AĞUSTOS AYI HABERLERİ

[amett]

Penaltısaray!(SELÇUK YULA)

--------------------------------------------------------------------------------


 

Beş kupa aldığımız 1982-83'te 2 maçta 3 penaltı atınca adımızı Penaltıbahçe'ye çıkarmışlardı. Şimdi 3 maçta 3 penaltı atanlara niye Penaltısaray denmiyor?


Daha ligin başındayız, hakemler, özellikle G.Saraylı yöneticiler ve güdümlü elemanları tarafından topa tutulmaya başlandı bile. Hep aynı taktik; mağdurlar oynanıyor. Yahu Kayseri maçında daha 0-0'ken Mondragon'a kırmızı kart verilmiyor ve penaltı çalınmıyor. Manisa'da son dakikada hakemin yarattığı penaltıyla iş kurtuluyor. İki maçta bu vahim hatalar olmasa G.Saray puansız çıkacak (4 puan aldı). Ankara'daki iki penaltıyı saymıyorum bile. Haa, diyecekler ki "Manisa maçında bize de haksızlık yapıldı." İyi de bunları zaten söylüyorlar. Biz de onların söylemediklerini yazıp, yalandan mağdurları oynamalarını, bir haksızlık yapmaların önlemeye çalışıyoruz. Yoksa meydan bomboş.
Ya Orhan Ak'a ne demeli? Nasıl sevindi gördünüz (elbette arkadaşları da). Bu konu TV'lerde iki dakika konuşulup, yazılı medyada da iki satırla geçiştiriliyor. Ama aynı işi geçen sezon yapan Nobre biliyorsunuz çarmıha gerilmişti. Bütün sezon Samsun maçı konuşulmuştu. Görülüyor ki geçen sene ile bu sene arasında hiç fark yok. Gene işler F.Bahçe'ye gelince değişiyor. Yani kaldığımız yerden devam ediyoruz.

BİZ 5, G.SARAY 8 ATMIŞTI
1982-83 sezonunu beş kupayla kapatmıştık. İki maçta üç penaltı atınca adımız Penaltıbahçe'ye çıkarılırken (o sene biz 5, G.Saray 8 penaltı atmasına rağmen) yıllarca bu yafta boynumuzda asılı kaldı. Şimdi 3 maçta 3 penaltı atanlara neden penaltısaray denmediğini sorgularsak ayıp etmiş olur muyuz acaba? Yazıp çizenler, konuşanlar hemen hemen aynı kişiler olduğu için sene farkına değil düşünce tarzına bakın. O yüzden de bu etiketin takılmayacağını da anlayın.

[amett]

İlker Yasin'e Şikayetler için...

--------------------------------------------------------------------------------


 

http://www.kanald.com.tr/forum/Cafe3devre/

bu üstteki linke weya

aşağıdaki linkten kanald nin bize yazın bölümüne ilker yasin hakkındaki görüşlerimizi yazalım ve gitsin defolsun artık şu adam destekleri bekliyoruz..

en aşağıda bize yazın var oraya görüşlermizi iletelim...

http://www.kanald.com.tr/#

[amett]

 Deniz Barış Olayında Son Gelişmeler

--------------------------------------------------------------------------------


 

Deniz Barış Olayında Son Gelişmeler

--------------------------------------------------------------------------------

Denizin İşlerinde olaylar gittikçe çıkmaza giriyor...

Tahkim Kurulu, Deniz Barış'ın, lisansının askıya alınması sonrası yaptığı yürütmeyi durdurma talebini reddetti. Ama Deniz, teminat mektubunu getirirse yeniden futbol oynayabilecek... Dün toplanan Kurul, tarafların anlaşması halinde Deniz'in hemen futbol oynayabileceğini belirtti. Parayı teminat mektubu olarak Deniz'in kendisi de verebilecek; bu durumda milli futbolcu dava sonuçlanıncaya kadar oynayabilecek. Deniz Barış ya da F.Bahçe teminatı yatırıp, karar futbolcunun aleyhine bozulduğu takdirde Gençlerbirliği bu mektubu paraya çevirebilecek. Fenerbahçe Deniz Barış'ın sözleşmesini fesh ederse, futbolcu Türkiye'de ya da başka bir ülkede kariyerini sürdürecek.

