Gönderen Konu: EYLÜL AYI HABERLERİ  (Okunma sayısı 17116 defa)

Çevrimdışı amett

  • 3. SINIF UYE
  • ***
  • İleti: 3.842
  • Puan 294
    • Profili Görüntüle
    • E-Posta
Ynt: EYLÜL AYI HABERLERİ
« Yanıtla #144 : 14 Ekim 2006, 15:48:31 »
 bu gemi batmaz!..

--------------------------------------------------------------------------------


 

Bu gemi batmaz!..

2006/07 sezonu Fenerbahçe'sinde, Ümit'in dışında, değişik takımlarda kaptanlık pazubandını koluna takmış tam 9 futbolcu daha yer alıyor. Bir insan için en güzel şey, görevinin ve sorumluluğunun bilincinde olan insanlarla çalışmaktır herhalde. Bu taktirde işi kolaylaşır, daha rahat çalışır. Tıpkı Fenerbahçe Kaptanı Ümit Özat gibi. Yıllardır kaptanlık pazubandını koluna takan Ümit'in kendilerinden ne beklediğini, neler istediğini birçok futbolcu biliyor. Çünkü onlar da kaptanlık pazubandını kollarına taktı. Ümit'in dışında (gençler dahil) tam 9 futbolcu değişik kulüp takımı veya milli takımda kaptanlık yaptı veya yapıyor.

Kimler var kimler...
Stephen Appiah, halen Gana Milli Takımı'nın kaptanı durumunda. Fenerbahçe'de kaptanlığı istemeyen Rüştü Reçber de, Ay-Yıldızlı forma altında kaptanlık pazubandını koluna geçiriyor. Kemal de, ümit milli takımında yıllarca kaptanlık yaptı. Fenerbahçe'ye gelmeden Sao Paulo'nun kaptanı olan Lugano, Uruguay Milli Takımı'nda da zaman zaman pazuband takıyor. Alex ve yeni transfer Edu, Brezilya'nın Cruzeiro takımında, Tümer de Beşiktaş'ta kaptanlık yaptı. Gençlerden Kerim U-19, Olcan da genç milli takımın kaptanıydı.
__________________

Çevrimdışı Hamza

  • Osc Kurucu
  • 1. SINIF ÜYE
  • ***
  • İleti: 161.998
  • Puan 13008
  • Cinsiyet: Bay
  • Dünyanın En Çok Mesaj Gönderen Üyesi :))
    • Profili Görüntüle
    • Hosting
Ynt: EYLÜL AYI HABERLERİ
« Yanıtla #145 : 14 Ekim 2006, 15:48:57 »
İzin bitti, mesai başlıyor

--------------------------------------------------------------------------------


 

Fenerbahçe, ligin 5. haftasında Antalyaspor ile yapacağı maçın hazırlıklarını bugünden itibaren sürdürecek. Önceki gün Beylerbeyi ile yapılan hazırlık maçının ardından dünü izinli geçiren sarı-lacivertliler, bu akşam Samandıra Tesisleri'nde biraraya gelerek çalışmalarına devam edecek.

Çevrimdışı amett

  • 3. SINIF UYE
  • ***
  • İleti: 3.842
  • Puan 294
    • Profili Görüntüle
    • E-Posta
Ynt: EYLÜL AYI HABERLERİ
« Yanıtla #146 : 14 Ekim 2006, 15:49:06 »
 Kamuoyunun Bilgisine

--------------------------------------------------------------------------------


 

Son günlerde TFF Yönetim Kurulu Üyesi Tahir Kıran’ın yaptığı açıklamalar ile ilgili olarak Başkanımız Aziz Yıldırım, Spordan Sorumlu Devlet Bakanlığı’na ve TFF’ye şu yazıları yollamıştır.

