İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Konular - ***ALfoNSo***

673
"G.Saray karşısında şanssızlığımızı kıracağız"

Konyaspor Teknik Direktörü Nurullah Sağlam, hafta sonu Galatasaray ile oynayacak karşılaşma için, "Galatasaray maçı şanssızlığımızın kırılacağı maç olacak" dedi.



Sağlam, kulübün internet sitesine yaptığı değerlendirmede, Sivas'ta katıldıkları Cumhuriyet Kupası 4'lü Futbol Turnuvası'nın kendileri için, takımda fazla forma şansı bulamayan, antrenman ve maç kondisyon eksiği bulunan futbolcuların son durumlarını görme açısından önem taşığını belirtti.

Turnuva maçlarında genç oyuncuların gösterdiği performansın kendisini fazlasıyla memnun ettiğini anlatan Sağlam, Galatasaray maçı için ise şu değerlendirmeyi yaptı:

"Ligde geride kalan 4 haftada oyun anlamında iyi işler yaptık. Fakat tek eksiğimiz, bunun karşılığını skor ve puanlarla alamamak oldu. Galatasaray maçının bu şanssızlığımızın kırılacağı maç olacağını düşünüyorum. Çalışmalarımız bu doğrultuda sürüyor. İstediğimiz oyunu sahaya yansıtarak ve bu kez karşılığını da alarak Galatasaray deplasmanından döneceğimize inanıyorum."

674
GALATASARAY / "Rekorları düşünerek hareket etmedim"
« : 10 Eylül 2007, 15:18:39 »
"Rekorları düşünerek hareket etmedim"

Galatasaray'ın milli  futbolcusu Hakan Şükür  "Futbol bir takım oyunu, ben bugünlere gelene kadar hiç rekoru düşünerek hareket etmedim. İçimdeki Galatasaray sevgisi, çalışma hırsım beni bugünlere kadar getirdi. Şu anda önemli rekorlara sahibim." dedi.



Hakan Şükür Galatasaray Televizyonu’nda yayınlanan 8. gün programında açıklamalarda bulundu.

Yeni sezon hepimize hayırlı olsun. Bu sene kadromuz çok büyük değişime uğradı. Çok önemli arkadaşlarımız gitti. Tabii ki değerli oyuncular da kadromuza katıldı. Bir takım için kolay değil bu. Şu ana kadar iyi bir uyum yakaladık, bu süreçte maçlarımızı da kazandık. İyi bir görüntü çiziyoruz. Bireysel olarak söylemem gerekirse ki bunu her fırsatta söylüyorum giden oyuncular içinde üzülüyorum. Futbolun içinde olan ama farklı duygular yaratan olaylar bunlar. Hepsinin yolu açık olsun. İnşallah haklarında hayırlısı olur. Gelenlerin birçoğundan sezon içerisinde az çok haberim vardı, takip ediyorduk. Başta bugün herkesin konuştuğu Lincoln olmak üzere çok nokta yerlere gerek defansa gerek orta sahaya olumlu transferler yaptık. Almanya’dan gelen Barış ve Serkan da bize uzun vadede yaşları itibariyle çok yararlı olabilecek oyuncular. Onun için ben bu sene yapılan transferleri çok önemli buluyorum. İnşallah aşı tuttuğu zaman daha iyi olacak. Başlangıç itibariyle böyle oldu, maçlar kazanıldı, maçların kazanılması bize büyük bir güven verdi. Amaçlarımız belli, önümüzde birçok kupa var, kupaların hepsine adayız ve almak istiyoruz. Geçmişte kazanılan başarılar UEFA Kupası ve Süper Kupa olmakla beraber Türkiye’de en çok kupa kazanan takım olmak bizi bu hedefe kilitliyor.