[amett]

Çıta düştü!..(HADİ TÜRKMEN)

--------------------------------------------------------------------------------


 

Dinamo Kiev ile oynadığımız ilk müsabakayı seyredince Fenerbahçe'nin acı gerçeklerini dile getirmiş ve yüreğim sızlasa da "Biz bu takımla Kiev'i İstanbul'da eleyemeyiz" demiştim. Ayrıca kimse kusura bakmasın, "Bundan sonra yönetim transfer yapsa ne olur, yapmasa ne olur" diye de o günkü yazıma bir dip notu koymuştum. Gelenin-gideni arattığına neredeyse bizleri inandırmaya çalışan teknik direktör Zico ile Fenerbahçe'nin bundan sonra da işi gerçekten zor olacak gibi görünüyor. Hadi Kiev'de rakibini iyi tanımıyordu. Anladık da; değerli hoca, Şükrü Saracoğlu'nda Fener'i bu kadar çaresiz durumda bırakacak kadroyu sahaya nasıl sürdünüz? Bir de bu kadar tecrübenize rağmen oyunu hiç okuyamamanızı cidden hayretle izliyorum.

Masala karnım tok
Sakın kimse bana, "Futbol bu. Her türlü netice olur. Şampiyonlar Ligi'ne katılamamak dünyanın sonu değil ki. Daha önümüzde UEFA Kupası var" masalını anlatmasın. Kaldı ki 100. yılında Fenerbahçe, Kiev'de bile bu Dinamo'yu yenecek bir takım oluşturmalıydı. Ama yönetim kurulumuz bu işi bir türlü anlaşılamayan nedenlerden olayı başaramadı. Son 10 yıldır Avrupa'da beklentiler doruğa çıkarıldı ancak maalesef bu yıl da bana göre hüsranla bitti. Halbuki bütün Fenerbahçeliler bu başarıyı hak etmek için tribünlerde ve saha dışında olumlu olan her şeyi yapmışlardı. Ama 12. adamın bütün çabaları bile Dinamo Kiev karşısında Avrupa kapılarını açacak bu turu atlamaya yetmedi, yetmedi.... Genç futbolcuların takıma yerleştirilmesine her zaman taraftarız. Ama böyle önemli müsabakalarda onların tecrübe kazanması uğruna takımın başarısızlığa düşmesine de gönlümüz razı olmuyor. Defansta yapılan hatalar yüzünden ucuz ve kolayca yenen goller Fenerbahçe'nin umutlarını kırdı. Naci Erdem-Ercan-merhum Yılmaz Şen-Nunvauler-Alpaslan-Nezihi-Müjdat- Uche-Högh gibi Fener defansının göbeğinde oynayan değerli futbolcuları gözlerimiz bu maçta çok aradı.
__________________

[amett]

Kara çocuk!(SELÇUK YULA)

--------------------------------------------------------------------------------


 

Dinamo Kievliler, Şükrü Saracoğlu'nun muhteşem atmosferini görünce şaşırdılar. Ama herhalde asıl şaşırdıkları, rakiplerinin o atmosfere layık olmayan bir futbol ortaya koymalarıydı. Fenerbahçe, maça beklediğimiz gibi seyircinin desteğiyle baskılı başladı. Ama aynı Kiev'deki gibi ilk dakikalarda yediği golle umutlarını Saracoğlu'nun çimlerine gömdü. Kiev'in çok iyi bir kontratak takımı olduğunu her halde yazmayan, söylemeyen kalmamıştır. Peki, yediğimiz gollere bakın. Allah aşkına olacak iş mi? İlk golde adam 40 metre top sürüyor. Can ve Önder ise refakat ediyor. Stoper dediğin sert olur, agresif olur, saldırgan olur. Bizimkiler ise rakiplerine adeta yol gösteriyorlar. Yahu insan ilk hamlede indirir be! Adamların savunması (futbol diliyle söylüyorum) her türlü pisliği yapıyor. Yediğimiz ikinci gol de birincinin adeta kopyası.

10 Appiah lazım
Sahada bakıyorum mağlubiyeti kabullenmeyen, arkadaşlarının gösteremediği mücadeleye adeta isyan eden, bütün tribünleri hakkıyla bağırtan ve mükemmel bir gol atan Appiah var. İşte Avrupa'da başarılı olmak istiyorsak 10 tane daha Appiah bulmamız lazım. Helal olsun sana kara çocuk. Pozisyon bulmadık değil. Alex, Semih ve Tuncay hatta Önder ile kaçırılmayacak goller kaçırdık. Ama onlar da az da olsa geldikleri anlarda hep tehlike yarattılar. Bu da gösteriyor ki savunmada arıza büyük. Kanatlardan oynadık olmadı, driplink yaptık olmadı, ortadan geldik olmadı, savunmayı bir türlü aşamadık. Attığımız iki gol uzaktan atılan şutlardan geldi. Demek ki bunu daha çok denemek lazımmış. Hakem için de bir parantez açmak istiyorum. Benim oturduğum yerden Semih'e yapılan hareketi penaltı gibi gördüm. Hadi onu geçelim Sablic'in Tuncay'a yaptığı hareket yüzde 100 kırmızı karttı. Bize gösterilen bedava kartları hatırladıkça, bu hakemlere gel de kızma birader.