“SPORDAN SORUMLU DEVLET BAKANLIĞI MAKAMINA

Sayın Bakan’ım,
Son günlerde Kulübümüz hakkında bir Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi tarafından öne sürülen çirkin iddia ve isnatlar medyada yer almaktadır.
Konunun hassasiyetle takipçisi olacağınız inancıyla, konu ile görevli Türkiye Futbol Federasyonu’na yapmış olduğumuz bir örneği ekte tetkiklerinize ve bilgilerinize sunulmaktadır.
Arz ederiz.
Saygılarımızla,
Aziz Yıldırım
Başkan”
“Türkiye Futbol Federasyonu Başkanlığı’na
31 Ağustos 2006 tarihli SABAH gazetesi ve 01.09.2006 tarihli FOTOSPOR Gazetesi’nde yer alan Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Tahir KIRAN’ın açıklamalarını hayretle ve ibretle izlemekteyiz. Hakarete varan bir çok gerçek dışı iftira ve iddialarının yanı sıra, TFF Yönetim Kurulu Üyesi KIRAN,
Kulübümüzün geçen yıl Galatasaray ile müsabakası olan Süper Lig Futbol Takımları’na beraberlik için 350.000 YTL, galibiyet için 500.000 YTL teşvik primi verdiği,
Başkanımızın Ankara Faal Futbol Hakemleri Derneği’nin daimi konuğu olduğu, hatır şikeleri yaptığı, şike ve kaosun sebebi olduğu
Şeklinde iddia ve ithamda bulunmaktadır.
Yönetim Kurulu Üyeniz KIRAN’ın iddia ve isnat ettiği hususlar Türkiye Futbol Federasyonu Futbol Disiplin Talimatı’nda yaptırıma bağlanan eylemlerdir. Anılan Talimatın “Suça Teşvik” başlıklı 32. maddesi, “Müsabaka Sonucunu Etkileme” başlıklı 34. maddesi, “Müsabaka Sonucunu Etkilemeye Yönelik Yönetim” başlıklı 37. maddesi isnat edilen fiiler ile ilgili yaptırımları hükme bağlamaktadır.
Tahir KIRAN, Federasyonunuz Yönetim Kurulu Üyesidir. İsnat ettiği filler ile ilgili bilgi ve belgelere sahip olmadan, bir Federasyon Yöneticisi olarak böyle bir söylemde bulunması kabul edilemez. İşin ilginç yanı, Tahir KIRAN, gazetelerde yer alan bu söylemini daha sonra yalanlamak ihtiyacını duymadığına göre, bu söylemine sahip çıktığı anlaşılmaktadır.
Federasyon Yöneticisi KIRAN’ın açıklamaları esas alınarak, Türkiye Futbol Federasyonu’nun isnat edilen filer ile ilgili olarak SORUŞTURMA açmasını talep etmekteyiz.
Kamuoyunda zaman zaman çeşitli çevrelerce dile getirilen “şike” iddialarından farklı olarak ve ilk kez bir TFF Yöneticisinin böyle bir iddia ile ortaya çıktığını görmekteyiz. Yöneticiden beklenen yakınma ve spekülasyon üretmek değil, elindeki bilgi ve belgelere dayalı olarak iddia ettiği “olayın” soruşturulması için Federasyondaki Kurulları harekete geçirmektir.
Yapılacak SORUŞTURMA neticesinde iddia ve isnat edilen fiillerin tümü ile yalan ve gerçek dışı olduğu ortaya çıktığında, TFF Yönetim Kurulu Üyesi Tahir KIRAN hakkında Disiplin Talimatı hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. Kıran’ın eylemi FDT’ının 24. maddesinde yer alana “hakaret” başlıklı fiili ile örtüşmektedir.
Tarafsız ve sorumlu olması beklenen ve Futbol Yönetiminde yer alan bir yöneticiden beklenmeyecek davranışları gösteren Tahir KIRAN’ın bu tutumu ile ilgili yakınmalarımız ayrıca Spordan Sorumlu DEVLET BAKANI’na da iletilecektir.
TFF’nun haklı yakınmalarımıza sessiz kalması halinde, konuyu UEFA ve FIFA’ya taşıyacağımızı da ayrıca belirtmek isteriz.
Tahir KIRAN hakkında adli mercilere başvuru hakkımız saklıdır.
Gereğin yapılmasını arz ve talep ederiz.
Saygılarımızla,
Aziz YILDIRIM
Başkan"


Çevrimdışı amett

  • 3. SINIF UYE
  • ***
  • İleti: 3.842
  • Puan 294
    • Profili Görüntüle
    • E-Posta
Ynt: EYLÜL AYI HABERLERİ
« Yanıtla #147 : 14 Ekim 2006, 15:49:38 »
Fenerbahçe kongre üyesi Kıran Disiplin Kurulu’na sevkedildi

--------------------------------------------------------------------------------


 