"SEZONA DEZAVANAJLI BAŞLADIK"
Sezona seyircisiz ve dezavantajlı başladık, ama onların sevgisini desteğini yüreğimizde hissediyoruz. Seyircimizle ilk buluşacağımız maça lider çıkmak için elimizden geleni yapıyoruz. Bir takımı stadın atmosferi çok etkiler. Açıkçası bizim seyircimizin müthiş coşkusu beni çok etkiliyor. Bugüne kadar kazandığım başarılar da çok büyük pay sahibiler. Kayıtsız şartsız sevmeleri, hep destek vermeleri çok güzel. Sessiz maçın da şöyle bir avantajı var, biliyorsunuz ki aşırı sevgiler bazen aşırı baskılar yaratır. Seyircimiz maçın sonucu ne olursa olsun gerek kadroda olduğumda gerek yedek oturduğumda müthiş bir sevgi gösterisinde bulunuyor bana. Tabi Galatasaray’ın başarısı bireyselliğin çok dışında bir başarı. Onlar bana olan sevgilerinden benimde gol atmamı çok istedikleri için maçın başından sonuna kadar benden gol bekleyen bir anlayış içerisinde destekliyorlar. Bu bazen insan üzerinde bir baskı yaratıyor. Diğer arkadaşlarımı da zaman zaman etkiliyor olabilir. Futbol bir takım oyunu, ben bugünlere gelene kadar hiç rekoru düşünerek hareket etmedim. İçimdeki Galatasaray sevgisi, çalışma hırsım beni bugünlere kadar getirdi. Şu anda önemli rekorlara sahibim.

Sezonun ilk maçları her zaman zordur. Lige iyi başladığım yorumlarına katılıyorum. Rize maçında gol perdesini Lincoln açtı, benim kendi adıma çok iyi oynamadığım bir karşılaşmaydı ama iki gol buldum. O gün hastaydım serum alıp sahaya çıktım ve bir aylık bir sakatlık döneminden çıkmıştım fazla antrenman yapamadım. Karşıyaka maçını antrenman gibi olsun diye çok üstün bir performansla oynadım. Arkasından hasta olunca da vücudum baya bir yorgun düştü. Maç oynadıkça hazırlanıyorum. Kendimi Çaykur Rizespor maçı sonrasındaki bütün maçlarda iyi görüyorum. İyi çalışıyorum. Bir maçı ondan sonraki maça katkısı olsun diye biraz zorlayarak oynuyorum. Bunun bana ileriki maçlarda çok yararlı olacağını düşünüyorum. Genel olarak iyiyim, antrenman performanslarım da iyi sizde görüyorsunuz. Tabiî ki hep söylediğim gibi bu bir takım oyunu, hep beraber bir şeyler yapabilirsek ben bu senenin bizim için çok iyi geçeceğine inanıyorum.
 
"SORUMLULUKLARIM VAR"
Yaz sezonunda bir sakatlık yaşadım. Doktorumun hiçbir şey yapma dediği anlarda ben sakat bölgemi çalıştırmayacak tüm adale gruplarımı çalıştırdım. Basın birazını takip edebildi, birazını da kimsenin olmadığı ortamlarda yaptım. Tabi burada bütün sağlık ekibinin, fizyoterapistlerin, doktorların, kondisyoner Cevat hocamızın çok büyük emekleri var üzerimde. Onlara sormadan bilimsel anlamda hazırlanmak çok zor. Bütün bu hazırlıkların dışında istirahatınıza, yemenize içmenize de dikkat etmeniz lazım. Ben buna çok önem veriyorum, fizik olarak uzun boylu ve hareketli bir yapım var. Yaşınızın ileri bir yaş olması itibariyle bunu koruyabilmek çok zor. Buna sosyal yaşantımda da dikkat ediyorum. Bir restorana bile gitsem ona göre hareket etmeye çalışıyorum. Antrenman performansı kadar yediğiniz içtiğiniz gezdiğiniz yerler de önemli. Benim sorumluluklarım var. Büyük bir camiada oynuyorum. Bu benim en büyük hayalimdi, hayalime ulaşmışken geri dönüşüm hiçbir zaman olmaz diye düşünüyorum ve layığını vermeye çalışıyorum. Hatalarımız her insan gibi bizim de oluyor. Bazen yanlışlarımız, performans düşüklüklerimiz de olabilir biz de topraktan gelme insanız sonuçta. Ben ne istediğimi bilen bir yapıda olduğumu düşünüyorum.