Radikal önlem şart
F.Bahçe, Şampiyonlar Ligi'ne mendil salladı ama UEFA'da yola devam edecek. Takımda özellikle savunmada radikal önlemler almak şart görünüyor. Bir tek Lugano olur mu bilemem. Kulüp, yapancı transferlerini bir an önce halletmek zorunda. Yoksa bu kadro ve bu futbolla UEFA'da da işimiz çok zor olur. Maçtan önce Fenerbahçe'nin rakibine Kadıköy'de iki golü ne yapıp edip atacağını savunmuştum. Ama elbette gol yememek şartıyla. Savunma hayallerin yıkılmasına neden oldu.

[amett]

Yanlışlar

--------------------------------------------------------------------------------


 

Eğer Fenerbahçe 100. yılında son derece kritik Şampiyonlar Ligi ön elemesine santrforu Semih olarak çıkıyorsa, onun yerine kurtarıcı olarak da oyuna Murat Hacalıyorsa bu sonuç sürpriz sayılmamalı. Fenerbahçe'nin elenmesinin tek sebebi forvetler mi derseniz tabii ki değil. İlk maçta da bu maçta da takımın savunma anlayışı son derece yetersiz. Önder, Can tandemi Tümer, Alex ve çift forvet ile Dinamo Kiev gibi orta sınıf bir takımdan bile iki maçta 5 gol yersiniz. Bu anlayışla zaten .ampiyonlar Ligi'nde başarı mümkün değil. Orta sahayı güçlendirebilecek Selçuk gibi, Serkan gibi Yozgatlgibi isimlerden faydalanılması düşünülebilirdi.

Yönetimin de hataları var
Tabii ki alınan bu sonuç teknik yanlışlardan dolayı değil. Yönetim de Devler Ligi'ne girilememesinde en büyük aktörlerden biri. Avrupa'da altı yabancıyla başarı gelmez denilip, böyle önemli bir maça 3 yabancı ile çıkmak bugüne kadar bir santrfor transfer etmeyip, ileri ucu Semih ve Hacgibi isimlere bırakmak, Lugano'nun transferini yetiştirememek hep yönetimin hataları. Diğer yandan tabii ki genç futbolcular zaman zaman Fenerbahçe'de forma giyebilmeli. Fakat bu kadar kritik bir maçta Kerim, Can ve Semih gibi isimlerin ne kadar silik kaldıklarının da görülmesi gerekir. Kısaca Fenerbahçe'nin ne yönetimiyle, ne hocasıyla, ne futbolcu kalitesiyle, ne de sahaya çıkan kadrosuyla Devler Ligi ayarında olmadığını kabul edelim. Fenerbahçe'nin yoluna devam edeceği UEFA Kupasmevcut durumuyla daha hak ettiği bir turnuva.
__________________

[amett]

 Yönetime bravo!(NECATİ BİLGİÇ)

--------------------------------------------------------------------------------


 

100. yılında Avrupa'da başarılı olmak isteyen F.Bahçe yönetimi, Şampiyonlar Ligi ön elemesinde D.Kiev karşısına 2.5 yabancıyla çıkarak beklenen sona, yani elenmeye mahkum oldu. Eğer yönetici beyler iyi F.Bahçeliler ise başta başkan olmak üzere bu elenme dolayısıyla kulübün kaybını ceplerinden ödemelidirler. F.Bahçe ilk maçta olduğu gibi bu karşılaşmada da kötü bir hakemin kurbanı oldu. Eğer hakem maçın başında Semih'e yapılan açık penaltıyı verip kırmızı kartı gösterse turun kapısı açılacaktı. Sarı-lacivertli futbolcular karşılaşma boyunca başta Appiah olmak üzere canlarını dişlerine taktılarama zaman zaman önemli hatalar da yaptılar. Mesela Özbek futbolcunun attığı ilk golde genç Can tecrübeli olsa rakibini daha santra civarında sarılarak durdurup bir sarı kartla golü önleyebilirdi. Mesela Alex... Lig maçlarının kurtarıcısı olduğu halde 30. dakikada penaltı mevkiinden öyle bir pozisyonu harcadıki bu vuruş ağları bulsa maçın kaderi yine değişebilirdi. Mesela Tuncay... İkinci yarıda kale ağzında iki net pozisyonda kendine yakışır vuruşlarını kullanabilse her şeye rağmen tur F.Bahçe'ye dönerdi.

