Gönderen Konu: line Kelime Anlamı ve Kullanımı  (Okunma sayısı 573 defa)

Çevrimdışı Hamza

  • Osc Kurucu
  • 1. SINIF ÜYE
  • ********
  • İleti: 161.834
  • Puan 13008
  • Cinsiyet: Bay
  • Dünyanın En Çok Mesaj Gönderen Üyesi :))
    • Profili Görüntüle
    • Hosting
line Kelime Anlamı ve Kullanımı
« : 12 Ekim 2007, 21:39:06 »

line Kelime Anlamı ve Kullanımı

          o i çizgi, yol, hat; ip, sicim; iplik; çoğ dizgin; ölçme ipi; olta ipi; satır, mısra; hudut hattı; seri, dizi; ekvator çizgisi; enlem veya boylam dairesi, mat eni ve kalınlığı olmayan çizgi, geometrik çizgi; plan, desen, şekil; sıra; kısa mektup, pusula, not; hareket tarzı; fikir silsilesi; hiza; belirli bir cins veya marka mal; tiyatro rol, kısım; vapur şirketi; tarik, yol, hat; ask savunma hattı, saf, sıra; den saf halinde yanyana giden gemi kafilesinin meydana getirdigi hat; silsile, sıra; nesep, soy; saha, çığır; meslek, hizmet, meşguliyet; bir pusun on ikide birini teşkil eden ölçü çizgisi; argo kandırıcı sözler, ikna edici sözler line engraving çizgilerle hakkedilmiş resim kalıbı; tire klişesi lineofbattle ship eskiden savaş hattı gemisi line of vision görüş hattı line squall bora, fırtna line up sıraya girmek; tarafını tutmak; sıralamak; kıyas etmek,karşılaştırmak all along the line sıra boyunca bring into line sıraya getirmek branch line şube hattı, kol: asıl işe ek olarak yapılan ikinci derecede iş draw the line bir şeyi reddetmek, yapmamak drawn up in line saf tutmuş have a line on hakkında bilgi almak, bilgisi olmak hold the line değişikliğe karşı olmak; telefonu kapatmamak in line for kazanma ihtimali olan in line with uygun; bir hizada in my line kabiliyet veya faaliyet alanımda main line ana hat, anayol; başlıca iş on a line aynı hizada, bir sırada on the line peşin (ödeme) out of line aynı fikirde olmayan; itaatsiz; uyuşmamış read between the lines yazılı olanından fazlasını okumak, bir yazıdaki kapalı anlamı keşfetmek the color line beyaz insanların diğer ırklarla aralarında gözettikleri fark the line ekvator; ordu veya donanma toe the line bir kanun veya kurala itaat etmek veya ettirmek What's your line? Ne işle uğraşıyorsunuz?
          o f çizgilerle göstermek; altına veya üstüne çizgi çekmek; dizmek, bir sıraya koymak; çizgilerle doldurmak line up sıraya girmek, sıra meydana getirmek
          o f içine astar koymak, astarlamak; kaplamak; doldurmak