"BEN İNANÇLI BİR İNSANIM"
Bazen bana gelen eleştiriler oluyor. Ama ben inançlı bir insanım bazı şeylerin bizim gücümüze gitmesi önemli değil, hakkını vermiyorsanız Allah’ın gücüne gider. Bu rekorlar onun tecellisi, ben işimi yapıyorum. Benim üzerime düşen tek şey sadece çalışmak, sabırlı olmak, karşılığında da bu başarıları görüyorum, o anlamda çok mutluyum. Ama herkes bir şeyler söylüyor. Bir şeyleri söylerken niye söylediğinizi bilmek lazım, kime söylediğinizi de bilmek lazım. Reyting için mi söylüyorsunuz, herkesin ak dediğine kara demek için mi söylüyorsunuz ben başlarda anlamakta zorlandım ama şimdi bunları çok iyi etüt edebildiğim için bu söylemlere çok fazla rağbet etmiyorum. Camiada önemli bir isimin, yaptıklarımla tecrübelerimle önemli bir yerim var. Onun için eleştiriler olacaktır. Zaman zaman hoşuma gidenler bile oluyor açıkçası. Çünkü niye yaptıklarını biliyorum. O insanları da seyircilerimiz olsun, camiamızdaki kişiler olsun görüyorlar. Pek fazla dert edecek bir durum da yok. Üç tane çocuğum var, aile yaşantım var. Buranın dışında da bir yaşamım var benim. Onların yanına gittiğimde mutlu olmaya, onlarla huzurlu bir hayat geçirmeye çalışıyorum.
 
"GALATASARAY'IN BAŞARISI BENİM İÇİN COK ÖNEMLİ"
Galatasaray’ın başarısı benim için çok önemli. Maç kaybettiğimizde tabiî ki üzülüyorum. Ama eşime de sorarsanız kesinlikle bunu ev yaşantıma yansıtmamaya çalışıyorum. Her şeyim Galatasaray benim; çocuklarımın kıyafetlerine kadar… Onlarda ben üzülünce beni mutlu etmeye çalışıyorlar. Beraber hareket etmeye çalışıyoruz. Hayat tarzı Galatasaray olmuş olan biri için maç kaybettiğimizde etkilenmiyorum demek yalan olur. Ama aile hayatıma yansıtmamaya çalışıyorum.
 
"GENÇLERE YARDIMCI OLUYORUM"
Genç arkadaşlarıma yardımcı olmaya çalışıyorum. Bu camiada öncelikle bir şeyler yapmak istiyorsanız, bir şeyler vermek zorundasınız. Ben bu camiada sorumluluklarımı biliyorum. Çalışıyorum, buraya göre hareket ediyorum. Saygıda ve insani ilişkilerde pek fazla kusur işlememeye çalışıyorum. Onlarda çok zeki insanlar, bunu görüyorlar. Sadece kadromuzdaki genç arkadaşlarımız değil, altyapıda olanlar da ben çok dolaştığım için onlarında yanına gidiyorum. Herhalde özellikle seçiliyorlar, hepsinin karakterleri çok düzgün, çok temiz insanlar çalışmayı seven yapıdalar. Türkiye’de altyapıdan a takıma en çok futbolcu kazandıran takım Galatasaray ki bu çok önemli bir olay. Bu anlamda Sayın Ali Yavaş’ı ve bütün altyapı yetkililerini tebrik ediyorum.
 