Hakem çok kötüydü
Zico eldeki mevcut elemanlarla ve sonradan yaptığı değişikliklerle stadı dolduran muhteşem seyirciye alkışlatacak bir takım seyrettirdi. Son dakikalarda Murat, Uğur ve Yozgatlı oyuna girerek Fenerbahçe'nin devamlı atakta olmasına yardımcı oldular. Ama gerek Appiah'ın, gerekse genç Kerim'in uzaktan attığı müthiş goller galibiyete yetmedi. İki şeye daha temas etmek istiyorum. İngiliz hakem devamlı rakip takım oyuncularının kendini yere atarak vakit çalmalarına göz yumdu, ters kararlar verdi ve takdir haklarını rakipten yana kullandı. F.Bahçe takımı da eğer kontrataklarda Özbek futbolcuyu durduracak taktiği düşünebilse, iki gol attığına göre herhalde turu atlayan taraf olurdu.
__________________

[amett]

 Oliveira geliyor

--------------------------------------------------------------------------------


 

Fenerbahçe uzun süredir peşinde olduğu Brezilyalı futbolcuyu hafta sonu İstanbul'a getiriyor. Anelka, 12 milyon euro'ya Bolton'a verildi.


ZİCO DA İSTİYOR
F.Bahçe'nin transferini bitirdiği iddia edilen Oliveira'nın hafta sonu İstanbul'a geleceği belirtildi. Büyük ihtimalle cumartesi günü İstanbul'da olacağı öğrenilen Brezilyalı forvet geçen sezon Sao Paulo'da kiralık olarak oynamıştı. Oliveira'yı Zico ısrarla takımda görmek istiyor.


ANLAŞMA TAMAM
Öte yandan Fenerbahçe'nin problemli futbolcusu Anelka'dan da kurtulduğu öğrenildi. Sarı-lacivertli yönetimin, İngiliz ekibi Bolton'la Anelka için 12 milyon euro karşılığında anlaşmaya vardığı ifade edildi. Fransız futbolcu ise bu konuda herhangi bir açıklama yapmadı.

fotomaç
__________________

[Hamza]

Ümit Özat ıslıklandı!

--------------------------------------------------------------------------------


 

F.Bahçeli taraftarlar her zamanki oyunundan uzak olan kaptan Ümit Özat'a büyük tepki gösterdi. İlk yarıda yaptığı ortalar yerini bulmayınca tribünden eleştiriler alan Ümit, maçın sonlarında ise top ayağına geldiğinde ıslıklandı.

[Hamza]

Rıdvan Dilmen acı konuştu

--------------------------------------------------------------------------------


 

Milliyet yazarı usta yorumcu Rıdvan Dilmen dün geceki maçı Normal sonuç olarak değerlendirdi.


-Anelka, Nobre, Van Hooijdonk, Serhat, Semih ve Tuncay... Bunlar çok değil, iki yıl öncesinin Fenerbahçe forvetleri... Dün ise bu oyuncuların çoğu yok. Sadece Semih ile Tuncay var. Sonradan oyuna giren bir de Murat Hacıoğlu.
Baktığımızda bir tek forvet oynayacak Semih gözüküyor, o da hep sonradan girmeye alışmış bir futbolcu.
Fenerbahçe savunmasının sağ kenarında Kerim ve stoperde Can, bunlar da yeni oyuncular. Bunlara geri dönüşü olmayan Tümer ve Alex de eklenince normal bir sonuç ortaya çıktı.
Fenerbahçe'nin kadro kalitesi Şampiyonlar Ligi için asla yeterli değildi zaten. Birkaç yeni oyuncu tabii ki gelecek. O zaman iyi takım diyebileceğiz. Rakip sıradan bir Avrupa takımıydı. Şampiyonlar Ligi'nde başarılı olma şansı yok gibi.