Fenerbahçe kongre üyesi Kıran Disiplin Kurulu’na sevkedildi


FUTBOL Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Tahir Kıran, Fenerbahçe Spor Kulübü tarafından Disiplin Kurulu’na sevkedildi.
Fenerbahçe kongre üyesi olan Kıran, geçtiğimiz günlerde "Fenerbahçe’den bu sene de başarı beklenmez. Başkan Yıldırım’ın bir an önce Türk futbolundan çıkması lazım" şeklindeki açıklamalarından sonra sarı lacivertli kulübün büyük tepkisi ile karşılaşmıştı. Kıran, daha sonra ise yaptığı yazılı açıklamda "Bu ifadelerin bir kısmı tarafımdan hiç söylenmemiş, bir kısmı ise söylediğim şekilde yansıtılmamıştır" diyerek kendini savunmuştu.
Fenerbahçe Kongre Üyesi Tahir Kıran yaptığı açıklamalardan sonra Disiplin Kurulu’na sevkedildi. DHA’nın telefonla uluştığı FB Kulübü Disiplin Kurulu Başkanı Av.Tuncer Erdoğan da Kıran’ın Disiplin Kurulu’na sevkedildiğini doğruladı. Erdoğan, ayrıca henüz dosyayı inceleme fırsatı bulamadığını bu yüzden de herhangi bir açıklama yapmanın yanlış olacağını söyledi. Sarı-Lacivertli kulüpte daha önce de eski yöneticilerden Sadettin Saran disiplin kuruluna sevkedilmiş ve ceza almıştı.
__________________

Çevrimdışı Hamza

  • Osc Kurucu
  • 1. SINIF ÜYE
  • ***
  • İleti: 161.998
  • Puan 13008
  • Cinsiyet: Bay
  • Dünyanın En Çok Mesaj Gönderen Üyesi :))
    • Profili Görüntüle
    • Hosting
Ynt: EYLÜL AYI HABERLERİ
« Yanıtla #148 : 14 Ekim 2006, 15:49:48 »
Ali ŞEN:Kezman kral olur

--------------------------------------------------------------------------------


 

F.Bahçe'nin efsane başkanı Ali Şen, tartışılan Sırp oyuncunun çok başarılı olacağını söyledi


***

Kezman gol kralı olur

F.Bahçe'nin eski başkanlarından Ali Şen, Kezman'ın gol kralı olacağını iddia etti. Şen şöyle konuştu: "Fenerbahçe Kezman'ı almakla büyük iş yaptı. Ligde 4 maç oynamasına rağmen bence bu yılın gol kralı Kezman olacaktır. Ayrıca son günlerdeki çetnik tartışmaları çok yanlış. Kezman iyi çocuktur. Asla öyle şey yapmaz. Zaten bu konuda uyarıldı

Çevrimdışı amett

  • 3. SINIF UYE
  • ***
  • İleti: 3.842
  • Puan 294
    • Profili Görüntüle
    • E-Posta
Ynt: EYLÜL AYI HABERLERİ
« Yanıtla #149 : 14 Ekim 2006, 15:50:07 »
'Zico 3 PAF takım oyuncusunu özel teknik idmanlara katmak istiyor'

--------------------------------------------------------------------------------


 


'Zico 3 PAF takım oyuncusunu özel teknik idmanlara katmak istiyor'
Fenerbahçe Kulübü Futbol Altyapı Koordinatörü Şenol Çorlu, ''(Altyapıdan futbolcu yetişmiyor) fikrini koşulsuz şartsız aşmak zorundayım'' dedi.
Fenerbahçe Kulübü'nün aylık dergisinde yer alan röportajında, daha önce futbolcu olarak formasını giydiği sarı-lacivertli kulüpte, yeni görevinde ciddi çalışmalar içerisinde olduğunu anlatan Çorlu, altyapının yapısını bütünüyle değiştirmeyi hedeflediğini bildirdi.
Spor kamuoyunda (Altyapıdan futbolcu yetişmiyor, (A) takımda oynamıyor) şeklinde bir fikir olduğunu belirten Çorlu, ''Ben bunları koşulsuz, şartsız, hiçbir bahane ileri sürmeden aşmak zorundayım, böyle bir sorumluluğum var. Bu sorumluluğu yerine getirmek için seçici davranmak zorundayım ve bir takım standartlar geliştirmek zorundayım'' dedi.
Başarı için düşündüğü sistemi sağlıklı bir şekilde oturtması gerektiğini kaydeden Şenol Çorlu, şunları kaydetti:
''Sistem oluşunca başarılı olacağıma inanıyorum. Hiçbir mazeretim yok. Ne olursa olsun futbolcularımı yukarıda oynatacağım. Böylece hem genç futbolcular daha yatkın ve hevesli olacak, hem de (A) takıma bundan sonra gelecek teknik direktörler de artık seçim yapmakta zorlanacak hale gelecek.'' Fenerbahçe Teknik Direktörü Zico'nun altyapıyla ilgilendiğini ifade eden Çorlu, Brezilyalı çalıştırıcının, PAF takımdan 3 oyuncuyu (A) takımının özel teknik antrenmanlarına dahil etmek istediğini kaydederek, ''Genel anlamda altyapıya ve gençlere önem verdiğini biliyorum. Bir çalışmamız olacak ama işin teknik detaylarına henüz girmiş değiliz'' dedi.
__________________