"FUTBOL FEDAKARLIK İSTER"
Ben bazı şeyleri genç arkadaşlarıma söylemekle mükellefim. Bugünkü futbol fedakarlık isteyen, sosyal yaşamda buraya göre yaşamanız gereken bir durum. Tabiî ki gençlerin kendilerine göre özel yaşamları var, geziyorlar. Bunlara karışmak hiç kimsenin haddine değil. Ama sorumlulukları anlamak, ikisi arasındaki dengeyi kurmak da onlara düşüyor. Birçok takımda birçok genç oyuncu var. Ama maalesef kendimden yola çıkarak hareket ediyorum Galatasaray’ın Avrupa’da en başarılı Türk takımı olmasından dolayı futbolcusu en fazla medyanın diline düşen kulüp oluyor. Bunları da kabul edebilirim ama seyircimiz şöyle düşünsün bizler bu kulübün temsilcileri, başkanımız, Sayın Adnan Polat, Haldun Üstünel olsun futbolcu arkadaşlara bunu çok sık söylüyorlar. Onlarla beraber yaşıyorlar, konuşuyorlar, bizler de öyle. Hiç merak etmesinler bunu sahaya yansıtacak şekilde itibar etmesinler. Bizler ne zaman ne yapması gerektiğini bilen oyuncularız ki genç oyuncular da böyle olacak. Hepsi Galatasaray’a layık insanlar, başarılar kazanacaklar.

"DOSTLARIMININ HER ZAMAN YANINDAYIMDIR"
Dostlarımın hayatımdaki önemli insanların önemli günlerinde yanında olmaya çalışıyorum. Bilhassa cenazelerde yanlarında bulunmaya çalışıyorum. Çünkü cenazeler bizlere çok farklı şeyler hatırlatıyor. Çok yozlaşmış bir hayattan çıkarıp size bazı gerçekleri hatırlatan yerler bu yüzden elimden geldiği kadar gitmeye çalışıyorum. Düğünler ise insanın en mutlu olduğu anları orada da bulunmak çok önemli. Bu ikisi arasındaki denge inancım gereği benim için çok önemli. Kendi ailemden birinin düğününe bile gidemediğim zamanlar oluyor ama imkanlar dahilinde böyle günlere gitmeye çalışıyorum. İnsanlar çıkar kavgalarını bırakabilse bu tür yerleri daha çok hatırlayabilirler diye düşünüyorum. Bu bizim görevimiz çok fazla anlatılması gereken bir şey değil. Ben sevdiğim insanın her özel anında yanında olmak isterim.

Galatasaray amblemli hiçbir maçı kaçırmamaya özen gösteriyorum. Maçları görünce heyecanlanıyorum, coşkulanıyorum. Galatasaray sevgisi içime işlemiş, hastalık gibi bir şey. Sporu sosyal yaşamda paylaşırken, mesaj verirken daha aklı başında olmak lazım. Biz spor yapıyoruz tabiî ki kaybetmek de var. Futbol dışında başka sporları da takip ediyorum. Bu sene baskette iyi bir kadro oluşturuyoruz. Murat hocayla çok sık görüşüyoruz. Ondan antrenman bilgileri de alıyorum. Bende eski bir basketçiyim çünkü basket çok sevdiğim bir spor. Kızım Galatasaray basketbol okulunda basket oynuyor. Sportif bir yanı var yeteneğini geliştirsin isterim. Onun dışında voleybolu seviyorum. Yeni atılımlar yapıldı voleybolda da. İnşallah güzel günler Galatasaray camiasını bekliyor.
 
