da ondan yardım aldığı iddialarına da net bir şekilde yanıt verdi: Ne Alex ne de hiç kimse böyle bir şey yapmıyor. O kendi işini yapmaya çalışıyor. O futbolunu oynama çalışıyor. Bir şeye açıklık getirelim herkesin kafasına girsin; kimse benim takımımı yapmıyor benim haricimde. Japonya'da çalışırken de kimse Portekizce bilmiyordu. Uruguaylı olsun, Brezilyalı olsun, Türk olsun, Ganalı olsun hangi ırktan olurlarsa olsun hepsi insandır, sahaya çıktığında hepsi benim iş arkadaşımdır. Ben Brezilyalıları değil, takımı yönetiyorum.
Zico'dan İnciler
İki takımdan teklif geldi
Brezilya Milli Takımı'ndan teklif almadım. Teklif gelse de cevabım nettir, hayırdır. Ben Fenerbahçe'ye iki sene söz vermişimdir. Hayatımda verdiğim her sözü tutarım. F.Bahçe ile anlaştıktan sonra da iki kulüp benimle bağlantıya geçti benimle çalışmak istediğini söylediler. Ama Fenerbahçe ile anlaştığımı ve cevabımın hayır olduğunu söyledim.
Ofansif Oyunda Defans da Önemli
Ofansif oynadığımız doğru. Fakat ofansif oynamak ayağına topu alan ileriye gitsin, onu bunu çalımlasın gol atsın demek değil. Ofansif futbolu da düzenli oynamak zorundasınız. Ofansa gittiğiniz zaman aynı şekilde defansı da yapabilmeniz gerekir, geriye dönebilmeniz gerekir. Elinizdeki oyuncular ofansif karakterli futbolcularsa ister istemez ofansif karakterli takım haline bürünürsünüz.
Herkes Teknik Direktör Kesiliyor
Bazen teknik adamların üzerindeki baskı o kadar fazla oluyor ki baskıdan dolayı bazı şeyleri yapmayabiliyorsunuz ya da göremeyebiliyorsunuz. Herhangi bir teknik direktör ligde bir takım oynatmış olsun. Ondan sonra UEFA Kupası'nda başka bir oyuncuyu sürsün. O UEFA Kupası maçını o oyuncular yüzünden kaybettiğiniz zaman hemen homurdanmalar başlar, hemen herkes teknik direktör kesilir.
Futbolcu Mental Olarak Dinlenmeli
Tesadüf mü değil mi? Bizim bu sene puan kaybettiğimiz bütün maçlar hafta ortası oynadığımız maçlardan sonra geldi. Fizik olarak takım hazır. Fizik yorgunluğun haricinde futbolcunun ihtiyacı olan mental olarak da dinlenmiş olarak maça çıkması gerekir.
Bursa Maçında Her Şey Ters Gitti
Beni hoca olarak hayal kırıklığına uğratan kısım sadece en son oynadığımız Bursaspor maçıydı. Bursa maçında bizim adımıza her şey ters gitti. 17 maç Fenerbahçe'nin başında sahaya çıktım gol atamadığımız tek maçtı. Herkesi hayal kırıklığına uğratan bir futboldu.
Düzenimi Yeni Kuruyorum
Daha yeni yeni evimde oturmaya başladım. Yeni yeni kendi düzenimi kuruyorum. Daha fazla takıma kanalize olabiliyorum. Kişisel sorunlarımı hallettim. Mutluluğum açısından bir adım daha attım. Hiçbir problem gözükmüyor şu anda.