Çevrimdışı Hamza

  • Osc Kurucu
  • 1. SINIF ÜYE
  • ***
  • İleti: 161.998
  • Puan 13008
  • Cinsiyet: Bay
  • Dünyanın En Çok Mesaj Gönderen Üyesi :))
    • Profili Görüntüle
    • Hosting
Ynt: EYLÜL AYI HABERLERİ
« Yanıtla #150 : 14 Ekim 2006, 15:50:16 »
Evirgen vefat etti

--------------------------------------------------------------------------------


 

F.Bahçe Kongre ve Divan Kurulu üyesi ve eski Müze Kurulu Başkanı Metin Evirgen vefat etti. Camianın sevilen isimlerinden Evirgen'in cenazesi yarın Erenköy Galippaşa Camii'nde kılınacak öğle namazının ardından toprağa verilecek.

Çevrimdışı amett

  • 3. SINIF UYE
  • ***
  • İleti: 3.842
  • Puan 294
    • Profili Görüntüle
    • E-Posta
Ynt: EYLÜL AYI HABERLERİ
« Yanıtla #151 : 14 Ekim 2006, 15:50:39 »
Aç Gözlerini, Gör Oynanan Oyunu ve Sen de Oyunu Kuralına Göre Oyna Fenerbahçeli.

--------------------------------------------------------------------------------


 

Sadece Pepsi'nin sloganı değil "Daha Fazlasını İste". Fenerbahçe camiası ve taraftarı da yıllar yılı hep daha iyisini istemiştir. Görünüşte çok masum, hatta olması gereken bir bakış açısı sadece Fenerbahçe için değil, günlük yaşamımız için de. Hedefi yüksek tutmak, çıtayı yükseltmek. Ancak bu felsefenin olmazsa olmazıdır, bulunduğun yerin kıymetini bilmek, kadirşinas davranmak ve daha fazlasına gitmek için ek*** olanların analizini ve eleştirisini yaparken, elinde bulundurduğun artılardan ve güzelliklerden cesaret almak.

Ne yazıktır ki yıllar yılı nasıl daha fazlasını istiyorsak, yıllar yılı Fenerbahçe'den ve futboldan daha iyi anlamanın sürekli hata bulmak ve bunu kurcalamak olduğu yanılgısında sürükleniyoruz ve aynı melun girdabın içerisinde kayboluyoruz. Sonunda öyle bir noktaya geliyoruz ki sanki herşey kötü, düzgün giden hiçbirşey yok havası uyanıyor, sürekl bir huzursuzluk ve diken üzerine oturuyormuşuz hissi sarıyor beyinleri. Bu kazınıyor genç yaşlı dimağlara ve yanardağ patlıyor.

Tirbünde ıslık ve homurdanma, gazete sütunlarında beğenmemezlik ve kelle isteyen haddini bilmez eleştiriler ve sonunda çok çabalayarak aştığımız engeller birden yine önümüzde beliriveriyor. Çuvalla inciri berbad ediyoruz, Fenerbahçe'nin bir rekabetin içinde olduğunu unutarak. Oyunu kuralına göre oynamıyoruz. 1990dan beri Türkiye'de medya tekelinin son bulması ile oyunun kuralı artık sinsi ve yıpratıcı olmak. Kendinle uğraşırken, stratejik hamlelerle rakiplerinin de üzerine oynamak. Aristokrat ve kısır bir taban üzerindeki bir kulübnü, tabanı Türkiye'ye yayılmış ve halk olan bir camianın üstesinden gelmesi ancak bu şekilde mümkün olabilir. Doğrusu işlerini oldukça iyi yapıyorlar, zira medyanın 1990dan bu yana özelleşip, yayılıp çoğalması ile birlikte bu aristokrat zümrenin medya ve kurumlar üzerindeki etkisi aynı dönem içinde Fenerbahçe'nin sadece 4 şampiyonlukta kalmasına sebep olmakla kalmadı aynı zamanda halk nezdinde büyük bir antipatiyi de barındırmasını beraberinde getirdi. Aynı dönem içinde Beceke bile 5 kez mutlu sona ulaştı, 6assay ise 8 kez ipi göğüsledi ve neredeyse sürekli ilk 2 nin içindeydi. Bunda malum çevrenin dışında bizim kalemlerimizin, bizi sevenlerinde çok büyük aymazlığının da payı vardı.