Korkulan oldu
Maç öncesi pozisyona gireriz ama veririz diye düşünüyorduk. Zaten gol atarız da yeter ki kontra yemeyelim diyordum. Korkumuz buydu. Fenerbahçe'nin bu oyun düzeni ve kadroyla kontra yememesi de zaten mümkün değildi. Tur için yeterli goller atıldı ama korkulan oldu. İki gol yedik.
Gerçekten hazırlıksız yakalanan Fenerbahçe takımı dün beklendiği şekilde bir maç oynadı ama Şampiyonlar Ligi şansını kaybetti. Açıkçası katılsaydı çok mutlu olurdum ama UEFA'ya gidiyor diye de üzülmüyorum. Orada daha fazla şansı var. Tabii ki dün geceki kadroyla değil.
Maçın son dakikasında Ümit'e yapılan protesto takıma her zaman sahip çıkan Fenerbahçe seyircisine yakışmadı.

Rıdvan Dilmen
 
     

[samed2194]

Fenerbahçe'nin elinden dün Dinamo Kiev'i, sırtında bir Dinamo Kiev forması eksik olan hakem Bennett aldı. Bennett, Fenerbahçemizin net bir penaltısını vermedi. Gole giden Tuncay Şanlı'yı biçen Sablic'e kırmızı kart çıkarmadı....


Fenerbahçe, deplasmanda 3-1 yenildiği Dinamo Kiev ile Kadıköy'de 2-2 berabere kalarak Devler Ligi'ne veda etti. UEFA Kupası 1. turundan yoluna devam edecek olan Kanarya'nın rakibi yarın belli olacak. Üzülme Fenerbahçem! Sen bu etkili futbolda 100. yılında UEFA Kupası'nı Türkiye'ye getirirsin ve tarih yazarsın...

Kanarya, Şükrü Saracoğlu Stadı'nda muhteşem taraftarının önünde kadrosunda 16 yabancısı bulunan Dinamo Kiev karşısında turu getirecek skoru yakalayamadı. Dinamo Kiev'in golleri Shatskikh'ten gelirken, Appiah ve Kerim'in olağanüstü güzel golleri Fenerbahçe'ye tur için yetmedi. Yazık, hem de çok yazık oldu!


***

İngiliz düdük

Tümer'in ara pasıyla ceza alanına giren Semih düşürüldü. Hakem korner verdi Tuncay ceza sahasına girerken indirildi Bennett pozisyonu sarı kartla geçiştirdi.

SAÇ BAŞ YOLDURDU
F.Bahçe'nin dünkü D.Kiev maçının orta hakemi Graham Stehen Bennett, verdiği yanlış kararlarla sarılacivertlilere saç baş yoldurdu. İngiliz hakem ilk kritik hatasını 10'uncu dakikada yaptı. Tümer'in ara pasıyla sağdan ceza sahasına giren Semih, bir anda kendini yerde buldu. Genç golcü topa dokunacağı sırada arkadan gelen Rotan, sarı-lacivertli oyuncunun pozisyonunu bozarak düşmesine neden oldu. Herkes penaltı beklerken hakem korner kararı verdi.

MUTLAK GOL ŞANSI!
İngiliz düdük Bennett, ilk yarının sonlarına doğru bir kritik karara daha imza attı. Dakikalar 39'u gösterdiğinde orta sahanın solunda topu kapan Tuncay Şanlı hızla rakip ceza sahasına doğru gitmeye başladı. İki Kievliyi arkasına takan Tuncay, ceza sahasına girip kaleciyle karşı karşıya kalmak üzereyken Sablic tarafından düşürüldü. Hakem Bennett, bu pozisyonu mutlak gol şansı olarak değerlendirmedi ve sarı kartla geçiştirmeyi tercih etti.
__________________

[samed2194]

"Dünya Kupası'nın sona ermesini bekliyoruz" deyip transfer yapmayan yönetime "100. yıl kadrosu bu mu?" diye soruldu.


F.Bahçe'nin 100. yılında Şampiyonlar Ligi defterini kapatmasında yönetimin de büyük sorumluluğu olduğu görüşü dile getirildi. Maçtan sonra stadı üzgün ve kızgın terk eden taraftarlar, yönetimin transferde çok ağır davranmasının bedelini pahalı ödedikleri görüşünde birleştiler. Taraftarlar "Transferde bu kadar oyalanmasak
sonuç farklı olurdu" dediler.

TAKVİYE ŞARTTI
100. yıl kadrosunun hayal kırıklığı olduğunu belirten taraftarlar, "Dünya Kupası bitsin dediler, bekledik. Kupa bitti ama yine transfer yapılmadı. 100. yıl kadrosu böyle mi olacaktı? Kritik bir maça Kerim, Can gibi tecrübesizlerle çıktık. Eğer forvete ve defansa takviye yapılsaydı, milyonlarca F.Bahçeli kahrolmazdı" diye konuştular.