"AİLE YAŞANTIMDA DİSİPLİNLİ BİRİYİM"
Aile yaşantımda her şeyden önce disiplinliyim. Evde çocuklarımıza koyduğumuz sınırlarımız var. Çocuklar tabiî ki yaramaz olacaklar, tabiî ki hayatlarını yaşayacaklar ama sorumlu da olacaklar. Erken yaşta o sorumlulukları almak durumundalar. Onlarla oyun oynayan bir babayım. Evde olduğum sürece hep onlarla vakit geçiren televizyona çok fazla dalmayan bir yapım var. Ama spor, maç varsa işler değişiyor. Futbolcunun çok kısıtlı bir yaşamı var. Eşime çok fazla vakit ayıramıyorum, hele çocuklar olduktan onlarla daha çok ilgilendiğim konusunda eşim de çok şikayetçi. Ama çok şükür huzurlu ve mutlu bir yaşantımız var. Şartlar ne olursa olsun bunu bozmamaya özen gösteriyoruz. Onları çok seviyorum, onlarla vakitg
eçirmek hayatımın en önemli noktalarından biri. Çünkü ben de iyi bir aile modelinden geldim ve bunu kendi aileme uyarlamaya çalışıyorum. Türkiye’de dizi film kültürü var. Çok farklı hep yanlış şeyler görüyoruz, onların seyredilmemesi konusunda kısıtlamaları koyuyorum. Her dakika televizyon izlemeleri istemiyorum. Bakıyorum ki televizyonda çok çarpık dizi filimler var. Bunları izleyenler var saygı göstermek lazım ama ben çocuklarımı bu yönde yetiştirmeye çalışıyorum”.
 


675
GALATASARAY / "Özür dilenecek bir şey yok"
« : 10 Eylül 2007, 15:17:46 »
"Özür dilenecek bir şey yok"

Milli futbolcumuz Hakan Şükür Malta maçında alınan beraberlikten dolayı özür dilemeye gerek olmadığını çünkü hatayı Macaristan maçında telafi edeceklerini söyledi.



2008 Avrupa Futbol Şampiyonası Eleme Grubu'nda Malta ile 2-2 berabere kalan (A) Milli Takım'da, takım kaptanı Hakan Şükür, dünkü maçı kendilerinin zora soktuğunu söyledi.

Hakan, Riva'daki Milli Takımlar Turkcell Tesisleri'nde yapılan antrenman öncesinde yaptığı açıklamada, Malta maçını kendilerinin zora soktuğunu belirterek, "Zor maç değildi, ama özür dilenecek bir şey yok. Macaristan maçında puan kaybını telafi edeceğiz" dedi.

Malta karşısında beklenmedik bir şekilde 2 puan yitirdiklerini kaydeden tecrübeli oyuncu, "Yolumuza devam ediyoruz. Önümüzde Macaristan maçı var. Profesyonelce hareket etmeliyiz. Macaristan maçını kazanmaya çalışacağız" diye konuştu.

Milli takımın bir diğer tecrübeli oyuncusu Emre Belözoğlu ise Türk futbolunda ne kadar başarı varsa kendilerinin bu başarının içinde olduklarını ifade etti. Emre, Malta karşısında şanssız bir maç yaptıklarını belirterek, şunları söyledi: "Yaptığımız 3 maçta, 7 puan kaybettik. Şimdi Macaristan ile zorlu bir maç yapacağız. Macaristan mücadelesi grubun şekilleneceği karşılaşma olacak. Kazanırsak, avantaj elde ederiz. Malta maçıyla ilgili düş kırıklığı varsa kabul ederiz, ama Türk futbolunda ne kadar başarı varsa, biz bunun içinde olduk. Milli takımdaki 6-7 oyuncu bu başarılarda yer aldı. Hocamız da buna dahildir. Moralleri yüksek tutmalıyız."

Milli takımın defans oyuncusu İbrahim Toraman ise Malta maçında Fatih Terim'in istediklerini yapamadıklarını vurgulayarak, "Malta'yı yenebilirdik. Terim (maç oynanmadan kazanılmaz) uyarısında bulunmuştu, ama onun istediklerini tam olarak sahaya yansıtamadık. Macaristan maçında uzun süre sonra ilk defa seyircimiz önünde oynayacağız. Onların desteğiyle kazanmak istiyoruz" dedi.