Başta değindiğim bu beğenmemezlik artık bir alışkanlık oldu. Hep daha iyisini isterken elimizdekinin kıymet-i harbiyesini bilmedik ve onun da verimsizleşmesine sebep olduk. İşler iyi giderken bile kendi üzerimizde baskı yarattık, kendi kendimizi linç ettik. Oysa onlar bu kötü giderken dahi sürekli olumlu yönlerini işlediler. Bunu bulamadıklarında ise yarattıkları suni gündemlerle, lehimize yapılan bir takım hataları kendi lehlerine daha fahişleri yapılmasına rağmen bize saldırdılar. Biz de bunu izlemekle kalmadık, bir de kendi kendimizin kurdu olduk. Bunu yapmak yerine olumlu şeyleri servis eden ben ve benim gibi düşünenler hayalcilik, polyannacılık yaftasıyla anıldılar. Son seneye bakalım.

1-İşini yapmayan ve ekonomik politikalarda başarısız 6assay yönetimi lobi güçleri sayesinde bunu mazlum rolüyle avantaja çevirdiler. Neymiş onca kısıtlı imkana rağmen 6assay takımı inanılmaz mücadele etmiş, canlarını dişlerine takmışlar. Tam aksine bu konuda Fenerbahçe yönetiminin çok başarılı icraatlar yapması da bize dezavantaj olarak geri dönmüş ve birçok maçı geriden gelip çevirmesine rağmen Fenerbahçeli futbolcular vurdumduymazlıkla suçlanmış, bir elleri yağda diğerleri balda yakıştırması ile suçlu gibi gösterilmişlerdir. Bu haksızlığı gören, övgü yerine eleştiri aldıklarının farkına varan Fenerbahçe yönetimi ise buna "fakir fukara edebiyatı" söylemi ile karşılık vermiş ve bu haklı çıkışına rağmen linç edilmiştir kiralık kalemlerle. Hem suçlu hem güçlü oluvermişizdir bir anda.

2-Tesisleşme, stadyum ve transfer konusunda yine başarılı olan Fenerbahçe yönetiminin hakkı verilmemiş, sürekli satır aralarında geçiştirilmiş ancak elini attığını kurutan Özhan Amca Türk Kulüplerinin UEFA, FIFA, Dünya ve Avrupa Kulüpleri nezdinde itibarını ve kredibilitelisini yanlış icraatleri yüzünden düşürürken, tam tersine bu konuda Türkiye'nin yüzakı olan Aziz Yıldırım ve Fenerbahçe Yönetimi savurgan burjuvalar, zengin züppeler ve feodal reisler imajı çizilerek tukaka gösterilmiştir. Gerçek har vurup harman savuran Özhan Amca ve cücelerinin devlet dilenciliklerine hiç değinilmemiş, kişisel teminatları sütunları süsleyip, aliyül ala ve olağan üstü işlermiş gibi gösterilirken, Aziz Yıldırım'ın emekleri normalmiş gibi geçiştirilmiş ve haksızlığa karşı tavrı ezeli dostluğun yüzkarası imajıyla çarşaf çarşaf sütunlardan inmemiştir.

3-Temizligcilerin her transferi 5 Alex, 10 Appiah, 20 Tuncay ederken, Fenerbahçe'nin getirdiği kariyeri belirli oyuncular türlü icatlarla ve sahte röportajlarla kötülenmiş, kalıbının adamı değiller imajı çizilmiştir. İşi ırkçılığa kadar getiren, Sırpların döktüğü kanı Kejman'a bağlayan densizler bile türemiştir sonunda. Inamoto ticari başarı olarak sunulup, pas harikası diye manşet olurken, zamanında o kadar etmez dedikleri Appiah'in gitmek istediği safsataları işlenmiştir günlerce.

