Gönderen Konu: BEYAZ KUYRUKLU TAVŞAN veya BOZKIR TAVŞANI  (Okunma sayısı 432 defa)

Çevrimdışı Sinoplu57

  • Osc Admin
  • 1. SINIF ÜYE
  • *******
  • İleti: 17.625
  • Puan 291
  • Cinsiyet: Bay
    • Profili Görüntüle
BEYAZ KUYRUKLU TAVŞAN veya BOZKIR TAVŞANI
« : 01 Şubat 2008, 14:13:05 »
BEYAZ KUYRUKLU TAVŞAN veya BOZKIR TAVŞANI
Beyaz kuyruklu tavşan», Kutup tavşanı'ndan biraz küçük bir hayvandır. O da yavrularını kürklü ve görür olarak dünyaya getiren tavşanlardandır. Bütün mevsimlerde bembeyaz bir kuyrukla dolaşır. Vücudunun geri kalan kısmı yazın sarımsı, kışın ise, iri kulaklarının siyah uçları dışında, beyazdır. Yurdu Birleşik Amerika'nın Kaya Dağları'nın 3.000 m.'ye kadarki yamaçları ve kuzeyde Güney-batı Kanada bölgesi ile güneyde lîirleşik Amerika'nın güney batısı arasıdır
Beyaz kuyruklu tavşan, ovaların en hızlı hayvanlarından biridir. Bir tilkiyi veya Amerika çakalını kolayca geçebilir. Bir zıplayışta 3,5 metre yol alması normaldir. İsteyince bu mesafeyi 5 - 6 metreye de çıkarabilir. Bu tavşanın hızı normal olarak saatte 55-56 kilometredir. Hızlanınca süratini 72-73 kilometreye kadar çıkarabilir.
Bu tavşanlar da kendilerine yeraltında in kazmazlar. Çoğu zaman toprağın yüzündeki çukurlarda dinlenirler. Kuzeyde, kışın büyük soğuğundan korunmak için karın içinde bir çukur kazdıkları olur. Yiyecek bakımından titiz değillerdir. Yeşil bitki olması şartiyle her şeyle karın doyururlar.


Tavşanın düşmanları:

Beyaz kuyruklu tavşanlar atlama şampiyonlarıdır. En azından 160-165 santim yükseğe sıçrayabilirler. Ama keyif için bu derece yükseğe sıçramazlar. Bu sıçramalardaki maksatları, civardaki araziyi gözden geçirip yakınlarda düşman olup olmadığını görmektir.
Bu tavşanın birçok düşmanları vardır. Çakal bir zamanlar başlıca düşmanıydı. Sonradan çiftçiler çakala harp ilân edip nüfusunu seyreltince, tavşanlar fazlasiyle kalabalıklaştılar.
Tavşan fazlalığı ürünleri tehdit edecek bir dereceyi bulunca, bir bölgenin kadın, erkek, çocuk bütün fertleri tavşana karşı sefere girişirler. Bu kimseler otluk bir araziyi çevirir ve otlara vura vura tavşanları duvarlı arazilere sığınmaya mecbur ederler. Bu kapalı yerlerde tavşanların yüzlercesi, hatta binlercesi yok edilir. Amerika'nın Kuzey Dakota eyaletinde girişilen böyle bir sefer, 50 kilometre karelik bir sahada tam 7.550 tavşanın öldürülmesiyle sonuçlanmıştır.

Çiftleşme mücadelesi:

Bu beyaz kuyruklu tavşanlar çiftleşme mevsiminde giriştikleri kavgalarla ün salmışlardır. Çiftleşme mevsimi ilkbahar başlarında ağılır ve kuzeyde yaz ortalarına, güneyde ise ocak ayından eylüle kadar devam eder. Dişiler uğruna çok çetin mücadeleler yaptıkları için, erkek tavşanların pek çoğunun kulakları yırtıkta ve vücutlarında yara izleri dikkati çeker. Yavrular, çiftleşmeden altı hafta sonra dünyaya gelirler. Dişi tavşan yavrularını bir çalının veya ot kümesinin altında kürküyle astarladığı bir yeryüzü girintisine doğurur.
Yeni doğan yavrular 60 -180 gram ağırlığındadır. Bir batında bir ilâ sekiz yavru dünyaya gelebilir; ortalaması dörttür. Bunlar daha doğuşta kahverengimsi ve benekli bir kürkle kaplı ve gözleri açıktır. Doğumdan beş dakika sonra annelerinden süt emmeye başlarlar.
Anne, yavrularını yalnız bıraktığı zaman, üzerlerini yuvanın otu ve kürküyle örter. Oraya ancak karanlıkta ve küçükleri emzirmek için döner. Yavrular birkaç günlük olunca, ortalığa çıkarlar; üç, dört hafta sonra ise başlarının çaresine bakabilecek hale gelirler. Dişi tavşan yılda birkaç kere yavrular.


Tavşanların dansı:

Beyaz kuyruklu tavşan, topluluktan hoşlanır. Kış ortasındaki mehtaplı ve daha çok ılık gecelerde on veya on iki tanesinin toplu halde dans ettiklerini görenler olmuştur. Yaptıkları hareketlere dans denilmesinin sebebi vardır. Evvelâ büyük bir daire meydana getirirler, sonra bu daireyi daraltırlar, nihayet hep birden havaya sıçrayıp dört bir istikamete dağılırlar. Aradan birkaç dakika geçmeden yeni bîr daire yapılır ve o da yukarıki şekilde darahp dağılır.
Bu tavşanlar arasında hicret enderdir. Yalnız bîr kere çok şiddetli bir kar fırtınası esnasında, binlerce beyaz kuyruklu tavşan'ın yüksek arazilerden ovalara doğru harekete geçtikleri görülmüştü.