676
GALATASARAY / Carrusca'ya övgü
« : 10 Eylül 2007, 15:17:08 »
Carrusca'ya övgü

Galatasaray, Turkcell Süper Lig'in 5. haftasında Konyaspor ile oynayacağı maçın hazırlıklarını bu sabah yaptığı antrenmanla sürdürdü. Florya Metin Oktay Tesisleri'nde, teknik direktör Karl Heinz Feldkamp yönetiminde gerçekleştirilen antrenmana, milli takımlarda bulunan oyuncular katılmazken, çalışmada yer alan futbolcular kanatlardan yapılan ortalarla gol çalışması yaptı.



Sarı-kırmızılı futbolcular daha sonra top sürme çalışması ve yarım sahada çift kale maç yaparak antrenmanı tamamladı.
Maçta Carrusca attığı gollerle Feldkamp'tan övgü alırken, Lincoln ise yaptığı şık hareketlerle çalışmayı izleyen taraftarlar tarafından alkışlandı.

Sakatlığı bulunan Sabri ve Arda'nın katılmadığı antrenmanda gribal enfeksiyon geçiren Volkan ile hafif sakatlığı bulunan Okan takımdan ayrı çalışırken, Hasan ise idmanın son bölümüne katılmadı.

Galatasaray, yarın basına kapalı yapacağı antrenmanla Konyaspor maçının hazırlıklarını sürdürecek.



677
GALATASARAY / "Rüyada gibiyim"
« : 10 Eylül 2007, 15:16:33 »
"Rüyada gibiyim"

Barış Özbek, Galatasaray’a gelmekle ne kadar doğru bir şey yaptığını aradan çok kısa süre geçmiş olsa da anladığını söyledi. Küçüklüğünden bu yana Sarı-Kırmızılı takıma sempati duyduğunu, o günlerde hayranlıkla izlediği Hakan Şükür ve Hasan Şaş’la bugün birlikte oynadığını belirten 21 yaşındaki orta saha oyuncusu; “Hâlâ rüyada gibiyim. Takımdaki büyüklerimiz bize çok sıcak davrandı ve her zaman yardım ellerini uzattı. O nedenle hiç bir uyum sorunu yaşamadım. Burada altyapıya, Almanya’dan çok daha fazla önem veriyorlar” dedi.

Hedefinde İngiltere var

Sarı-Mırmızılı takım sevgisinin ailesinden geldiğini söyleyen Barış Özbek, “Galatasaray’a küçüklüğümden bu yana hayranlık duyuyorum. Futbola bağlanmamın en büyük nedenlerinden biri Galatasaray’dır. Özellikle Avrupa’daki başarıları beni çok etkilemiştir. İnanın, UEFA Kupası’nın havaya kaldırıldığı an, bizim ev bayram yerine dönmüştü. Maçı, ailece seyrediyorduk. Çok gururlandık, gözlerimden yaşlar döküldü” ifadesini kullandı. Genç futbolcu, gelecekteki hedefleri arasında İngiltere Premier Ligi’nde top koşturmanın yattığını da sözlerine ekledi.




Kaynak: Fanatik
 

678
GALATASARAY / Arda'ya zam unutuldu!
« : 10 Eylül 2007, 15:16:09 »
Arda'ya zam unutuldu!

Brezilyalı yıldız Cassio Lincoln'le yıllık 3.5 milyon euro karşılığında anlaşan Galatasarayımız, milli futbolcumuz Arda Turan'a zam yapmayı unuttu. Yöneticilerimizin geçtiğimiz sezon ortaya koyduğu futbolla herkesin büyük beğenisini kazanan milli yıldızın sözleşmesini 2011'e kadar uzatırken, yıllık ücretine zam yapmadıkları öğrenildi. Milliyet Gazetesi'nin 9 Eylül tarihli haberine göre,  Arda'nın mukavelesini lig bitmeden 4 yıl uzatan idarecilerin, yıllık 350 bin YTL kazanan genç futbolcuyla sezon sonunda masaya oturmayı planladıkları, ancak tarafların zam konusunda henüz bir araya gelmedikleri ifade edildi.
Başarılı oyuncuya, özellikle yabancı yıldızlara göre çok düşük kalan senelik ücretinin yükseltileceği konusunda müjde veren yöneticilerin, transferlerle uğraşırken Arda'ya yapılacak zammı ikinci plana attıkları vurgulandı.