4-Ligleri manipüle ederek, Ulusoy destekli şampiyonluklarla yıllarca ŞL de mücadele eden ve ilk kez milenyumda gruptan çıkabilen bir güruhun, her şutu, her golü, her galibiyeti; yıllar boyu 3-5 puandan yukarı çıkamadıkları halde damlaya damlaya göl olur misali elde edilen puanlarla torba atlayıp Rosenborg, Athletic Bilbao, Nantes, Sturm Graz, Brugge, Lokomotiv Moskova gibi takımlar Avrupa devi olmuş, bunlara karşı aldıkları puanlar inanılmaz olarak adlandırılmış ve Evropa Fatihi olmuşlardır. Halbuki Fenerbahçe'nin oynadığı takımların Avrupa'da esamesi yoktur. Schalke takım filan değildir. PSV sübyanlardan oluşmaktadır, Manchester PAF takımıyla gelmiştir, Sparta Prag ne bilri futbol oynamayı, Zaragoza köy takımıdır.

5-Aziz Yıldırım'ın her demeci ve icraatı gündem değiştirmek olurken, bunların pankartları, zehir zemberek demeçleri göz ardı edilmiş ve disiplin kuruluna verilen yine Fenerbahçe yöneticileri olmuştur. Buna en çarpıcı örnek Aziz Yıldırım ve Fenerbahçe'nin sürekli dile getirmelerine rağmen, özellikle birçok ek*** ve cezalıdan dolayı kaybedilen Schalke maçının ardından yaptıkları yabancı oyuncu sayısı serzenişidir. Bu gündem değiştirmek için yapılan ustaca bir manevra olarak yorumlanmıştır (ki aslında bunu yapanların esamesi okunmaz o sayfalarda ve ekranlarda ) halbuki Aziz Yıldırım

19/03/1998 de yani Fenerbahçe başkanı olduktan 1 ay sonra “Türkiye'de futbolcu fiyatları oldukça pahalı. Avrupa'dan futbolcu almak daha kolay. Yabancı transferinin serbest bırakılması gerekiyor.” demiştir.

6-Milli Takım'ın geleneksel olarak 6assay oyuncu peşkeşleri ve yetiştirme yuvası olduğu FT dönemlerinde gençleştirme lafları dolanırken 35lik Hakan ve Ergün milli olmuş. Ümit Özat Türkiye'de alternatifsiz olmasına rağmen, sağ ayaklı ve iyi orat yapamadığı için, daha kötü ama 6assaylı Orhan Ak pahasına takımdan kesilmiştir. Bu densizler Ümit Özat'ı sürekli Fenerbahçe'nin yumuşak karnı olarak lanse etmekten de yorulmamışlardır.

Bu örnekler çoğaltılabilir. Bunlar olurken biz bunlarla savaşacağımız yerde bunların gazına ve oyununa gelip apır sapır gündemler içinde boğuluyor ve daha fazlasını isterken, kendi kendimizin kurdu oluyoruz. Bunu yapmadığımız için de olayın vehametinin farkında olmayan Fenerbahçeliler tarafından bak işte biz gerçekleri söylüyoruz, siz hayalci ve polyannacı dünyanız da devam edin. Bu bünye kaldırmaz bunları renkdaşım, ne anlarlar filan gibi komik tepkiler geliyor.

Biz görmüyoruz sanki Tuncay'ın çok top kaybettiğini ve son vuruşlarda aman aman başarılı olmadığını.

Biz görmüyoruz sanki Ümit'in sol ayağıyla muz orta yapamadığını.

Biz görmüyoruz sanki Serkan'ın pas yeteneğinin çok iyi olmadığını.

Biz görmüyoruz sanki Alex'in defansa çok dayardımcı olmadığını.

Biz görmüyoruz sanki Selçuk'un çok çabuk olmadığını.

Biz görmüyoruz sanki 4-3-1-2 yada doğrusu 4-1-2-1-2 ile savunmada sıkıntılar yaşayacağımızı.

Biz görmüyoruz sanki bu ve benzeri hataları.

Ancak sürekli bunları taraftarın ve Fenerbahçe'nin yüzüne vurmak bir noktadan sonra herşeyin kötü gittiği hissi verir. Sürekli bir memnuniyetsizlik yaratır. Ve sonunda;

Ümit'in Türkiye'de başka hiçbir bekin yapmadığı kadar bindirme yaptığını,

Tuncay'ın arı gibi çalışıp didinip, pres yapıp canını dişine takıp sol açıkta senede 10dan fazla gol attığını,

Serkan'ın mücadelesi ve savunmada çaldığı topları,

Alex'in yaptığı onca asist ve attığı onca golü,

Selçuk'un savunma anlayışının ve pas yüzdesinin iyi olduğunu,

4-1-2-1-2 ile attığımız golü ve yıllardır Joga Bonito diye inim inim inlediğimiz şeyi unutur hale geliriz.

Fenerbahçe medyası ve futbolcudan olma birçok yazarda aynı şeyi yaptığı ve üstüne üstlük saha içinde ve dışında rakiplere yapılan onca haksızlığı görmezden gelip, sürekli Fenerbahçe'nin kötü yaptıklarını gündemde tutarak taraftardaki memnuniyetsizliğin, kulüpteki istikrarsızlığın ve hem takım hem de teknik direktör üzerindeki baskının baş müsebbibidir.

Camianın ve taraftarın buna bile bile lades demesi inanılır gibi değil.

Alex Kezman'a pas vermiyor başlığından sonra, az önce Deivid gülse daha iyi olmaz mı başlığının açıldığını da görünce, aklım hafsalam şaşıyor.

Aç gözlerini Fenerbahçeli, gör oynanan oyunu, takımındaki ve camiandaki olumlu şeyleri konuş artık. Selçuk Yula, Rıdvan Dilmen, Ebru Köksaldı ve Hasan Ali'ye alkış tutarken eleştirdiğin Fenerbahçeli yazarlar gibi davranmayı bırak artık.

Oyunu kuralına göre oynamayı öğrenelim lütfen
alıntı

Çevrimdışı Hamza

  • Osc Kurucu
  • 1. SINIF ÜYE
  • ***
  • İleti: 161.998
  • Puan 13008
  • Cinsiyet: Bay
  • Dünyanın En Çok Mesaj Gönderen Üyesi :))
    • Profili Görüntüle
    • Hosting
Ynt: EYLÜL AYI HABERLERİ
« Yanıtla #152 : 14 Ekim 2006, 15:50:44 »
Uğur bastırıyor

--------------------------------------------------------------------------------


 

F.Bahçe'nin yeni transferi Uğur Boral, bu sezon 11'de şans bulamazken, Beylerbeyi karşısındaki futboluyla alkış aldı. Milli takım kampında olan Tuncay ve Tümer'in yokluğunda sol kanatta oynayan Uğur tam not aldı. Çok hırslı görünen Uğur, tekniği ve çabukluğuyla da teknik heyetin gözüne girmeyi başardı. Uğur bu performansıyla "Yeni transferlerden sonra
solda Tuncay ile Tümer arasındaki rekabette artık Uğur da var" dedirtti.

Çevrimdışı amett

  • 3. SINIF UYE
  • ***
  • İleti: 3.842
  • Puan 294
    • Profili Görüntüle
    • E-Posta
Ynt: EYLÜL AYI HABERLERİ
« Yanıtla #153 : 14 Ekim 2006, 15:51:02 »
Kemal ilk 11 için çalışıyor

--------------------------------------------------------------------------------


 

Geçirdiği sakatlıklar nedeniyle uzun süredir sahalardan uzak kalan Fenerbahçeli futbolcu Kemal Aslan, ilk 11'de yer almak ve yerini sağlamlaştırmak için çok çalıştığını kaydetti.
Kulübün aylık dergisinde açıklamalarına yer verilen sarı-lacivertli futbolcu, sakatlığının geçmek üzere olduğunu belirterek, ''İlk 11'de yerimi almak ve buradaki yerimi sağlamlaştırmak için çok çalışıyorum. Zaten sakatlıktan yeni çıkan oyuncuların bilinçaltlarında kendini kanıtlama isteği yatar. Her kötü şeyin bittiği bir nokta vardır. Kötü günleri geride bıraktığıma inanıyorum'' dedi.