Yeni ayarlama yolda

Sarı - kırmızılı yönetimden beklediği ücretinin yükseltilmesi konusundaki daveti henüz alamayan Galatasaraylı yıldızın, çağrı gelmemesi halinde menajeri kanalıyla harekete geçebileceği ileri sürüldü. Bu arada idarecilerin, yıllık ücretini artırmak için Milli Takım kampı dönüşünde Arda ile masaya oturacakları, ayrıca bazı oyuncuların senelik kazançlarına da zam yapılabileceği belirtildi.




Kaynak: Milliyet

679
GALATASARAY / Kaleciler korkmuyor
« : 10 Eylül 2007, 15:15:45 »
Kaleciler korkmuyor

Galatasaray'ın iki kalecisi Aykut ve Orkun, Ocak'ta yeni bir file bekçisi transfer edileceği yönündeki dedikoduları hiç dert etmiyor. İki kaleci, "Kendimize güveniyoruz. Tek amacımız bundan sonra Galatasaray kalesini sürekli yerlilerin koruması. Bu nedenle verilen şansı değerlendirmek ve bizim gibi gençlere güvenilmesini sağlamak zorundayız" ifadesini kullandılar.

Kaynak: Sabah

680
GALATASARAY / Volkan Yaman mutsuz
« : 10 Eylül 2007, 15:15:01 »
Volkan Yaman mutsuz

Sezon başında Antalyaspor'dan Galatasarayımız'a transfer olan ve şu ana kadar gösterdiği performansla sarı-kırmızılı ekibin en iyi isimlerinden birisi olarak sivrilen Volkan Yaman'ın canı sıkıldı. Ligde ve UEFA Kupası'nda başarılı maçlar çıkaran genç sol bek, A Milli Takım'a çağrılmadığı için üzüntülü günler yaşıyor. Milli formayı ilk kez Fatih Terim döneminde giyen Volkan, "Ben aynı performansımı sürdüreceğim. Fatih Hoca'nın bana yine şans vereceğine inanıyorum" diye konuştu.

Kaynak: Sabah
 
 09.09.2007

681
GALATASARAY / Kalli affetmez
« : 10 Eylül 2007, 15:14:22 »
Kalli affetmez

Galatasaray'a geldiği günden beri otoriter tavırlarıyla dikkat çeken ve futbolcularına "Her şeyin başı disiplin. Takım içinde laubalilik istemem" öğretisini aşılamaya çalışan hatta bu nedenle birçok ismi gönderen teknik direktör Karl Heinz Feldkamp, oyuncularına hiç taviz vermiyor. Koyduğu kurallarla Florya Metin Oktay Tesisleri'nde 'korkulu rüya' haline gelen ve adeta sert bir öğretmen gibi davranan Alman hoca, herkesin bu kurallara uymasını bekliyor. İşte Kalli'nin saha içi ve saha dışı kuralları:
1- Takım otobüsünde cep telefonuyla konuşmak kesinlikle yasak.
2- Yemek saatlerinde herkes masaya aynı anda oturup aynı anda kalkacak.

"GEREKSİZ KART YOK"

3- Antrenmanlarda ciddiyet hiçbir zaman bozulmayacak. Sanki resmi bir maçta oynanıyormuş gibi davranılacak.
4- Maçlarda kimse hakemlere itiraz etmeyecek. Hatta takım içinde bile kimse birbiriyle tartışmaya girmeyecek.
5- Gereksiz kart görülmeyecek. Bu kurala uyulmazsa, kart gören futbolcuya çeşitli cezalar verilecek.



Kaynak: Sabah
 
 09.09.2007
 

682
GALATASARAY / Song terletecek
« : 10 Eylül 2007, 15:13:58 »
Song terletecek

Sarı-Kırmızılı idareciler bu sezonki iç transfer görüşmelerinde pek fazla terlemeyecek gibi görünüyor. A takım forması giyen isimlerden sadece; Rigobert Song, Hakan Şükür, Okan Buruk, Uğur Uçar ve Manisa’ya kiralanan Aydın’ın mukavelesi sona eriyor.

Yönetim, devre arasında Song ile bir görüşme gerçekleştirerek, yıllık 1.4 milyon Euro olan ücretinde en az yarı yarıya indirim yapmasını, yeni sözleşmenin ancak bu şekilde imzalanabileceğini bildirecek. Aksi takdirde Kamerunlu oyuncuyla yollar ayrılacak. Şükür ise sezon sonunda futbolu bırakabileceğinin sinyalini vermişti.



Kaynak: Fanatik
 
 09.09.2007

683
GALATASARAY / Bu gurur bize yeter!
« : 10 Eylül 2007, 15:13:22 »
Bu gurur bize yeter!

Galatasarayımız, son yapılan transferlerle birlikte kaptanlar takımı haline geldi. Sarı-Kırmızılı takımın tam 5 futbolcusu, milli takımlarında sahaya kaptanlık bandı ile çıkıyor.

Kaptan olabilmek için hele hele milli takımda kaptan olabilmek için futbolcunun üstün yeteneklerinin yanı sıra olgun bir kişilik yapısına, liderlik vasıflarına ve Fair Play ruhuna sahip olması, saha içi ve dışında örnek gösterilmesi, takımı saha içinde yönetmesi, hakemlerle ve rakiplerle iyi diyalog kurması gibi özellikler aranır. Galatasaray’da da bu özelliklere sahip tam 5 futbolcu var. Song Kamerun, Linderoth İsveç, Nonda Kongo, Uğur Ümit Milli ve Hakan Şükür A Milli Takım’ın kaptanlığını yapıyor. 5 kaptanlı bu Galatasaray da böylece ayrı bir rekora imza atmış oluyor. Ayrıca Galatasaray’ın kadrosundaki futbolculardan Servet Çetin, Arda Turan, Sabri Sarıoğlu, Hakan Şükür ve Ayhan Akman’ın A Milli, Uğur Uçar, Ferhat Öztorun, Mehmet Topal ve Mehmet Güven’in Ümit Milli Takım forması giymesi Sarı-Kırmızılı camiaya ayrı bir gurur yaşatıyor.




Kaynak: Akşam
 
 09.09.2007
 

684
GALATASARAY / Bekliyoruz!
« : 10 Eylül 2007, 15:12:58 »
Bekliyoruz!

Galatasarayımız'da takımın alt yapısında Hagi'nin veliahtı olarak yetişen Emre, İngiltere'de formasını giydiği Newcastle United'tan ayrılmak istediğini ilk kez açıkladı. The Sunday Sun gazetesine açıklama yapan Emre, "Galatasaray beni çok istiyor. Ben de onları. Dönmek istiyorum" ifadesini kullandı. Skysports.com adlı internet sitesi de habere geniş yer ayırarak, "2005'te 5.7 milyon Euro karşılığında Newcastle'a gelen Emre devre arasında ayrılıyor. Geremi ve Allen Smith'in transferlerinden sonra orta sahada forma bulmakta zorlanan Türk oyuncu. Sam Allardyce tarafından ancak kupa maçlarında oynatılıyordu" yorumu yaptı.

ADNAN POLAT DA ONAYLADI

Haberi veren The Sunday Sun gazetesi ayrıca Galatasaray 2.Başkanı Adnan Polat'ın bu transferle ilgili olumlu açıklamalarına da yer verdi. Polat, "Emre'yi devre arasında renklerimize katmak istiyoruz. Bunun için çalışmalara başladık ve transferi bitireceğiz" diye konuştu.



Kaynak: Sabah
 
 10.09.2007