Futbola olan tutkusunu, sahne sanatlarıyla uğraşan insanların mesleklerine olan bağlılığına benzeten Kemal, şunları kaydetti:

''Mesleğiniz aynı zamanda tutkunuzsa, ondan asla vazgeçemezsiniz. Bu tıpkı tiyatrocuların söylediği sahne tozu gibidir. Fenerbahçe de Türkiye'de ve hatta dünyadaki en iyi sahnelerden biri. Hiçbir tiyatrocu ya da sanatçı şanssız dönemler geçirdiği için tiyatroyu bırakmaz. Futbolcular ile sahne sanatlarıyla uğraşan insanlar arasındaki benzerlik buradan kaynaklanıyor.''

Teknik direktör Zico'ya da övgülerde bulunan Kemal, Brezilyalı çalıştırıcının Fenerbahçe'yi 100. yılında büyük başarılara taşıyacak teknik adam olduğuna inandığını ifade etti.

Çevrimdışı Hamza

  • Osc Kurucu
  • 1. SINIF ÜYE
  • ***
  • İleti: 161.998
  • Puan 13008
  • Cinsiyet: Bay
  • Dünyanın En Çok Mesaj Gönderen Üyesi :))
    • Profili Görüntüle
    • Hosting
Ynt: EYLÜL AYI HABERLERİ
« Yanıtla #154 : 14 Ekim 2006, 15:51:18 »
Deivid için yeni operasyon

--------------------------------------------------------------------------------


 

Fenerbahçe, Deivid'i de vatandaş yapmayı planlıyor.


***

Türk olacak

Deivid, Türk olunca devre arasında ya Luciano geri çağrılacak veya bir yabancı daha alınacak.

Aurelio'yu Türk vatandaş yapan F.Bahçe'nin yeni transferi Deivid için de aynı planları yaptığı belirtildi. İddialara göre Fenerbahçe, Sporting Lizbon'dan transfer ettiği Deivid de Souza'yı Türk statüsünde oynatmak için yakında girişimlere başlayacak. Bu planın gerçekleşmesi halinde Fenerbahçe'de
bir yabancı kontenjanı daha açılmış olacak. Sarı-lacivertli yönetim bu kontenjanı doldurmak için iki farklı seçenekten birini tercih edecek.

ÖNCELİK LUCİANO'DA
Deivid, Türk olursa devre arasında önce Luciano'nun durumuna bakılacak. Bu futbolcu iyileşmiş olması halinde yeniden takıma çağrılacak. Yöneticilerin, sözleşmesi feshedilen Luciano'ya "Biz Deivid'i Türk yapalım, sen de bu sürede tedavini tamamlama. Böylece devre arasında seni yeniden alabiliriz" dediği öğrenildi. Eğer Luciano iyileşmezse başka bir yabancı alınacak.
__________________

Çevrimdışı Hamza

  • Osc Kurucu
  • 1. SINIF ÜYE
  • ***
  • İleti: 161.998
  • Puan 13008
  • Cinsiyet: Bay
  • Dünyanın En Çok Mesaj Gönderen Üyesi :))
    • Profili Görüntüle
    • Hosting
Ynt: EYLÜL AYI HABERLERİ
« Yanıtla #155 : 14 Ekim 2006, 15:51:43 »
Gökler hakimi

--------------------------------------------------------------------------------


 

Lugano ve Edu için "İkisi de defans nasıl yapılır, iyi biliyor. Birbirlerine iyice alışınca Uche-Högh gibi olurlar" deniyor.


F.Bahçe savunmasının göbeğini teslim alan Lugano ile Edu, önceki gün Beylerbeyi karşısında ilk kez birlikte forma giyerken, performanslarıyla göz doldurdular. Lugano ile Edu'nun özellikle hava toplarındaki bariz üstünlüğü herkesin dikkatini çekti. Hem iyi sıçrayan hem de zamanlamaları kusursuz olan bu iki futbolcunun, hava toplarında rakibe kolay kolay
geçit vermeyeceklerine kesin gözüyle bakılıyor. Ancak Edu ve Lugano, hava toplarındaki bu başarılarını yerden oyunda pek gösteremediler.

ZAMANA İHTİYAÇ VAR
Beylerbeyi karşısında zaman zaman kademe hataları yapan bu ikilinin henüz birbirlerine alışamadıkları görüldü. Bu dezavantaja rağmen teknik direktör Zico'nun, her iki futbolcunun performansından çok memnun kaldığı belirtildi. Karşılaşmayı izleyen medya mensupları da Edu ve Lugano için "Birbirlerine alışırlarsa yeni bir Uche-Högh ikilisi doğar" görüşünde birleştiler